eight.

488 43 21
                                    

"Ya  Sehun, sal beni."

Sehun elini kalbine götürürken, acı çeken bir surat ifadesi takındığında gülmemek için dudağımı ısırdım.

"Yerim, sana ne kadar âşık olduğumu görmüyor musun? Bana bunu yapma."

Sesinde ki dalga tınısını herkes anlayabilirdi. Bir an.. Hayır.

Ona yaklaştım ve elimi yanağına koydum, baş parmağımla yanağını okşadım.

"Bana çok mu âşıksın Sehun-ah."

Başını salladı. Yüzüme nazik göründüğünü düşündüğüm bir gülümseme yerleştirdim.

"Geber."

Onu bırakıp kantine gittim ve hep oturduğumuz masaya oturup kızları bekledim üçüncü dakikasında buraya damladılar. Sonunda Lalisa dışında herkes buradaydı.

"Joohyunseulgiseungwanyjenniechaeyoungsooyoungyerim Lalisa nerede?"

Jisoo hızla isimlerimizi saydığında Chaeyoung gözlerini kocaman açarak ona döndü.

"Oha nasıl yaptın."

Jisoo ona göz kırptığında, Jennie konuştu.

"Ten'i stalklıyordur."

Herkesten onay mırıltıları çıkınca gülümsedim.

"Sooyoung."

"Hm?"

"Sungjae'yle ne konuştunuz hiç anlatmadın."

Joohyun'un sorusuyla Sooyoung ağzında ki suyu püskürttü. Hepimiz kahkaha atarken o öksürüyordu. Sonunda konuşmaya başladı.

"Şey, iyi gibiyiz, ama bir sorun var gibi. Bilmiyorum. Her zaman yanımdayken endişeli davranıyor. Bodrumda konuşurken her sey çok iyiydi hâlbuki."

Seungwan çığlık attı,

"YUH! Bodruma mı gittiniz."

"Ya öyle değil! Konuştuk sadece!"

"Ha."

Seulgi, Seungwan'ın başına vurdu. Seungwan dudak büzünce gülümsedi ve vurduğu yeri öptü.

Onları izlemem Lalisa'nın nefes nefese masaya gelmesiyle son buldu.

"Ye-yerim."

"Lalisa, ne oldu? İyi misin?"

Derin bir nefes aldı,

"Eric, o burada."

Devam Edecek...

Eklemesem olmazdı.:"

who's hate? - hunri ✓ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin