12.BÖLÜM:"Beni gerçek Irem olduğumda dinlersin."

1.1K 30 0
                                    

Selam

Bu bölümü Meliskosunuza ithaf ediyorum.

Bölümü yükledikten sonra ayrıca bir not paylaşıcam zaten konuşmama gerek yok.

Geçiş bölümü olduğu için biraz kısa olabilir.

Iyi okumalar.

Kapıyı çarpıp çıktığında fazla yorgun ve açtım.Hızla aşağı indiğimde annem ve babam Selinle birşeyler konuşuyordu.Yanlarına gidip oturduğumda bana baktılar.

"Irem de geldiğine göre konuyu açabiliriz."dedi babam.Anlamamış bir şekilde onlara bakmaya devam ederken annem gülümsedi.

"Çocuklar taşınıyoruz,Amerikaya."

"Efendim?"Bunu diyen Selin'di.

"Babanız büyük şirketin yöneticisi oldu Gabriel teyzenizle (Luke'un annesi) beraber o şirketin başına geçicez.Buraya da Çağının ailesi bakıcak.Okullara kaydınız yapıldı. Luke eski okuluna devam etmek istediği için sizi de oraya yazdırdık. Ayrıca üçünüz ayrı bir evde kalıcaksınız.Amerikada çok lüks bir otelimiz var.Orada üç oda var suit odaları biz aldık.Sizde çatı katındaki deluxe odalarda kalıcaksınız."

"Ben burdan gitmem."Selin ne kadar gitmek istemesede ben gitmekten yanaydım.

"16,yaşında olduğuna göre bizim istediğimizi yapma zorunluluğun var küçük hanım."Babamın sitem dolu sesiyle Selin sinirle yukarı çıktı.

Onlara gülümseyip birşey demeden mutfağa gittiğimde Seda Sultan ağlıyordu.

"Oy Seda Sultan ne oldu sana."

"Birşey olmadı kuzularım sizi özlerim ben gittiğinizde ona yanıyorum."

"Aman yanma Seda Sultan bu tatlılıkla mazallah erirsin."

"Eşşek sıpası seni az değilsin sen ha."

Şeker demişken sakın ha şekeri mikrodalgada sakız olsun diye eritmeyin.Sonu pek bir iyi olmuyor.

Seda Sultan işine döndüğünde birkaç çikolata aşırıp odama çıktım.Yarın farklı bir ülkeye gidiyordum.Herkesden uzağa.

Selinin beni iteklemesiyle gözlerimi açtım.Yatakta çikolata yerken uyuya kalan tek insan olarak tarihe geçen ben.

"Kalk hadi valizini çoktan hazırladılar sana birkaç kıyafet çıkardım onları giy aşağı in annemler diyor."

Tamam anlamında başımı salladığımda odadan çıktı.Odam gelme ihtimalimize karşı boşaltılmamıştı.Dolabım için aynı şeyi söyleyemezdim.

Sandalyenin üstünde duran lacivert kotu üstüme geçirip üzerine pembe kazağı giydim. Deri ceketi de üstüme aldıktan sonra hızla dışarı çıktım.

Merdivenleri inerken annemlerin çoktan arabanın arkasına binmiş olduğunu gördüğümde arabaya doğru ilerledim.Arkadan gelen korna sesi ile döndüğümde Luke'un arabada beni beklediğini gördüm.Selin de arkada oturmuştu.

Hemen ön koltuğa atlayıp kemerimi bağladığımda Luke gaza basıp havalimanına doğru sürmeye başladı.

Çalan telefonumu çantamdan bulmaya çalışırken birkaç toka ve daha önce kaybettiğim yada şu an keşfedilmiş şeyleri es geçtim.Telefonu çıkardığımda arayan numara yoktu.Telefonu açıp kulağıma götürdüm.

"Alo."

"Irem özür dilerim lütfen konuşalım."

Begümün sesini duymamla hızla telefonu kapatıp çantama koydum. Luke merakla bana baktığında ona döndüm.

"Beni gerçek Irem olduğumda dinlersin."

Sinirle bir şey demeden yola bakmaya devam etti.

Selin ne olduğunu anlamamışa benziyordu.Ona bakıp sonra konuşuruz bakışımı attığımda tamam anlamında kafasını sallayıp telefonuyla ilgilenmeye devam etti.

Havalimanına geldiğimizde hızla pasaport ve kimlik işlerini halledip uçağa son anda yetiştik.

Selinle Luke'un arasında yerimi aldığımda yeni bir sayfa açmanın mutluluğu ile arkama yaslandım.

"Bekle beni Los Angeles ben geliyorum."

APARTMANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin