Eveeett yeni bölümle karşınızdayım buyrun bölümee 🍀
Ömer ağanın bağırmasıyla tüm konak merdivenlere yöneldi Alina hareketsiz yerde yatıyordu Emin hanım kızım diye bağırarak merdivenleri inmeye başladı. Ömer ağa karısının yanına gelip başını kucağına koydu yüzü kötü haldeydi son basamağa gelince başını demire çarpmış Alnı kan içindeydi Ömer ağa karısına bakarak "Alinam güzelim nolur aç gözlerini bak bana" dedi bir damla yaş firara etmişti gözünden Emine hanım "kanaması var oğlum bebek düşüyor" diye bağırmaya başladı Ömer ağa karısını kucağına alarak bağırmaya başladı çabuk arabayı hazırlayın.
Bu olanlara Zerda hanım merdivenin başından bakıyor hiç bir tepki vermiyordu Emine hanım başını kaldırınca kayınvalidesini gördü hızla yanına giderek "ana gördün mü yaptığını hoşuna gitti mi kızımı o halde görmek bu sefer sınırı çok aştın Ömer taş üstüne taş koymayacak nasibini alacaksın hazırlıklı ol" dedi arkasından kocası geldi anasına dediği herşeyi duymuş hışımla karısının kolundan tutarak "sen ne dersin kadın nasıl böyle konuşursun anamla" dedi hiddetle Emine hanım kocasına küçümsercesine bakarak "benim kızım senin anan yüzünden bu halde kızıma çektirdikleri yetmedi şimdi canıyla cebelleşiyor ama senin anan tepeden bakıyor oh olsun dercesine" dedi bağırarak. Ahmet ağa elini kaldırarak karısına tokat atmıştı "anamla düzgün konuş kadın bu nasıl had bilmezliktir böyle kendine gelesin" dedi Azat babasının annesine attığı tokadı görmüş hızla babasının yanına gelerek "sen naparsın baba nasıl vurursun anama" diye çıkışınca "sen susasın Azat sen susasın" dedi sinirle Azat "tabi biz susalım Zerda sultan ortalığı yıksın döksün şimdi Ömer ağabeyimi kim durduracak baba kim onun öfkesini dindirecek karısına yapılanlardan sonra bu mardini yakmaz mı o ateşe de sizi atmaz mı?" Dedi ve hızla merdivenleri indi anasına bağırarak "haydi ana hastaneye gidelim"dedi Emine hanım da hızla merdivenleri inmeye başladı.
Ömer ağa hastaneye gelince karısını tekrar kucağına alarak acile doğru koşmaya başladı bir yandan "sedye çabuk sedye getirin" diye ortalığı inletiyordu. Bir doktor yanına gelerek "durumu nedir " diye sordu hızlıca Ömer ağa doktora bakarak "karım merdivenlerden düştü hamile kanaması var başını da düşerken demirlere çarptı doktor karımı kurtar bebeğimi kurtar" dedi hışımla "merak etmeyin elimizden gelen her şeyi yapacağız" dedi.
Alina'yı hemen ameliyata aldılar iç kanaması vardı bebeğin durumu da iyi değildi. Ömer ağa amaliyat hanenin kapısında ileri geri yürüyor bir yanda da "Allah'ım nolur onları bana bağışla benim canımdan al onlara ver ama bana acılarını gösterme" diye yalvarıyordu koridor da annesi ve kardeşini gördü hızla yanına geldiler Emine hanım "oğlum Alina nasıl torunum nasıl" diye sordu Ömer ağa annesine çaresizce bakarak "bilmiyorum ana amaliyata aldılar iç kanaması varmış bebeğimin de durumu kritikmiş ana" dedi annesine sarılıp ağlamaya başladı "onlara bir şey olursa ben ne yaparım ana" dedi Emine hanım oğlunun sırtını sıvazlıyarak "benim kızım güçlüdür bunu da atlatacak Allah'ın izniyle" dedi. Alina'nın ailesi de gelmişti anne babası ağabeyi perişan haldeydi herkes dua ediyor sağ sağlim çıkmasını bekliyordu haberi duyan hastaneye akın ediyor ellerinden geldiğince yardım etmeye çalışıyorlardı.
Ameliyat hanenin kapısı açıldı doktor çıktı Ömer ağa koşarak doktorun yanına gitti "karım bebeğim nasıl" dedi çok korkuyordu onları kaybetmekten daha yeni bulmuş doyamamıştı. Doktor maskesini çıkarıp "zor bir ameliyattı ama iç kanamayı durdur oğlunuz da annesi gibi güçlü pes etmiyor annesine tutunmak içim var gücüyle direniyor" dedi tebessümle Ömer ağa da tebessüm ederek "oğlum benim oğlum öylemi"dedi dotor "bilmiyor muydunuz cinsiyetini" diye sordu Ömer ağa kafasını sağa sola salladı "yarın randevumuz vardı" dedi üzüntüyle doktor başını sallayark onayladı "evet bir oğlunuz olacak inşallah şimdi hastamızı yoğun bakıma alacağız gözetim altında iki gün uyutacağız üçüncü günü hastamızı uyandıracağız ama siz herşeye hazırlıklı olun dediğim gibi zor bir amaliyattı başına da ağır bir darbe almış çok geçmiş olsun" dedi ve yanlarından ayrıldı. Ameliyat hanenin kapısı tekrar açıldı Alina'yı çıkardılar Ömer ağa karısının yanına gelerek elini tuttu "buradayım güzelim yanındayım sakın pes etme benim için oğlumuz için dayan" dedi.
Ömer ağa zorda olsa herkesi eve göndermişti karısının yanında kendi duracak gözlerini açıncaya kadar camın ardından onu izleyecekti. Azat ağabeyinin yanına gelerek "ağabey otur artık saatlerdir ayaktasın sende dinlenmelisin yengem için" dedi Ömer ağa dumuyordu kardeşini karısı bebeği iyi olsun da o saatlerce değil günlerce ayakta beklerdi. Hemşire Ömer ağaya baktı yanında ki hemşireye dönerek "saatlerdir orda dikiliyor milim kıpırdamadı yerinden çok seviyor karısını Rabbim ona bağışlasın" dedi tebessümle ve Ömer ağanın yanına yaklaştı "beyefendi karınızın yanına girmek ister misiniz" dedi tebessümle Ömer ağa hemen başını çevirdi "istemem mi hiç" dedi umutla baktı hemşireye "gelim benimle ama 5 dakika sadece doktor bey görmesin sizi soktuğumu" dedi Ömer ağa başıyla onayladı.
Yavaş yavaş karısına yaklaştı "Alina'm" dedi sessizce elini tuttu öptü "lütfen bırakıp gitme beni dayan sen ne olursun dayan" dedi tekrar öptü elini tebessümle solgun yüzüne baktı "biliyor musun bir oğlumuz olacakmış sana çok düşkün olacak belli seni bırakmamak için direniyor sen de diren güzel gözlüm oğlumuz için diren benim için diren bizim için diren" hemşire Ömer ağanın yanına gelerek "artık çıkmanız gerekiyor" dedi Ömer ağa başıyla onay verdi eğilip karısının alnından ve artık belli olmaya başlayan karnından öptü ve kulağına fısıldadı "ben buradayım sen gözlerini açana kadar ayrılmayacağım başından" dedi ve çıktı tekrar camın önüne gelerek beklemeye başladı.
Gün ağarmış Ömer ağa hala ayakta camın önünde karısını izliyordu Azat ağa annesini görünce "saatlerdir orada öyle dikiliyor ana ne konuşuyor ne kıpırdıyor öylece yengeme bakıyor" dedi üzüntüyle Emine hanım oğluna bakarak "onun şimdi içi yanıyor oğlum gözünü bir an çekse kaybetmekten korkuyor" dedi üzüntüyle "Zerda hanım nasıl" dedi sitemle Azat ağa Emine hanım oğluna bakarak "ben anamı hiç böyle görmemiştim oğul sanki bu olanlar onun suçu değilmiş gibi rahat rahat oturuyor" dedi Ömer ağa duyduklarıyla anasına döndü hışımla "sen ne dersin ana yade ne yaptı benim karıma" Azat ağa ayağa kalkarak "sakin ol ağabey kurbanın olayım sakin ol" Ömer ağa kardeşini iterek "ne sakin olmasından bahsedersinsin Azat benim karım ne halde ve bunum sorumlus değer verdiğim sevdiğim yadem ve ben sakin olayım öyle mi" annesine döndü tekrar "yade ne yaptı dedim ana" diye ortalığı inletti o sırada hemşire hışımlı odadan çıktı Ömer ağa arkasını döndüğün de doktor ve hemşirenin hızlıca içeri girdiğini gördü koşarak hemşireyi durdur "noldu karıma bir şey mi oldu" dedi hemşire "lütfen beyefendi bırakın beni içeri girmem gerekiyor"dedi ve içeri girdi. Ömer ağa koşarak camın önüne geldi Alina'nın kalbi durmuş elektro şok yapıyorlardı. Doktor bir kaç kez denemiş ama kalbi atmıyordu son kez demişti doktor duymuştu bunu Ömer cama vurarak "Alina dayan nolur bırakma beni" diye bağırmaya başladı. Alina'nın kalbi tekrar çalışmaya başladı doktor odadan çıkarak Ömer ağanın yanına geldi "herşeye hazırlıklı olun" dedi ve yanından ayrıldı Ömer ağa başını sağa sola salladı hayır diye bağırmaya başladı "Alina'm beni bırakmaz olmaz onunsuz yaşayamam ben" dedi ve olduğu yere çöküp ağlamaya başladı.
Aradan iki gün geçmişti doktor artık uyandırmak için ilacı kesmişti bundan sonrası beklemekle geçecek iki gün için de uyanmazsa durumu hiç iyiye gitmeyecekti. Ömer ağa camın ardından karısına bakıyor onunla konuşuyordu bir yandan Allah'a yalvarıyordu karısı ve oğlu için..
Sizi çok bekletmeden yazdım bölümü umarım beğenirsiniz bir sonra ki bölümde görüşmek üzere oy ve yorumlarınızı eksit etmeyin emi 😊💕
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mardin Gelini
Novela JuvenilMardin kana doymamış törelere boyun eymiş Mardin! Töreye kurban gitmiş bir kız daha abisinin canına karşılık hayatını hiçe sayan Alina.. Ve bir ağa saygı duyulan öfkesinden taş taş üstüne koymayan bir adam Ömer.. Hadi gelin hikayeme bir göz atın Öme...