Koşarak Umay'ın yanına gittim ve yanındaki koltuğa atladım."Oha kanka koltuk sallandı" dedi Umay.
"Koltuğun sallanmasından daha güzel bir haberim var" dedim heyecanlı bir şekilde.
"Kanka her haber koltuğun sallanmasından iyidir"
"Bir kere de beni bozmasan" dedim ellerimi göğsümde birleştirerek.
"Tamam hadi söyle neymiş o koltuğun sallanmasından daha güzel haber"
"Yenilmezler binasını basıcağız"
"Eeem, ne?" Dedi Umay tek kaşını kaldırarak.
"Kanka yenilmezler binasının yerini biliyoruz Loki bizi ışınlamıştı, oraya gidip yenilmezlerle tanışacağız" dedim tek nefeste.
"Kanka önce bi nefes al"
"Tony Stark'ın kostümüne dokunucaksın, Steve Rogers'ın kalkanına falan"
Umay aklında hayal edermiş gibi yaptı "Aslında fena fikir değil"
"Ne fenası mükemmel fikir kızım çünkü ben söyledim"
Ego mu? Asla.
1 SAAT SONRA
"Kanka daha ne kadar kapıya böyle boş boş bakıcağız?" Dedi Umay beni dürterek.
Yaklaşık 15 dakikadır yenilmezler binasının kapısına bakıyorduk.
"Sus kankacım düşünüyorum" dedim Umay'ın ağzını kapatarak.
Umay elimi ağzından çekti "neyi düşünüyorsun?" Dedi.
"İçeri nasıl gireceğimizi"
"Emm..." Umay'da düşünürmüş gibi yaptı
"mesela normal insanlar gibi kapıdan girsek"
"Mantıklı" dedim ve kapıya doğru yürümeye başladım.
Kapının önüne gelince kapı açılmadı.
Belki sensör beni görmemiştir diye zıplamaya başladım.
"Sensör bey boyum kısa diye mi görmüyorsunuz? Ayıp ama ya" dedim isyan eder gibi.
"Kanka sensöre laf yetiştirmeyi bırak bence pencereden girelim" dedi Umay açık bir pencere göstererek.
Umay'la birbirimize bakıp 'ehehe bakışı' attık.
Pencere çok da yüksekte değildi ama bizim boyumuzda uzun değildi.
"Kanka biz buraya nasıl ulaşıcağız?" Dedim Umay'a bakarak.
"Ben seni çıkartıcağım sende içerden kapıyı açacaksın"
"Zeki kankam benim" dedim Umay'a sarılarak.
"Kanka nefes alamıyorum"
"Ayy pardon"
5 DAKİKA SONRA
"Biraz daha kaldır olucak" dedim
"Kanka hızlı olsana" dedi Umay.
"Kanka burda ölüyorum"
Açık pencerenin pervazını tutmaya çalışıyordum.
"TUTTUM!" Diye bağırdım heyecanla.
"Bağırmasana Robert Downey'i başımıza mı dikmek istiyorsun?" Dedi Umay.
"Son kes söylüyorum kankacım onlar aynı kişi değil"
2 DAKİKA SONRA
"Bırakıyorum" dedi Umay.
"Hayır düşmek istemiyorum" dedim ayaklarımı sallayarak.
"Düşmezsin, bırakıyorum" dedi Umay ve ayaklarımı bıraktı.
Pencere pervazından güç alarak penceren içeri düştüm. Normalde girmem gerekirdi ama ben düştüm.
"Kanka iyi misin?" Dedi Umay.
"Evet" dedim pencereden ona bakarak "kapının önüne git"
Umay "tamam" anlamında başını salladı.
Kapının önüne gidince kapı açıldı.
"Sensör bey sonunda beni gördünüz" dedim.
"Kanka sensörle konuşmayı keser misin?"
"Tamam ya"
Diğer bölümde Tony Stark var...
Bölümü niye burda kestiğim hakkında hiçbir fikrim yok.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Asgard Türkleri Sevmiyor
FanficGünün yirmi dört saatinin yirmisini Marvel filmi izleyerek harcayan iki kişi düşünün. Şimdi bu iki kişinin Loki ve Thor'la tanıştığını düşünün. ©️ Tüm hakları Thor'un çekicinde saklıdır. Vaktimi nasıl boşa harcarım diyorsanız buyrun okuyun. ~ Asgar...