ÖLÜMSÜZ RUHUN MELODİSİ (Özgür Ruhlar Akademisi 2)

1. bölüm

Hissediyordu ...Buzun çözülmeye başladığını hissediyordu . Dahası buz çözüldükçe havada çakan şimşekler artıyor ve içindeki kuşku giderek büyüyordu . Uzun zamandır bir buz kütlesinin içinde hapisti . Belkide kaç sene geçmişti . O kadar zaman olmuştu ki biraz daha burada kalsa artık vücudunun buz kütlesiyle bir bütün olduğunu düşünmeye başlayacaktı .

Ama öyleki buz çözüldükçe sanki vücudundan bir parça kesiliyormuş gibi canı yanıyordu. Bu acı da neyin nesiydi böyle ?

Neyse ki bu onun için o kadar da önemli değildi .Sonuçta artık buradan kurtulacaktı .Artık üzerindeki lanet çözülüyordu. Peki nasıl olurda birden bire lanet çözülmeye başlamıştı ?

Bir şeyler olmuştu belliki .

Bu işin içinde bir iş vardı ve bunu burada kurtulur kurtulmaz öğrenecekti ...

- 3 sene önce -

Her şeyi öğrenmiştim . O bir haindi .

Nasıl bunca zaman fark edememiştim bunu ?

Bir an önce haini alt etmeliydi...

Ama nasıl alt edebilirdi ki ? O bir özgür ruh değildi . Özgür ruh olsaydı eğer özel gücünden yararlanıp onu alt edebilirdi .

Bir özel gücü dahi yoktu işte . O sadece bir çıraktı. Amacı geçimini sağlamak ve hayatta kalmaktı . Hainin yanına da bu yüzden gitmemiş miydi ? Ama bilmiyordu işte onun hain olduğunu ... Ama şimdi her şeyi öğrenmişti . Omuzlarında o kadar ağır bir yük vardı ki ...

Ne yapmalıydı hiç bilmiyordu . Ama bir önce bu mağaradan kaçıp özgür ruhlara ulaşmalıydı. Onlar en doğru kararı alıp haini alt ederlerdi .

Hızlıca köşede duran eşyalarını alıp sırt çantasına yerleştirdi . Salık olan saçlarını at kuyruğu şeklinde toplayıp kapşonunu kafasına geçirdi .

Hain gelmeden kaçmalıydı .

Eğer yakalanırsa işte o zaman her şey mahvolurdu .

Hızlıca çantasını omzuna takip mağaranın içerisinde koşmaya başladı.

Her yer örümcek ağı doluydu . Yarasalar , fareler Ve türünü bilmedi böcek çeşitleri...

Sanki bütün bu hayvanlar hainin adamıymış gibi önüne çıkıyor geçmesine izin vermiyorlardı .

Ama ona kimse engel olamazdı . Bir an önce kaçmalıydı.

Koşarken birden yüzüne gelen ışıkla çıkışa yaklaştığını anladı . Tam o anda kolundan tutulup geriye doğru fırlatıldı . Sırtı mağaranın duvarına sert bir şekilde çarpmıştı .

Yakalanmıştı.

Lânet olsun diye geçirdi içinden ...

İşte şimdi her şey bitmişti. Hain dünyanın dengesini bozacaktı .

-" Demek her şeyi öğrendin, çok yanlış yaptın ufaklık . Yaptığın yanlışın bedelini çok ağır ödeyeceksin ! "

İçerisinde öyle büyük bir korku vardı ki . Çok korkuyordu . Gözleri dolu dolu olmuştu ama ağlamamalıydı. Kendini aciz gösteremezdi .

Yüzüne ondan iğrendiğini belli eden bir ifade koydu .

-"Elinden geleni ardına koyma! Asla istediğini elde edemeyeceksin ..."

İşte o gün olan olmuştu . Onu bir buz kütlesine hapsetmişti. Bu bir lanetti biliyordu . Ama bu lanet ne zaman çözülür işte onu bilmiyordu .

-Günümüz-

İşte lanetten kurtuluyordu . İçi mutlulukla doldu . Ama aklına gelenlerle birden yüzü düştü . Ya hain planını uygulamışsa ?

Ya özgür ruhların hepsi öldüyse ?

O zaman ne yapmalıydı hiç bir fikri yoktu. Yeniden korkunun bütün vücudunu ele geçirdiğini hissetti.

-"Umarım hiç bir şey için geç değildir."

Ama onunda diğer tüm insanlığında bilmediği bir şey vardı . Kehanet gerçekleşiyordu ...

Herkese yeniden merhaba . Uzun bir zaman sonra yeniden buradayım . Kafamda dönüp duran düşünceleri artık yazmam gerek diye düşündüm .

Medyada Asel var . Yeni karakterimi sevdiniz mi ?

Bölümle ilgili yorumlarınızı bekliyorum .

Bir sonraki bölümü en kısa zamanda yazmaya çalışacağım , bu süre zarfında kendinize çok iyi bakın . Hepinize kucak dolusu öpücüklerimi yolluyorum , okur kalın ...