Bölüm 7

861 60 20
                                    


- Ne diyorsunuz Arslan Bey ?

- Söyledikleri mi tekrarlamaktan hoslanmam.

- Bu söylediklerinize inanmamı falan beklemeyin eğer onun bu durumundan faydalanma...

Arslan kollarını benden çekip hızla ayağa kalkarken kendimi bir an  boşlukta hissettim. Herşey o kadar saçma ve mantıksız geliyordu ki..

- Ne diyorsun lan sen

Arslan, Muratın yakasına yapışırken kendimi toparlayıp aralarına girdim.Ellerimi kaldırmış konuşmaya çalışacakken Arslan Bey tarafından kenara itildim.

- Sen karışma Eylül

Murat ukalaca sırıtırken bu günün hiç te iyi bir şekilde sonlanmayacağını farketmiştim.

- Evet Eylül sen karışma eminim beyfendi seninle çıkmaya karar verdiğinde bile sana fikrini sormamıştır. Böyle insanlar parayla herşeyi satın alabileceğini düşünür çünkü

Arslan kırmızı görmüş boğa gibi Murata saldırırken çevremizdeki insanlar ayırmak yerine izlemeyi tercih ediyordu. Arslan'ın  geçirdiği yumrukla Murat yere düşerken çığlık atmamak için ağzımı kapattım. Arslan Beyi tutmak  için öne doğru atılırken yediğim yumrukla sendelenip yere doğru düşüşe geçtim.Gözlerim kapanırken son hissettiğim şey belime dolanan kollardı.

1 saat sonra

Gözlerimi daima soğuk ve itici bulduğum hastahane duvarları arasında açarken iç geçirdim.Elim refleksle yumruk yediğim gözüme giderken dokunmam ile inlemem bir oldu çok acıyordu.

- Dokunma

Arslanın soğuk sesiyle kafam ona dönerken Murat'ı içten içe merak ediyordum.

- Boşuna bakınma da öyle Murat yok.Bundan sonra da görebileceğini sanmıyorum.

Ellerimi kaldırıp işaret diliyle konuşmaya başladım.

- Nasıl yani ?

-  Söyle güzelim....

Koltuğa oturup yayılırken suratındaki tehlikeli pırıltılar beni oldukça korkutuyordu. Herşey onun yüzünden olmuştu zaten salak saçma sevgili olayını atmasaydı ortaya bunların hiç biri olmayacaktı.

- Muratın işine son verdim.

Şaşkınlıkla ağzımı açarken işaret diliyle konuşmaya başladım.

- Bunu yapamazsınız.

- Neden yapamayacakmışım bal gibi de yaparim. Sende bir daha o adamla görüşmeyeceksin. Hastahane polisine de haber verdim şikayetçi olacaksin o heriften.

Sinirle dudaklarımı birbirine bastırırken sakin olmaya çalıştım.

- Arslan Bey buna siz karar veremezsiniz.

- Gördüğün gibi veriyorum ben ne dersem onu yapıcaksın O kadar.

- Hayır yapmayacağım ben sizin köleniz falan değilim kendi kararlarımı kendim verebilirim.

- O adam sana yumruk attı Eylül farkındamısın?

-Sizin yüzünüzden ayrıca kazaydı o bilerek olmadı. 

- Benim yüzümden öyle mi ?

Kafamı olumlu birsekilde sallarken Arslan koltuktan kalkıp bir adımda resmen dibime girdi.

-  O adamdan şikayetçi olmazsan Hafize  hanımda işsiz kalır. Bunu gerçekten ister misin eylül o yaşta kadın nereye gitsin.

Sinirle ellerimi sıkarken suratına bir tane geçirmemek için kendimi zor tutuyordum adam resmen tehdit ediyordu beni.

SESSİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin