7. Bölüm
Deren ve annesini görmemle eş zamanlı olarak başlayan depresyonum tam tamına bir hafta sürmüştü. Bir hafta boyunca evden dışarı adımımı atmamış ve tabiri caizse eski yaşantıma geri dönmüştüm. Odamdan bile çıkmamam dadımı şüphelendirse de bir süre sonra o da buna ayak uydurmak zorunda kalmıştı. Ben de alışmıştım. Eski sakin hayatımın daha iyi olduğuna karar vermiş ve bu özgürlük olayından vazgeçmiştim. Koray en başından beri haklıydı, bu hayat bana göre değildi ve okul okul diye tutturmakla büyük bir hata yapmıştım.
Ne, söylediklerime inanmamıştınız değil mi?
Girdiğim depresyon sadece yarım gün sürmüştü. Çünkü Efe, tam gününde film gecesi düzenlemiş ve bol gerilim ve macera dolu filmimizi izlerken beni gerçek hayattan fazlasıyla soyutlamıştı. Bütün gece gözümü bir saniye bile olsun televizyondan filmi kaçırmamak için ayırmayıp pür dikkat izlerken annemi düşünecek vakti de doğal olarak bulamamıştım tabii ki. Buna çok fazla kafa yormadığım için de ani gelen sarsıntım, küçük bir ağlama kriziyle atlatılmış gibi gözüküyordu. Yani anlayacağınız, ben daha doğru düzgün depresyona bile giremeyen zavallının tekiydim.
-------------------------------------------------------
“ Gerçekten bowling konusunda ciddi misin? Yani daha önce oynamadığın kısmında? “
Görkem’le şehir merkezindeki bir bowling salonuna girerken o hala şaşkın bakışlarla beni inceliyor ve söylenip duruyordu.
“Hayır Görkem oynamadım. Şimdi izin verirsen eğer bir ilkimi gerçekleştireceğim.”
Görkem ağzına hayali bir fermuar çektikten sonra onu takip etmemi söyleyerek iki üç kişinin ancak bulunduğu salona girdi ve kasanın bulunduğu kısma yöneldi.
Bizim yaşlarımızda bir çocuk duruyordu kasada.
“Bir 37 ve bir de 38 numara. “
Görkem gayet cool bir şekilde önümüzdeki mermere yaslanarak söylemişti bunu. Çocuğa tuhaf bakışlar atarken gülmemek için kendimi zor tuttum ve onun bu vasat flörtleşme faslını kollarımı göğsümde buluşturarak izlemeyi tercih ettim.
Aslına bakarsanız olanlar iki şeyden ibaretti.
1- Görkem’in sapık ergenler gibi çocuğa ilginç bakışlar atması
2- Çocuğun ayakkabıları hazırlamaya çalışırken aynı zamanda Görkem’in ona yardım etmeye çalışan ellerinden de kurtulmaya çalışması
Görkem çocuğun onunla ilgilenmediğini ancak ayakkabılarını giydiğinde fark edebilmişti. Ama hiç bozuntuya vermeyerek ona kötü bir bakış atmış ve beni kolumdan tuttuğu gibi en sondaki bölüme geçmişti. Bu hareketi sanki onunla flört etmeye çalışanın başından beri kasadaki çocukmuş gibi görünmesine neden olmuştu.
Yanımızdaki üç yer boştu ve salonun diğer ucunda üç kişi de bizim gibi kenar kısmı tercih etmiş gibi görünüyordu.
Sanırım Görkem, daha önce oynamadığımı hesaba katıp rezil olmamı önlemek amacıyla yapmıştı bu tercihi.
“ Bak şimdi, parmaklarını bu şekilde şu deliklerden geçiriyorsun. “ Onun yaptığını, gözüme kestirdiğim alev kırmızısı bir bowling topunda uygularken arada doğru mu yaptım diye kontrol ediyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LEYLİFER "ASKIDA"
Genel KurguKüçükken geçirdiği bir trafik kazasında ailesini kaybetmiş olan ve bir mafya liderinin onu evlat edinmesiyle hayata tutunan genç bir kız... Yıllarca herkesten gizlenmiş bir evde güvenlik problemleri yüzünden tıkılı kalan Irmak, liseyi bile evde okum...