Emily: Se..sende kimsin?
Sanki herşey normalmiş gibi pencerenin yanında bulunan tekli koltuğa yayılarak oturdu.
Tyler: Aslında hiçkimse. Yani buraya gelmemin nedeni de sensin.
Emily: Nasıl yani anlamıyorum
Tyler: Şimdi şöyle ki ben vampir olduğuma göre beslenmem gerek ve beslenmem için de kan gerek yani sende de kan olduğuna göre orta da anlamayacak hiçbirşey yok.
Dediklerinden hicbirsey anlamadığım için sessiz kalıp ona doğru bakıyordum.
Tyler: Yani tatlım bu aşamada sen de bana yardımcı olcaksın anladın mı..?
Emily: Ben anlamıyorum gerçekten benden ne istiyorsun..?
Tyler: Uzun lafın kısası tatlım Açım.!
Emily: İstersen mutfaga gidebilirsin alt katta orda yiyecek birşeyler var.
Gülerek ve yüzündeki o küçümseme ifadesiyle bana bakıyordu.
Tyler: İzlenimlerime göre vampirler hakkında hiçbirşey bilmiyorsun ama üzülme sorun değil zaten bilip bilmemen bu saatten sonra hiçbirseyi değiştirmeyecek.
Senin icin üzülüyorum ama yapmak zorundayım.Yerinden kalkıp yavaş adımlarla bana doğru yürüyordu.
Emily: Neyi yapmak zorundasın?
Yanımda duran çekmecenin üzerindeki vazoyu alıp arkama saklamıştım. Bana yaklaştıkça ben de geri adım atıyordum.Daha da yakınlaşmaya başlamıştı.
Emily: Uzak dur! Bir adım daha atarsan polis çağırırım.
Telefonum nerede diye bakınmıştım ama hala ortada yoktu.
Tyler: Neyle, dumanla mı çağıracaksın.? Hahahhahah Durma hadi çağır. Ama bana sorarsan bunu yapmanı önermem. Neden biliyormusun.?
Hafifçe kafamı hayır anlamında salladım.
Tyler: Çünkü ne kadar çok insan o kadar çok ölü insan demek yani aslına bakarsan bugün diyetteyim fazla yemek istemiyorum, sadece seninle yetinebilirim. Neyse..
Sence de cok güzel sohbet etmedik mi.? Bence güzeldi..Şimdiii... Her güzel hikayenin sonu olduğu gibi senin de sonun geldi. Çok üzülerek söylüyorum tatlım seni gerçekten özlicem yani en azından sen öldükten sonra 1-2 dakika falan hahhhahhah
Umursamaz tavırlarıyla ve hızlı adımlarla bana doğru yaklaşıyordu. Gözleri kıpkırmızıydı ve yaklaştıkça dişlerinin sivriliğini daha net bir şekilde görebiliyordum. Korkudan nereye kaçacağımı şaşırmıştım. Kapıya uzaktım camdan kaçmam da imkansızdı adeta kapana kısılmıştım onun da dediği gibi sonumun geldiğini düşünmüştüm.
Tyler: Korkmana gerek yok.
Eliyle saçlarımı arkaya doğru atmıştı tam boynuma doğru yaklaşırken arkama sakladığım vazoyla kafasına vurup kapıya doğru koşmaya baslamıştım. Kapının kolunu tutmuştum ki anında dibimdeydi. Benden çok daha hızlıydı.
Tyler: Seni zavallı şey gerçekten benden kaçabileceğini mi sandın.? Neyse bu bölüm çok uzadı biraz hızlandıralım.
Beni kendine doğu çekti ve sakin olmamı, hareket etmememi söylerek beni etkisi altına almıştı. Ben de dediklerinin aynısını yapmıştım. Dişlerini boynuma batırdığı zaman ki verdiği o acıyı asla söyleyememiştim. Sanki vücudumdaki bütün kan bir anda çekilmişti. Halsizleşmeye başlamıştım. Hatta gözlerim kararmaya başlamıştı ama hala durmuyordu ısrarla devam ediyordu.
En son benimle işi bittiğinde beni yere bırakmıştı. Sonrası karanlık...
Sonum gelmişti...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beni Özledin Mi ?
VampireHer insanın yaşadığı gibi Emily de normal bir hayat yaşıyordu...Mutlu bir şekilde okulunun ilk gününe hazırlanırken yabancı bir vampirin evine girmesiyle hayatı bir anda değişti. Emily'nin yeni hayatında nasıl yaşamaya çalıştığını, verdiği mücadele...