Onu buldum.

252 7 0
                                    

Kıyıdan uzaklaştığımdan emin olduğumda "Evan!" diye bağırmaya başladım. Sanki buradaydı... Onu hissediyorum gibi... Daha iç taraflardan bir tıkırtı duyuluyor, bir ağaç dalı kırılıyor. "Evan?" diye soruyorum.
Arkama döndüğümde havada birini görüyorum. Bana doğru atlıyor. Refleks olarak kendi gücümü kullanıyorum ve onu geri fırlatıyorum. Koşarak yaklaşıyorum ve ona bakıyorum.
Gözlerini açıyor.. "Evan? Evan Wood?" diye sorguluyorum onu. Gözleri mavi..
"Evet, Evan Wood. Sen kimsin?" diye şaşırmış bana bakıyor.
"Iıııı.. Ben.." kekeliyorum.
"Heyecanlanmana gerek yok." gülümsüyor. Aman Tanrı'm gülümsemesi muhteşem!
Hafiften gülüyorum. "Beatrice Miller." diyorum elimi uzatarak. El sıkışıyoruz.
"Güzel isimmiş. Sen burada ne arıyosun?" ah, bir soru daha.
"Ben ve en iyi arkdaşım Tris ve bir çocuk daha burada kaldık. Uçağımız düştü..." diyorum korku dolu anları hatırlamamaya çalışarak.
"Çok üzgünüm. " diyor yere bakarak.
"Sende kaybolmuşsun, haberlerde gördüm. "dedim.
"Peki benim burada olduğumu nasıl bildin??" dedi sorgulayan gözlerle.
"Ben.. Öyle hissettim, belki burdasındır diye yani şimdi... Şimdi söylesem inanmazsın." dedim.
"Sana öyle yada böyle inanırım." dedi Evan.
"Telekinezi, telepati, bükme gibi şeyler yapabiliyorum." dedim kafamı kaldırarak. Tam gözlerinin ortasın bakarak.
"Bende öyleyim, aynı şeyleri yapabiliyorum.
"Düşüncelerimi oku." diyerek göz kırptım.
'Arkadaşlarım kıyının orada gidelim mi?' diye düşündüm. "Evet, gidelim." dedi sesli.
"Sıra sende." dedi.
'Cidden güzelsin, Beatrice.' aklını okudum.
'Sende çok yakışıklı ve tatlısın, Evan..' diye düşündüm.
İkimizde güldük. "Hadi gidelim, beni takip et." dedim sesli sesli.
2,3 dk içinde vardık. Yol sırasında Tris'inde böyle şeyler yapabildiğini söyledim.
"TRİS! JACK!" diye haykırdım.
Onların yanına vardığımızda, sonunda, konuşmaya başladım.
"Arkadaşlar bu Evan. En iyisi sen kendini tanıt." dedim. Herkes ona bakıyor.
"Merhaba, ben Evan Wood. 13 yaşındayım 2 gün önce birkaç insan tarafıdan kaçırıldım, helikopterden beni aşağı atarak burada ölüme terk ettiler. "dedi cesurca.
'Tris, Evan bizim yapabildiklerimizi yapabiliyor.' diye düşünüyorum. Tris'in yüz ifadesi saniyeler içinde hemen değişiyor.
"Yapabildiklerimizi yapabiliyor musun??" diye soruyor sabırsız Tris. Kahkaha atarak sakince oturan Jack'i havaya kaldırıyor. Ve onu orada tutuyor.
"Cidden yapabiliyorsun!!!" diyor heyecanla Tris.
Jack'de çabuk davranıp Tris'i kaldırıyor. "Bu gerçek olamaz!! HEPİMİZ YAPIYORUZ!" diyor ve Bea'yı kaldırıyor. Bea şeytanice gülümseyip Evan'ı kaldırıyor.
Birkaç saat böyle şakalaşıyorlar. Zaman akıp geçiyor ve en sonunda uyuya dalıyorlar.

•Biz Farklıyız•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin