➳fin

1.3K 67 41
                                    

you go back to her and i go back to black

xxxxxxxxx

Louis, uykusundan sıçrayarak ayrıldı. Kan ter içinde kalmıştı, fluff ağırlıklı bir kabustan uyanmıştı, gerçeklikle bilinçaltının ona oynadığı oyunu karıştırmamak için çabalıyordu ancak kafası allak bullak olmuştu. Haline ve inanmadığı tanrıya olmayacak küfürler saydırarak üzerindeki pijamaları çıkarmayı bir saniye olsun düşünmeden mutfağa inmeye yeltendi, merdivenlerden ikişer ikişer inerken az daha yere kapaklanıyordu.

"Hey Lou!"

Mutfak masasında mısır gevreğini kaşıklayan kızkardeşine cevap vermeye tenezzül etmeden kendisi için bir kase çıkardı. Sabahları huysuzun tekine dönüşüyordu ki Lottie de bunun farkındaydı ama her yeni gün belki kafasında atom bombası patlamıştır ve sevecen bir insana dönüşmüştür diye ummaktan vazgeçemiyordu.

"Doncaster teklifini düşündün mü? Ne yapacağına karar vermek için çok zamanın kalmadı Louis, hayatının fırsatı olabilir." Ne, hayır hayır-HAYIR. Lottie'nin bundan haberi olmaması gerekiyordu, nasıl öğrenebilirdi?!

"Sen, nasıl--"

"Zayn çenesi düşüğün teki, hala anlayamadın mı? Ayrıca iyi ki de öyle, bu kadar önemli bir şeyi benden saklamaya kalktığına inanamıyorum." Louis, Zayn'in kötü bir amacı olmadığını biliyordu ancak ona önümüzdeki on beş yıl içinde  önemli ve gizli kalması gereken sırlarını söylemeyeceğinden emindi.

"Bunu seninle ya da diğerleriyle paylaşmamamın bir sebebi vardı--sikeyim!

"Aptal gibi bağırmayı bir kenara bırak ve benimle düzgün konuş, geleceğin söz konusu Tanrı aşkına Louis!"

"Evet, evet her neyse. Çıkıyorum, malum mezun olmam gereken bir okul var!" Ve işte, üzerini değiştirmeden, çantasını bile almadan; evden çıkmıştı.

xxxxxxx

 Gri kelepçe bilekli eşortmanı, yeşil kelebekli desenler bulunduran mavi tişörtü ve beyaz spor ayakkabısıyla okul kapısının önünde dikilip eve gidip kıyafetlerini değiştirmeli olup olmadığını kafasında tarttı; bahçedeki kişiler, yani okulun yarısı, çoktan bu emek isteyen kombinini çoktan görmüştü. İki derse kalmadan tüm okulun diline dolanacağını bildiğinden, artık geri dönse de durum değişmeyecekti, aptal çöp torbalarını umursamadan sınıfına gitmeye karar verdi.

"Tarzını çok beğendim Louis, stilistim olmaya karar verirsen numaramı biliyorsun!" Arkasından seslenen Eleanor'a göz devirip orta parmağını yolladı ve sırasına geçti. Kitaplarının olmaması o kadar önemli değidi, Zayn'den bakması sorun yaratmaz diye umuyordu.

Dersin öğretmeni, Louis adamın adını bile bilmiyordu, sınıfa girdikten yaklaşık beş dakika sonra kapı tıklatıldı, gelenin kim olduğunun herkes farkındaydı. "Üzgünüm, Mr. Duck. Bir daha olmayacak gerçekten!" Zayn konuşurken düşürdüğü kimya kitaplarını toplamaya uğraşırken öğretmen yeşil gözlerini devirmekle yetindi. 

Arkadaşı yerine geçerken arkadan dersin başladığına dair sesler geliyordu ancak iki sıra arkadaşı da ders dinleyecek değildi, her zamanki gibi.

"Günaydın Hedgehog! Her zamanki gibi bugün de zevkli kıyafet tercihlerin var." Louis bugün aldığı n'inci sarcastic iltifattan sonra kusmamak için büyük bir çaba gösterdi, niye herkes alakası olmadığı şeylere burnunu sokardı ki?!

"Kes sesini, Charlotte'e laf uçurduğunu biliyorum sinirlerimi daha fazla germemen senin yararına olur!"

"NE? Şey, seni severim bilirsin-- BASKI ALTINDAYDIM TAMAM MI? Lottie'nin ne kadar manipüle edici birine dönüşebildiğini bilmiyorsun-" Louis'nin attığı 'sen ciddi misin?' bakışlarından sonra sözünü yarı da kesmek zorunda kaldı. "Tamam belki biliyorsundur! Ama ikisi aynı şey değil, sonuçta ikiniz aynı genleri taşıyorsunuz bense Pakistanlı masum bir çocuğum. Üstüme gelmeyin artık Tomlinson şeytanları!"

backstage ➳ larry stylinsonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin