Özgürlük İçin 20 Gün Dayan

1.Gün

Adam ışığın altında durmuş hafiften sırıtarak bana bakıyordu. Yüzü çok korkunç görünüyordu. Yüzünün sol tarafında yanağından çenesinin altına kadar olan bir çizik vardı. Biraz kanlıydı. Gözlerinin altı morarmıştı ve gözleri kanlanmıştı. En korkunç kısım ise yüzünün sağ tarafıydı. Yanmış gibi görünüyordu ve derisi soyulmuştu. Kabarcıklar halinde kan pıhtıları vardı. Çok iğrenç görünüyordu.

Onun yüzünü incelerken farketmeden yüz şeklimi değiştirmişim. Adama ondan iğrenerek bakıyordum ki adam konuşmaya başladı. " O kadar kötü mü görünüyorum." dedi ve dalga geçercesine pis bir gülüş attı. Sonra konuşmaya devam etti. " Merhaba Bahar. Seni daha iyi şartlarda ağırlamak isterdim ama burası oldu. Biliyorum biraz karanlık ama idare et. Şimdi sen sormadan ben söyleyeyim. Neden burdasın ? Neden mi senle bir oyun oynıcaz daha doğrusu oyunlar ama hepsi birbirleriyle bağlantılı tek bir oyun aslında hepsini bitirmen 20 gün sürecek eğer 20 gün boyunca bu oyunları yapabilirsen özgürsün tabii yapabilirsen." dedi ve tekrardan güldü sonra da çıkıp gitti.

Şok olmuştum ve çok korkuyordum. Ne oyunu nasıl yapıcam bunlar ne demek neden ben ? Aklıma yine sorular geliyordu ve düsündükçe kendimi daha kötü hissetmeye başladım. Yerimde tepinmeye başladım ve bağlı olduğum şeyden kurtulmaya çalısıyordum ki ayağım başka bir kağıda çarptı. Durdum ve kağıda doğru uzandım. Kağıdı alıp açtim ve okumaya başladım.

"Tekrardan merhaba Bahar. Şimdi senle ilk oyunumuza başlıcaz. Merak etme bu ilk oyun olduğu için çok zor değil. Şimdi sana oyunu anlatayım. Öncelikle bulunduğun odada iki tane ceset var ve ikisininde vücudunun bir yerinde anahtar saklı biri ayağını borudan kurtarmanı sağlayacak diğeri ise sonraki oyunlarda işine yarayacak. Borunun arkasında sopa var cesetlere bağlı olduğunun için gidemiyeceğine göre cesetleri kendine getirmende yardımcı olur. İyi eğlenceler "

Bu da ne demek şimdi benden ölüde olsa bir insanı kesmemi istiyor. Bu korkunç bir şey ama başka çarem yok burdan kurtulmam gerek. Borunun arkasindan sopayı alıyorum ve sopayı odanın içine doğru uzatıyorum. Biraz dolaştırdıktan sonra sopa bir şey çarpıyor. Sanırım cesedin birini buldum. Sopayla cesedi bu tarafa doğru çekiyorum ve en sonunda cesedi görmeyi başariyorum. Ceset kanlar içinde ve üstünde bir tane bıçak duruyor. Bıçağı alıyorum. Önce cesedin karnını kesiyorum midesine bakıyorum. Ardından bağırsaklarını kesiyorum ama hala anahtar yok. Bacaklarına iniyorum her yer kan içinde kaldı ama hala anahtar yok. Sonra kollara bakiyorum kesip açıyorum ama yok. Bir tek kafası kaldı. Kafatasını kırıp beynine bile baktım ama yoktu. En sonunda gözlerini oyuo yerinden çıkardim ve anahtarı gördüm. Kanlar içindeydi ama hemen alıp ayağımdaki kelepçeyi açmaya çalıştım ama olmadi demek ki diğer cesetteydi.

Anahtari alıp sopayla diğer cesedi aramaya koyuldum ve en sonunda onuda buldum. Kendime doğru çekmeye başladım. Ceseti gördüm bu da öteki gibi kanlar içindeydi. Hemen bıçağı alıp kesmeye başladım. Her yerini kesmiştim ama anahtarı bir türlü bulamıyordum. Ceset parçalar haline gelmişti ama hala anahtar yoktu. Umutsuzluğa kapılmaya başladım burdan nasıl kurtulcaktım. Hala bir umutla arıyordum ki tam o sırada elim sert ve küçük bir şeye çarptı. Evet anahtari bulmuştum ve koyduklari yer çok garipti. Nefes borusunun içinden çıktı ya da yemek borusu emin değilim. Anahtari aldım ve ayak bileğime takılı olan kelepçeyi hemen açtım. Açınca bileğimde bir rahatlama hissettim.

Peki şimdi ne yapacağım ??