3.BÖLÜM:KAZA

68 22 11
                                    

Emir telefonu açtı:
-Alo Hulusi abi?
-Ben polis Kemal.Hulusi'yi bir trafik kazasında kaybettik.Ölü şekilde araca sıkışmış durumda.Telefonunu yerden bulduk.Haber vermek için ilk seni aradık.
-Nasıl olur? Neredesiniz?

Emir duyduğuna inanmadı.O kağıtla bunun bir bağlantısı olabilir miydi?Adresi alıp karşıda bekleyen Hulusi abi'nin karısının yanına gitti:
-Yenge,bunu nasıl söylesem bilmiyorum.
-Ne?Ne?Ne oldu?
-Hulusi abi'nin telefonundan aradılar.
-Eeee?
-Hulusi abiyi trafik kazasında kaybetmişler...
-Hayır!, Hayır! Olamaaaz,Olamaz.

Kadın yere diz çökmüş ağlıyordu.

-Ben şimdi olay yerine gidiyorum.Siz gelmeyin bence.İyi olmaz.
-Hayır geleceğim! Saçmalama!

Emir kadınla birlikte çıktı.Duraktan minibüse bindiler.

     Yarım saat sonra olay yerine ulaşmışlardı.Etrafı sarı şeritlerle sarılmıştı.Her tarafta polis arabaları, ambulanslar vardı.Emir biraz olay yerine yaklaştı,arabanın durumunu gördü.Araba parçalara ayrılmıştı.Hulusi hala arabadan çıkarılamamıştı.Karısı Emir'in yanında sesli bir şekilde ağlıyordu.Emir de kendini zor tutuyordu aslında.İçine atıyordu.Baba yarısı gibi gördüğü adamı kaybetmişti.

   
     Emir kafasını yana çevirmesiyle şaşkınlık geçirdi.Evet o adamdı.Minibüste Emir'e bakan adam.Adam yine Emir'e bakıyordu.Emir:
-Tamam bu sefer neymiş öğrenelim.

Dedi ve adama doğru koşmaya başladı.Hulusi'nin karısı:
-Nereye gidiyorsun?!

Diye bağırdı ama Emir koşmaya devam etti.Emir biraz yaklaştıktan sonra adam kaçmaya başladı.Adam çok hızlı koşuyordu.Emir adamın koşuşunu görünce koşmayı bıraktı.Asla yetişemezdi.Geri döndü ve olay yerini incelemeye başladı.

    
      Emir o kağıdı düşünmeye başladı.O kağıttan sonra,Hulusi abinin ölümü,Hulusi abi'nin komşusu olması.Bir sürü soru vardı kafasında.

     Emir'in yanına bir polis geldi."Şahıs'ın neyi oluyorsunuz?"diye  sordu.Emir:
-Ben komşusuyum.O da karısı.Olay nasıl oldu?
-Bir şahidin anlattığına göre,Hulusi Bey'in arabasının karşısına birden araba çıkmış.O da fren yerine gaza basmış,Ve böyle bariyere çarpmış.
-Hmm...İyi bir insandı.Babam gibi görürdüm onu...
-Öyle mi? Başınız sağolsun.
-Sağolun...

     Bir saat sonra Hulusi'nin cesedi arabadan çıkarılmıştı.Ceset ambulansla morga götürülmüştü.Emir de evine gelmişti.Tuna'ya haber vermek için aradı:
-Tuna,hani komşu yazan kağıt vardı ya.
-Evet noldu?
-Hulusi abi'yi kaybettik.
-Nasıl olur?Sen ciddisin değil mi?
-Evet.İstersen gel eve.Konuşalım.

Emir söylerken zorluk çekiyordu.

-Tamam,tamam.Hemen geliyorum.

     Tuna eve geldi.Emir olanların hepsini Tuna'ya anlattı.Tuna:
-Yani o kağıdın bu olayla alakalı olduğunu mu düşünüyorsun?
-Evet.Hatta eminim.Ama bunu kimin yazdığını bilmiyorum.Biri bana oyun mu oynuyor? Anlamadım ki?
-Emir istersen birkaç hafta seninle kalayım?Tehlikede olabilirsin.
-Olabi...

Tam o anda Emir'in telefonu çaldı.Eline aldı,ekranda bilmediği bir numara yazıyordu:
-Alo kiminle gorüşüyorum?
-Ben Kemal.Emirdi değil mi?
-Evet.
-Emir sana haber veren polis ben.Belki hatırlarsın.
-Evet hatırladım.
-Şimdi emniyet müdürlüğüne gelmeni istiyorum.Hulusi Bey'in ölümü hakkında önemli bir şeye rastladık. Seninle konuşmam gerek.
-Tabii.Geliyorum hemen.

Emir merak etmişti.Polisin dediklerini Tuna'ya da anlattı.Emir Tuna'yla Emniyet müdürlüğüne doğru yola çıktı.
   
    
     

MihnetHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin