3. Gün (Part 2)

169 7 0
                                    

Hemen yanlarına gittim ve bileklerindeki ipleri çözmeye başladım. Boyum uzun olduğundan iplere yetişmem zor olmadı zaten çok yüksek sayılmazdı. Önce kızı çözdüm. Kız yere düşünce hafiften bir ah sesi çıkardı. Artık yaşadığına emindim. Ardından da erkeği çözdüm. Erkekte düşünce hafiften bir kıpırdan ma gördüm. O da yaşıyordu. Onlar yerde yatarken bende odayı incelemeye koyuldum sonuç olarak panzehirim bu odadaydı. En azından kağıtta öyle yazıyordu. Ama oda bomboştu. Ne bir dolap ne de bir kasa vardı. Sadece tam karşıda duran bir kapı vardı ama orasıda kilitliydi. Sonra duvarlarıda kontrol ettim ama ne bir çıkık ne de bir boşluk vardı. Tam umutsuzluğa kapılcaktım ki yerde yatan kız kendine gelmeye başladı ve bir şey mırıldanmaya başladı. Dedikleri pek anlaşılmıyordu ama dedikleri arasından panzehir ve oyun kelimelerini anlamıştım. Sanırım o da benim gibi aynı gazı solumuştu. O sırada erkekte kendine gelmeye başladı. Erkek olan daha iyi görünüyordu ve dedikleri net bir şekilde anlaşılıyordu.

"Yardım edin. Panzehiri almama yardım et. Panzehir o kapının arkasında ama çok dikkatli olman lazım. Kapının arkasında neler olacağını bilemeyiz. Anahtar onda." diyerek kızı gösterdi. Kızın yanına gittim ve anahtarı vermesini söyledim. Kız ağlamaya başladı ve elini açıp bana gösterdi. Göstermesiyle çığlık atmam bir oldu. Çok iğrenç görünüyordu. Kapının anahtarını kızın derisine dikmişti. Anahtarı almak için kızın derisini koparmam gerekiyordu ama nasıl yapabilirim ki ? Kız elini uzattı ve yavaşça "Anahtarı al ve kapıyı aç" dedi. Anahtarı tuttum ve çekmeye başladım. Ben çektikçe kız bağırıyordu. En sonunda sert bir hamleyle anahtarı koparmıştım. Anahtarın kopmasıyla kızın elinden kanlar akmaya başladı. Çok kötü görünüyordu. Kız ağlamaya devam etti bende o sırada kapıya doğru yöneldim. Kapıyı bir kaç kez tıklattım hatta tekme bile attım ama hiç ses yok. Bende anahtarı takıp açmaya karar verdim. Kapıyı yavaşça açtım. İçeriye baktım ve evet işte orda panzehie orda duruyordu. İki tane iğne vardı. Yavaşça içeriye girdim ve sağdakini aldım. Hiç bir şey olmadı. Ardından soldakinide alıyodum ki almamla kapının kapanması bir oldu. Kapıyı açmaya çalıştım ama kapı sadece dışardan açmaya göre tasarlanmıştı. Dışarda yatan kızla erkeğe bağırmaya başladım. Beni duyuyorlardı ama gelip kapıyı açacakları kadar güçleri yoktu. Kapıyı tekmeliyordum ama bir türlü açılmıyordu.

Sonra bir anda içerisi ısınmaya başladı. Gerçektende çok sıcaktı. Terlemeye başladım ve vücudumun sıcaklıktan fazlasıyla rahatsız olduğunu hissettim. İçerisi fırın gibi gittikçe ısınıyordu. Bağırmaya başladım. Bağırabildiğim kadar bağırıyordum. Artık kurtulmak için değil acıdan bağırıyordum. Vücudum siyahlaşmaya başladı ve çok fazla acıyordu. Bağırmaya devam ettim yerde yatanlara yalvarmaya başladım gelip kapıyı açmalarını istedim. Daha fazla dayanamıcaktım canım çok fazla yanıyordu. Tam ayaklarımdan yanmaya başlamıştım ki kapının açılma sesini duydum. Kapının açılmasıyla kendimi dışarı attım. Bağırarak ağlıyordum. Daha önce hiç bu kadar büyük bir acı hissetmemiştim. Kapıya dönüp baktığımda beni kızın kurtardığını farkettim. Kız yerde haraketsiz bir şekilde yatıyordu. Yanına gidil ona yardım etmek istedim ama tam ayağıma basacaktım ki büyük bir acıyla tekrardan yere düştüm. Ayaklarım yanıyordu. Ordan çıkmış olmama rağmen içten içe yandıklarını hissedebiliyodum. Tekrardan kıza döndüğümde artık karnı hareket etmiyordu evet ölmüştü. Son nefesini beni kurtarmak için harcamıştı. Ona minnettarım.

O sırada aklıma erkek olan geldi. Elimde nasıl olsa iki panzehir vardı bari onu kurtarıyım. Sürünerek yanına gittim. Sürünürlen bile canım çok yanmıştı. Bütün vücudum sızlıyordu ama dayanmıştım. Erkeğin yanına geldim ve iğnenin tekini ona batırdım. Ardındanda diğer tekini kendime batırdım. Aradan bir kaç dakika geçti ve oğlan kendine gelmeye başladı. Yavaşça doğruldu ve oturdu. Bende o sırada ağlamaya devam ediyordum. Yanık ayaklarım hala yanıyorlardı sanki. O sırada oğlan beni farketti. Yanık ayaklarıma ve vücuduma baktı. Ardından da odaya baktı sanırım olanları anlamış olmalı. Yavaşça yanıma geldi ve iyi misin diye sordu. Ayaklarımın çok acıdığını ama daha iyi olduğumu söyledim. O an anladım ki ikimizin de kaderleri aynı olucaktı. İkimizde bu oyunları oynamak zorundaydık. Asıl oyunlar şimdi başlıcaktı...

Özgürlük İçin 20 Gün DayanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin