Uyandığımda farklı bir koku vardı. Gözlerimi bile henüz açamamışken, gülümseyerek kokuyu içime çektim. Aceleyle yediğim birkaç parça poğaçayla yaşadığım günlerden sonra rüyada gibiydim.
"Jongiiiiiin! Hadi uyaaaan!"
Odaya girip yatağa oturdu. Gülümsediğimi fark edince güldü.
"Senin için kahvaltı hazırladım. Hadi kalk."
"Şimdi kalkıyorum."
"Uyumak istiyorsan çıkabilirim."
"Bu güzel kahvaltıyı kaçıramam."
Odadan çıktığında yataktan kalkıp etrafı topladım ve peşinden gittim. Masanın yanında üst üste birkaç kitap ve defter duruyordu. Üzerindekileri fark edince masaya yerleşip ona döndüm.
"Okula mı gidiyorsun?"
"Yarım saat sonra çıkacağım. Birlikte kahvaltı edelim istedim."
"Teşekkür ederim. Her şey için.."
"Teşekkür edeceğin bir şey yok."
"Okuldan ne zaman döneceksin?"
"Üç saat sonra."
"Anladım.."
"Ben gelene kadar istersen odamdan kitap alıp okuyabilirsin. Beyaz sehpanın altındaki dolapta filmler var. Onlardan da izleyebilirsin."
"Teşekkürler."
"Dolapta da yemekler var. Lütfen aç durma ve sakın dışarı çıkma."
"Çıkmayacağım."
"Bu arada söylemeyi unuttum."
"Neyi?"
"Kapı çalarsa açma. Arkadaşım uğrayacaktı."
"Okulda olacağını bilmiyor mu?"
"Hayır."
"Tamam. Dikkat edeceğim."
Kahvaltının ortasında ayaklandı. Geç kalacağından endişeleniyordu. Masayı toplayacağımı söyleyerek onu gönderdim. Aslında bu konuda ısrarcıydı. Fakat ben de bu evde yaşıyordum. Bu yüzden biraz iş yapmam gerektiğini düşünüyordum.
O gittikten sonra kapıyı kilitleyip mutfağa döndüm. Onun düzenine göre her şeyi topladım. Bulaşıkları yıkayıp yerlerine yerleştirdim.
Okula gitse bile ev işlerini aksatmadığını görebiliyordum. Yine de bir şeyler yapmak, işe yaramak istiyordum.
Banyoya gidip etrafı aradım. Kendinden deterjanlı kuru bez rulosu vardı. Onlardan koparıp ıslattım ve salona gittim. Evde küçük bir toz bile yoktu ama her yeri sildim.
Bir an geçmişe gittim. Evde çalışan ablayı çok severdim. O temizlik yaparken hep etrafında dolaşır, ona yardım ederdim. Etrafımdakiler ne kadar havalı göründüğüm hakkında konuşup dururdu. Evdeyken bundan çok daha farklı bir Jongin olurdum. Belki de ev ve aile hayatını çok sevdiğimdendi.
O ablanın neler yaptığını düşünerek evi temizlemeye başladım. Yerleri silerken ufak bir kaza geçirip kovayı devirdiğim için bir miktar sinirlensem de pes etmedim. Beni evine alan biri için bunu yapmam gerektiğini düşünüyordum.
Temizliği bitirdikten sonra mutfağa gittim. Buzdolabını magnetlerle dolduran sevimli biriydi. Bunu yapması bana birkaç küçük ipucu vermişti. Yiyecek magnetlerini incelediğimde sandviç, hamburger, pizza ve birkaç sebze gördüm. Kendi sevdiği şeyleri alıyor olmalıydı.
