Bölüm 20

5.4K 450 15
                                    

  İYİ OKUMALAR ARKADAŞLAR... LÜTFEN YORUM VE BEĞENİLERİNİZİ ESİRGEMEYİN... YENİ BÖLÜMLER SİZLERİN YORUM VE BEĞENİLERİNE GÖRE GELİYOR... 

 

Tanrılar bu adama kesinlikle cömert davranmışlardı. Siras Estrada'nın bedeninde ufak ya da küçük diye tabir edilebilecek hiçbir şey yoktu. O baksır çıktığı anda genç kadın elinde olmadan yutkundu.

Daha öncede sevgilileri olmuştu. Beraber olduğu adamlar olmuştu ancak hiçbiri onun bu gece kendisiyle oynadığı gibi oynamamıştı. Onu oyuncak bir bebek gibi evirip çevirmişti. Raven daha önce böyle bir şeyi daha önce yaşamamıştı.

O her zaman korkulan ve saygı duyulan bir kadındı. Kimse onun gibi bedenini böyle sevmemişlerdi. Her zaman fazlasıyla nazik olmuşlardı. Siras'da nazikti. Ancak bunun ötesinde üzerinde hâkimiyet kuruyor ve onu sahipleniyordu.

Genç kadın yavaşa doğruldu ve ellerini ona uzattı. Erkek yatakta dizlerinin üzerinde duruyordu. Raven ellerini aşağı indirdi ve yavaşça aletini başından aşağı doğru okşadı.

Erkeğin bedeni kasıldı sanki ona dokunmamak için kendisini zorluyordu. Elleri her iki yanında yumruk olmuştu. Kasları kasılmış ve damarları şişmişti. Tıpkı bir Yunan heykeli gibi görünüyordu. Bu adam onun yatağında ve elleri arasındaydı.

Raven hafife gülümsedi ve aletini tutup sıktı. Erkeğin boğazından hırlama benzeri bir ses çıktı. "Bu sefer benim seninle oynamama ne dersin?" diye sordu tek kaşını kaldırarak. Diliyle alt dudağını yaladı. Erkeğin gözleri anında dudaklarına odaklandı. "Belki hoşuna gider" derken onu sıvazlamaya başladı.

Genç kadın yavaşça başını eğdi ve dudaklarını başına doğru eğdi. Dilinin ucuyla erkekliğinin başını yaladı. Daha önce böyle bir şey yapmamıştı hiç. Hizmet eden değil hizmet edilen taraf olmuştu.

Annesi bir striptizciydi. Onu küçük yaşta kaybetmişti ancak ne kadar ünlü olduğunu biliyordu. Daha sonrasındaysa Milagros'un annesiyle tanışmıştı. Bir hayat kadınıydı ve erkeklerle beraber olmayı gerçekten seviyordu. Raven her ikisi gibi olmadığını da göstermek için çok uğraşmıştı. Kendisine hep yüksek standartlar koşmuş ve devasa kapıların arkasına saklanmıştı.

Bütün standartları bu adamın yanında yıkılıp dökülmüştü. Onu hissetmek ve onun kendisini hissetmesini sağlamak en büyük isteği haline gelmişti. Onun için sadece kendisi olmalıydı. Başka hiçbir kadının ona dokunmasına bile dayanamazdı.

Siras, kadının saçlarını yakaladı. "Raven" diye fısıldadı. Ancak onu ne kendisine bastırıyor ne de geri çekiyordu. Yine de acı çekiyormuş gibi görünüyordu.

Raven kendi gücünden etkilendi. Onun üzerindeki etkisi, tıpkı onun kendi üzerindeki etkisi gibiydi. En ufak bir dokunuş bile onu çok etkiliyordu. Ağzındaki tuzlu tadı alınca onunda bundan zevk aldığını daha çok aldı. Oyuncu bir şekilde dilini çevresinde gezdirdi.

"Raven"

Erkek inleyerek onu saçlarından sertçe çekti ve kendisinden uzaklaştırdı. Nefes nefese ve ter içinde kalmıştı. Kadını ani bir hareketle altına aldı ve gözlerini onun gözlerine dikti. "Daha fazla ileri gitmene izin veremem" diye hırladı.

Genç kadının bacakları aralandı ve onu arasına aldı. Siras anında genç kadının içine girdi.

Şaşkınlık yerini başka hislere bıraktı. Onun büyüklüğünü her an hissedebiliyordu. Boyutunu, şişkinliğini, içindeki nabız gibi atışını... O kadar güzel bir histi ki genç kadın daha da ıslandığını hissetti. Suları bacaklarının arasından akıyordu.

CROSS KARDEŞLER 1. KİTAP- MADAM REDHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin