7. bölüm kurgu ve yazım olarak bana ait ama Ezgi de cümleleri toparladı ve fikirler verdi. Bu bölüm Ezgi depresyondayken yazıldı sdsfsajd Yorum yapıp oy vermeniz bizim için çok önemli. Okumaya devam.
Multimedia Batuhan
-Betül
“Sen ciddi misin?”
“Ne oldu Bayan Başka İsteğiniz Var Mı? Beğenemedin mi?”
Gözünde yeni oluşmuş bir morartı burnuna doğru ilerliyordu. Ayrıca kaşının üst kısmında ufak bir yara vardı.
“Şaka yapsan ancak bu kadar komik olabilirdi Berat.”
“Bakıyorum adımı öğrenmişsin?”
“Ne saçmalıyorsun ya,” deyip masasına yeni oturmuş öğretmenin yanına gittim.
“Hocam acaba beni ya da yanımdaki arkadaşın,” diyerek arkamı dönüp baş parmağımla Berat’ı gösterip “yerini değiştirebilir misiniz?” dedim
Öğretmen önce Berat’a baktı daha sonra gözleriyle beni süzüp “Eski sevgili filan mısınız? Eğer böyle bir nedenden dolayı yerlerinizi değiştirmemi istiyorsanız…”
“Hayır, hayır asla böyle bir şeyden dolayı değil. Sadece benim İngilizcem biraz fazla iyi…” çok da alçakgönüllüyüm. “…Ve arkadaşın daha önce kopya girişimleri olduğunu biliyorum. Benden de kopya çekmesini istemiyorum. Lütfen beni başka sıraya oturtabilir misiniz?”
Ne inatçı bir öğretmendi bu. Gözlüklerini gözlerine tam oturtarak sınav kağıtlarını elime tutuşturdu ve “11. Sınıflar el kaldırsın ve sen de bunları dağıt,” dedi ve ardından ‘kopya çekerseniz aileniz ölür’ tipindeki standart öğretmen konuşmalarına başladı.
Öğretmen zili çaldığında kağıtları dağıtmış Berat’ın yanına oturmuştum.
Kağıdımı önüme iyice çekip birinci soruyu okumaya başlayacakken Berat kulağıma eğilip “Hey biraz benim tarafıma çevir, göremiyorum.,” dedi. Şaşkınlıkla ona baktım. Gerçekten de kopya mı çekecekti?
Berat’a inat kağıdıma aşkla yapıştım. İnek olmak çok zormuş, kağıdını saklama pozisyonu hiç rahat değil.
Bu zor şartlar altında nasıl yapacaktım ben bu yazılıyı?
Sekizinci soruyu da bitirip gülümsedim. Şuana kadar gayet iyi gitmiştim bir yandan kağıdımı saklıyor bir yandan da sınavımı doğru ve hızlı yazmaya çalışıyordum. İki tane klasik sorudan sonra kağıdımı hocaya verebilecektim.
Sınıfın saatine bakmak için kafamı kaldırdığımda önümdeki 11. Sınıf olduğunu tahmin ettiğim çocuğun, Berat’ın ve arkamdaki kızın çevreden, sıralarının altındaki kağıt parçalarından ve biraz da benden kopya çekmeye çalıştığını gördüm.
Arkamdakinin kağıdının üstünde gördüğüm kocaman 10. Sınıf yazısına bakakalmıştım. “ Lan orospu ben 11. Sınıfım,” dememek için ‘11.Sınıf 1.Dönem 2. İngilizce Yazılısı’ yazısını elips içine aldım. Kız onu görünce başını eğip kendininkine baktı daha sonra ise şu cümleyi duydum.
“Hocam bana yanlış yazılı kağıdı gelmiş.” Arkamı dönüp kıza bakakaldım.
Hoca da garipsemiş ki masasına giderken “Sınavın bitmesine on dakika kaldı ve sen yeni mi fark ediyorsun.” dedi. Kız kem küm ederken kağıdıma döndüm ve iki soruyu da bitirdim."Tek iyi olduğum ders bu geberin piçler, yalnız bu yazılıda yaptıklarımla da tam bir inek gibi hissettim," diye düşünmeden edemedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bulanık (Askıya Alındı)
Teen FictionBazen bir gazete ya da dergi haberi sizi mutlu eder ya da birisinin öldüğü yazılarda üzülürsünüz. O gün Kayra'nın gördüğü haber içinde sadece ufacık bir parçasını kendi bile hissedemeden heyecanlandırıp yok olmuştu. İşte o haberden kısa bir süre son...