Her sene nasıl ise bu sene de aynı.
Kimse yoktu. Duamı ettim, derdimi anlattim, toprağını suladım ve gittim..
Yarım kalmış onca şey var, doya doya yaşayamadığımız şeyler var erken gittin be baba yoksa sende mi sadece benden sıkıldın ama söyleyemiyorsun.
Taktım kulaklığımı yürüdüm eve doğru.
açtım ali kinik'dan "yar gelsin yarim gelsin" şarkısını.. daldım uzaklara..
asenayla olan ilişkimi bitirmeyi düşünüyordum.
Ben onu mutlu edemezdim ama Devrim eder. Devrimin karanlığı yok.
Düşerse kaldirani var.
Ben Zara misali takiliyorum "düşenin dünyada dostu yok imiş"
Eve geldim ayakkabimi çıkardım uzandım yatağa aldım elime telefonu.
baktim ülkü yazmış nasilsin diye soruyor.
Kötü olsam bile iyim diyorum iyim dedim ve geçtim.
"Birseyler mi yapsak"yazdi bana
sanki anlamiyorum kafami dağıtmak istediğini caktirmadan "olur ne yapalim" yazdim.
" ocaga gel buluşalım ordan gider birseyler yeriz"
"tmm" dedim ve ceketimi anahtarimi alip ciktim.
Baktim ki beni bekliyor gittim yanina morali bozuk gibiydi gülümsemiyordu ülkü herzamanki gibi değildi. O gözler başka bakiyordu sanki bana acıyordu.
Ağzından çıkan her lafa dikkat etmeyen ülkü, ağzından her çıkan lafa dikkat eder olmuş sanki yanlış birşey demekten korkuyormuş gibi.
Patlamayi bekleyen bomba gibiymişim gibi sözlerine dikkat ediyordu.
Gülümsemiyordu ayiplanır diye oysa o kadar güzel gülümsüyordu ki. Gülmüyor sanki ben ağlarken onun gülmesi yakışık almaz gibi.
Bu durum beni rahatsız ediyordu çünkü o gözler bana herkesin baktığı gibi bakıyordu bana asıl yetimliği hissettiren o bakışlardı.
Hersey normalmiş gibi yaptim..
beni süzerek birden bire "eee napalim şimdi" dedi. Üzgünlüğümü can çekişimi arıyormuş gibi bana bakiyordu fakat o eseri sunmuyordum ona.
"adana yemeye gidelim" dedim. yoksa daha fazla rahatsiz olacaktım bu durumdan.
Yürüyoruz ve konuşuyoruz
ülkü: " nasilsin?"
ben: "iyim sen nasilsin?"
ülkü: "bende iyim, hatirliyonmu sana seni sevdiğimi söylemiştim?"
ben : "evet?"
ülkü: "orda sevginin ne olduğunu bilmiyordum saçmaladım kusura bakma, Hayatimda başka biri var."
ben : "iyi napim?"
ülkü: "yanlış anlaşılma olmasın diye demek istedim."
ben : "sorun değil"
15 dakika boyunce birdaha konuşmadık zaten geldik nerdeyse.
Geldik masa sectik oturduk sipariş verdik elimi kaldirdim masanin diger ucuna kadar bagirdim " ABİ BAKARMİSİN, MASAYA İKİ SU "
onaylarak kafasini salladi.
Benim yüreğim kan ağlıyordu o yüzden kaşınıyordum canım dayak istiyordu.
ama hic kimseye sesim çıkmadı. Birinin bi hatasını bekliyordum.
Ülkü uzaklara daldığımı bir yerde birseyler aradığımı anlamıştı "KALKALİM Mİ " dedi ve ceketini eline aldı.
Tabi bende o hesabi ödemesin diye ceketi aldim hesabi ödemeye firladim.Ve Ülküye mesaj gelir bilin bakalim kimden...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bozkurtça bir sevda
De TodoMerhaba arkadaşlar konu ülkücülerin bayrak gibi sevip vatan gibi koruyan aşkları. Anlattığım hikayenin çoğu yaşanmış bir olaydır. Düşüncelerinizi yorumlamanızı bekliyorum fikirleriniz varsa eğer buyrun. Inşallah hoşunuza gider emeğe saygı lütfen sev...