Mardin Gelini

22. Bölüm

Eveett yeni bölümle kaşınızdayım lafı çok uzatmıyorum ve sizi bölümle baş başa bırakıyorum ✌

Alina kocasına atılan tokadı görmüştü Ömer ağa hiddetle babasına baktı bir şeu demeden odasına çıkmak için merdivenlere yönelmişti ki karısını gördü tebessüm ederek yanına çıktı "haydi güzelim" dedi başıyla odalarını işaret ederek Alina bir şey demeden yürüdü odaya girdiklerinde Ömer ağa karısına döndü "ben bir ev bulana kadar annenlerde kalırsın ev bulunca hemen taşınırız" dedi Alina kocasına baktı şaşırarak "benim yüzümden değil mi bu olanlar ben sebep oldum" dedi bir damla firar etmişti gözünden Ömer ağa karısına sarıldı hemen "senin hiç bir suçun yok bahar gözlüm sakın bir daha duymayayım ağzından öyle şeyler Zerda hanımı kaç kez uyardım ben ama dinlemedi aslında en başından beri olması gereken buydu biz yalnış yaptık" dedi Alina kocasına baktı "ama burası bizim evimiz nasıl gideriz hem annem ne olacak çok üzülür gidersek" dedi Ömer ağa karısına baktı yüzünü okşadı narince "hele biz bir evimize yerleşelim anam da gelir gider kalırda hatta temelli ayrılmıyoruz ki zaten" dedi yataktan kalkıp dolabın üstünden büyük valizi indirdi "Ayşe'yi çağırayım eşyalarımız valize koysun şimdilik gerekli bir kaç parça alalım evimize yerleştiğimiz de aldırırım gerisini" dedi Alina başıyla onayladı.

Ömer ağa karısını dikkatlice indirdi merdivenlerden Emine hanım ağlayarak oğluna ve gelinine baktı. Oğluna dönerek "olmadı böyle oğul ben ne yaparam sizsiz bu koca konakta" dedi Ömer ağa annesine sarıldı "temelli ayrılmıyoruz ya anam sen gelirsin bizde geliriz merak etme hem böylesi daha iyi olacak" dedi Emine hanım oğluna bakıp "bari ev bulana kadar kalsıydınız nereye gideceksiniz" dedi Ömer ağa annesine baktı "ev bulana kadar Fatma analarda kalacağız" dedi annesinin bir şey demesine izin vermeden karısını dikkatlice arabaya yerleştirdi kendisi de şöför koltuğuna geçip gaza bastı.

Ömer ağa Hazer konağının önüne gelince durdu karısını dikkatli bir şekilde indirdi arabadan Alina durup doğup büyüdüğü konağa baktı uzun uzun kocası koluna dokununca yürümeye devam etti Alina kapıyı vurdu  Fatma hanım şaşırarak kızına ve damadına baktı "Alina'm güzel yavrum benim sen hastaneden yeni çıkmadın mı ne işin vardır burada birşey mi oldu yoksa" dedi telaşla Alina annesine tebessüm edip "istemiyorsan gideyim daye" dedi sahte kızgınlıkla Fatma hanım "olur mu hiç öyle şey deli kız" dedi gülerek ardından damadına ilişti gözü elinde ki valize baktı Ömer ağa "daye izinin olursa bir kaç gün misafiriniz olmaya geldik" dedi Fatma genişçe gülümseyerek "başımızın üstünden yeriniz vardır oğulum hem ne öyle misafir felan sizin eviniz burası geçin haydi içeri" dedi.

Akşam vakti olmuş sofralar kurulmuş Mehmet ağa ve Murat ağa işten gelmişti Rojin kocasını karşılamak için avluya indi konağa giren Mehmet ağa direk yukarı çıktı Murat ağa tebessümle karısına baktı "hayırdır güzelim ağzın kulaklarında gözlerin ışıl ışıl ben geldim diye mi bu mutluluk" dedi Rojin kocasına tebessümle bakıp "yukarısa sana bir sürpriz var" dedi Murat tek kaşını kaldırıp "hayırdır hatun"dedi Rojin bir şey demedi önden ilerleyerek yukarı salona çıkmaya başladı arkasından Murat ağa çıkıyordu. Kapıdan içeri giren Murat şaşırarak "Alina'm benim güzel bacım ne işin var burda bir sorun yoktur inşallah" dedi Alina kaşlarını çatarak ağabeyine baktı "her gelen de aynı şeyi deyip duruyor dayem babam sen istemiyosanız söyleyin gideriz canım" dedi sahte kızgınlıkla Murat ağa gülerek "olur mu hiç öyle şey abisinin gülü hastaneden yeni çıktın ondan sordum" dedi Alina başını aşağı yukarı sallayıp "bir şey yok sadece bir kaç gün misafiriniz olmaya geldik" dedi Murat ağa kardeşine baktı "geldik derken" dedi "Ömer ağam da geldi işe gitti gelir birazdan" dedi Alina.

Herkes sofradaydı bugün hazerlerin en güzel günüydü evin biricik kızı gelmişti en sevdiği yemekleri yaptırmıştı annesi Alina'ya. Ama piroğlo konağın da yas vardı sanki Emine hanım birer birer akıtıyordu göz yaşlarını oğlu böyle mi gidecekti konaktan onlara yapılan haksızlığa dayanamıyor oğlu gittiğindeb beri kocasına laf sokup duruyordu senin yüzünden diyordu kocasına sahip çıkmadın oğluma gelinime ananın ettiklerine sessiz kaldın ananı savundun diye dert yanıyordu Hasan ağa ağzını açıp tek kelime etmedi o da çok üzülmüştü oğlu hiç bir şey demeden çekip gitmişti oğlunu evinden, yurdundan etmişti.

Alina ve Ömer ağa dinlenmek için odalarına çıktılar. Alina kocasına dönüp "ne olacak şimdi" dedi Ömer ağa karısına tebessüm edip "yarın ilk işim güzel bir ev bakmak olacak şöyle kocaman bahçesi olan" dedi Alina gülerek "ben sebze meyve ekerim renk renk çiçekler de dikerim" dedi mutlulukla, Ömer ağa "dikersin ya hem oğlumuz için de salıncakta kurarız" dedi gülümseyerek.
Ömer ağa içten içe üzgündü ama karsına belli etmek onu üzmek istemiyordu aynı durum Alina için de geçerliydi o da çok üzgündü içten içe kendisini suçluyordu. Ömer ağa karısına bakıp "hayırıdır güzelim daldın gittin" dedi Alina başını sağa sola salladı "yok bir şey dalmışım öyle" dedi buruk bir tebessümle Ömer ağa karısının yüzünü avuçlarının arasına aldı "senin bir suçun yok bahar gözlüm" dedi tebessümle biliyordu karısını kendisini suçluyordu. Alina kocasına baktı gözleri dolu dolu oldu "evimizi bıraktık hem dayem de orada kaldı aklım dayem de üzülüyordur o da" dedi "ev tutalım dayem de gelir yanımıza hem biz de gideriz orası hala bizim evimiz" dedi Alina umutla kocasına baktı "gider miyiz gerçekten" dedi Ömer ağa karısına baktı "gideriz ya dayemi orada yalnız bırakırmıyım hiç" dedi Alina'nın yüreğine biraz da olsa su serpilmişti biliyordu kocası çok kırgındı ama hepten konaktan uzaklaşıp kendisini üzmesini istemiyordu.

Gün aymıştı hazer konağın da Alina gözlerini açtı kafasını çevirip kocasına baktı uyuyordu gece pek uyumamış dönüp durmuştu sessizce yataktan çıktı banyoya girip işlerini hallettikten sonra üzerini giyinde odadan çıkacakken kocası seslendi "uyandırdım mı" dedi tebessümle Ömer ağa kafasını sağa sola salladı "uyanmıştım" dedi yataktan kalkıp banyoya girdi Alina da kocası çıkana kadar yatağı topladı kocasını giyeceği takımı çıkardı o sırada da Ömer ağa da çıkmıştı banyodan üzerini değiştirip beraber aşağı indiler herkes uyanmış kahvaltı sofrasındaydı Alina gülümseyerek "günaydın" dedi Rojin yengesine bakarak "günaydın" dedi tebessümle Mehmet ağa da sofraya oturmuş "afiye olsun" diyerek yemeğe başlamıştı Murat ağa kardeşine bakıp "bugün senin şu kötü böreğinden yaparsın diye bekledim ama bakıyorum da yapmamışsın" dedi gülerek Alina ağabeyine bakıp "kötü böreğim öyle mi ondan löp löp yiyordun değil mi pis yalancı" dedi tebessümle  "ee o kadar uğraşıyordun mecbur yiyorduk napalm çöpe mi gitseydi yani" dedi Alina kaşlarını çatark baktı ağabeyine "iyi yapmam sana börek babama yaparım yerken sen de kedinin ciğere baktığı gibi bakarsın sende" dedi Murat ağa gülümseyerek baktı kardeşine "şaka yapıyorum güzelim benim seni kızdırmak hoşuma gidiyor" dedi Alina da gülümseyerek "belki akşama yaparım" dedi nazlanarak.

Evin erkekleri işe gitmek için kalktı sofradan Alina da kocasıno yolculamak için kalktı arkasında Ömer ağa kapıya gelince karısına döndü "dikkat et güzelim yorma kendini" dedi alnından öperek Alina gülümseyerek baktı kocasına "merak etme sen beni yormam sende dikkat et" dedi. Ömer ağa gittikten sonra masaya geri döndü Alina kahvaltısına kaldığı yerden devam etti Fatma hanım kızına bakara "kızım ne oldu da geldiniz Ömer oğlum üzgün sanki önemli bir şey yok inşallah" dedi Alina annesine baktı "yok dayem biz evimizi ayırmaya karar verdik ev bulana kadar sizde kalalım dedik" dedi Rojin yengesine baktı "evi mi ayıracaksınız neden Alina bir şey olmuş ağabeyim öyle kolay kolay ayırmaz evini" dedi Alina omuz silkti bir şey demedi.

Ömer ağa ihale dosyasını incelerken kapı açıldı başını kaldırdığın da şaşkınca gelene baktı.

Umarım beğenirsiniz lütfen beğeni ve görüşlerinizi eksik etmeyin okuma sayısına nazaran beğeniler çok çok düşük üzüyorsunuz beni o kadar emek verip bir şeyler yazıyorum ama siz bir yıldıza basmaktan deri duruyorsunuz bir yıldıza basmak o kadar zor olmasa gerek değil mi ?😊
Yeni bölüm de görüşmek üzere Allah'a emamet olun 👋💕