Kızıl ve Sarışın (Burak Yörük)(Ara Verildi)

🔥Alev Prensesi?

🙎🙎🙎🙎🙎🙎🙎🙎🙎

Telefonu kapatıp arabaya binmeyi düşündüm. Düşünmekle kaldım tabi. Bileğim kırık nası bincem?
        Yoldan bi taksi çevirdim. Ve Burak'ın konum attığı yere gitmeye başladım.
        Taksicinin yavaştan beni baştan aşağı süzdüğünü fark ettim. Ama bir şey yapmadım. Ne de olsa eskisi kadar kendimi ona karşı koruyamazdım. Buna aldırış etmemeye çalışarak telefonumla ilgileniyormuş gibi yaptım. Ama adamın gözlerini her an üstümde hissedebiliyodum. Aldırış etmemek çok zordu.
        Oturuşumu biraz daha düzeltip,dikleştim.
        Bütün yolu adamdan sakınarak geçirdim."Pis pis bakıyo şerefsiz."derken sonunda gelebilmiştim.
        Geldiğimiz yer çok ıssız bi yerdi.
        Içimden"Burak beni neden buraya çağırsın ki" diye düşünürken taksiciye parayı verip indim. Ben taksiden indikten bir kaç dakika sonra taksicide taksiden indi.
        Daha fazla korkmaya başladım. Atabildiğim kadar hızlı adımlar atarak ilerliyordum ki,arkamdan birisi beni kendine doğru çekip döndürene kadar. B...bu kişi o şerefsiz taksici. "Bırak lan beni"diyip ondan kurtulmaya çalışırken o benim kolumu daha da sıkıyodu.
        O an o kadar korktum ki...Tek yapabildiğim çığlık atmaktı. Ve bi de ağlamak.
        Elinin birisiyle saçımı, birisiyle de bağırmamam için ağzımı kapatıyodu.
        O an her şeyin bittiğini düşündüm. Artık pes edicektim ki...
        Adamı bi saniyede yerde burnunu tutarken gördüm. Üstünde sarışın bi çocuk durmadan onu yumrukluyodu.
        Ben o kadar korkmuştum ki hiç bi tepki veremedim.
        O sarışın çocuk adamın üzerinden kalkınca onun kim olduğunu anladım. Bu Burak. Adam yerde bense duvarda öylece kalmıştım.
        Adamın üstünden Burak'ı almasaydım adamın son nefesini vericeğini anlamıştım.
        Hemen müdahale edip Burak'ı adamın üstünden aldım. Hala ağlarken... Bıraksam Burak adamı kesin öldürürdü. Gözlerinde ki öfke okunuyodu sanki.

💬💬💬💬💬💬💬💬💬💬

Hilal: Burak tamam. Öldürceksin adamı. Yürü gidelim.
Burak: Arabam şurda.
Hilal: Tamam.
Burak: Sen yürüyemezsin.
Hilal: Yürürüm ben.

🙎🙎🙎🙎🙎🙎🙎🙎🙎

×Dinler mi Uyuz Bey?Dinlemez tabi beni kucağına aldı. Ve arabasına kadar onun kucağındaydım. Başka bir durumda olsak kesinlikle bu mükemmel bi şeydi. Ama şu an olmaz.
        Önce beni arabasına bindirip kendiside benden sonra bindi.
        Hala çok sinirliydi. Belli ermemeye çalışsa da...
        Bense ağlamamı biraz alçaltıp sessizce göz yaşı dökme moduna geçmiştim.
        Daha fazla dayanamayıp Burak'a döndüm. Ve konuşmaya başladım.

💬💬💬💬💬💬💬💬💬💬

Hilal: Burak iyi misin?
Burak: İyiyim.
Hilal: Öyle gözükmüyosun ama.
Burak: İyiyim dedim ya. Asıl sen iyi misin?O adam sana bir şey yaptı mı?
Hilal: Hayır. Yetiştin.
Burak: Aslında suçlu benim. Seni çağırmasam olmuycaktı bunlar.
Hilal: Saçmalıyosun. İlk kez ben...Ben senin yanına gelmek istedim.
Burak: Vaayy!Neler söylüyosun Alev Prensesi?
Hilal: Alev Prensesi? Saçmalama be. Abim dün dövdü ya seni onun için tamamı ile vicdan yani.
Burak: Öyle olsun.
Hilal: Nereye gisiyoruz?
Burak: Kahvaltıya.

🙎🙎🙎🙎🙎🙎🙎🙎🙎🙎

Birlikte bi kafeye gidip kahvaltımızı yaptık.
        Birlikte bütün gün gezdik. Lunapark ve sinema gittiğimiz yerlerden sadece ikisiydi.
👉Önce gondol,sonra kamikaze derken sonunda bi korku filmi izlemeye sinemaya gittik.
        Aslında korku filmlerinden aşırı korkarım. Ama bu kez gitmek istedim. Hem Burak'ı bulmuşum korkarsam girerim içine...
        Korku filmi başladı. Başı fazla olmasa da sonraları korkmaya başladım.
        Farkında olmadan onun elini tutmuşum. Ve bütün film bitene kadar elim onun elinde izlemişiz. Film baya gerilim içeriyodu. Ondan güç aldım sanırım. Film bitince fark ettim. Hemen ellerimle ellerini ayırdım.
        Telefonumu filme girerken kapatmıştım. Açar açmaz 102 cevapsız arama,58 cevapsız mesaj gördüm. Abim. Abimi unuttum ben.
        Ben içimden"Aptal Hilal aptal Hilal"derken Burak "Hadi gidelim mi?"diye sordu."Tamam"deyip arabaya yürüdüm.
        Yolu yarılamıştık ki... Burak arabayı sağa çekip durdurdu.

584 kelime.
🔥🔥🔥