Yalnız Adam...

BÖLÜM 10

     Gökhan abi tanıyıp tanisabileceginiz en enteresan en garip bir tipti. Öncesi soğuk yüzü kendince sert bir duruşu vardı kesinlikle ilk bakışta sevilebilecek biri değildi. Tanışmamız garipliklerle beraber olmuştu şantiyede güvenlik olarak işe başlamıştım. On onbeş gün geçmişti tuvaletlerle banyolar iç iceydi koğuşlarda banyoya indiğimde bir muhabbet çalındı kulaklarıma Gökhan abi bir kaç kişiyi toplamış etrafına konuşuyordu. Bir arkadaşı bölge müdürü olmuş kurumsal bir şirkette ve kendisini yanına istemiş. Maaşı ve şartları buradan çok daha iyiydi anlattığına göre. Lafa atıldım hiç tanımadan "abi beni de ekibine alır mısın?" şöyle yukarıdan aşağıya bir süzdü beni "tabii kardeşim hepimiz gurbetteyiz para kazanmaya geldik benim faydalanacağım durumdan sende faydalan" deyince gözlerim parladı.

     Adam haklıydı para kazanmaya geldim buraya öyle yâda böyle kazanmam gerekiyordu. Böylece tanışmış olduk günlerimiz yoğun ve dolu dolu geçiyordu sabahtan akşama zor ediyorduk. Her ay aldığım maaşı bir kenara koyuyor az biraz bir parayla ayı tamamliyordum. Günler haftaları haftalar ayları kovalamaya başladı. Şantiyede ki arkadaşlar sayesinde Gökhan abiyle aramız çok çok iyi olmaya başlamıştı beraber geziyor aynı koğuşta kalıyorduk. Kız arkadaşıyla tanıştık ilk defa büyük bir avm gördüm gezdim eğlendim manyak bir adamdı sağolsun. Şu huyunu seviyordum hayatındaki var olan kişi dışında gözü hiçbir şey görmüyordu ve işten ayrılmıyordu. Ben şu gerçeği yüzüne söyledim
        "Ağabey bu kızda ne buldun" gülerek cevap verdi

      "Ne oldu hayırdır" 

      "Gerçeği söyleyecem kızmak yok"

      " Söyle kızmayacam küsmeyecem"

      " Abi bu kız senin yanına hiç yakışmıyor ne buldun şunda anlamıyorum seni hayatımdan o kadar çok kadın geçti ama yanıma yakışmayanı hiç olmadı"

      " Tahmin ediyordum bunu söyleyeceğini peki sen benim gördüğüm gözle sevdiğim kalple bakabiliyor musun birine. Ben onu tanıdığım zaman en temiz duyguları besledim en temizinden sevdim. Ve şimdi dünya karşıma gelse ayırmaya çalışsa vız gelir tırıs gider. Ben sevdim sevdiğim için buradayım onun için onunla bir gelecek için çalışıyorum bundan hiçbir zaman gocunmadim yaptığım işten de gocunmadım yapabiliyorsaniz sende yapabiliyorsan böyle yap hayatını ada birine. İnsanlara nefret duyma, hırs yapma hele para hırsı hiç yapma kaybedersin. Kaybettikçe daha hirslanir hirslandikca daha da batağa saplanirsin."

aklım başıma geldi bir anda Karaca idi benim aşkımın adı benden başka kimse bilmiyordu anlatmayacaktım da. Karaca ile telefonda Instagram da Facebook da watsap da görüşüyorduk. Dersaneye başlamış üniversite sınavlarına hazırlanıyordu. Ailesi ile de görüşüyorduk beni biliyor ona göre davranıyordu. Karaca da samimi yaklaşıyor ona karşı neler hissettiğimi biliyordu ama ikimiz de birbirimize sevdigimizi söylemedik.

    Gökhan abiyi kendime örnek almıyorum ama konuşmak iyi geliyor onunla dinlemeyi az çok biliyor bir de bana göre çok zayıf biriydi. Uzun boylu ince bir yapısı vardı öyle gücü herkese yetmezdi saçları dökmüş sakallarına aklar düşmüştü. Yaşı belli bir K diye koşuyordu kemale ermiş hâlâ aşk meşk diye kosturuyordu bir de kendince hayat dersi vermeye çalışıyordu. Benim maksadım kaybettiklerimi geri kazanıp yoluma devam etmekti hepsi o kadar. Ben Karaca ile evlenmeyi düşünüyorum bunun için eski hayatıma geri dönmem gerekiyor eski kazancıma memleketime evime. Danışmanlık şirketindeki kadınla telefonda görüşür olduk işbaşı yaptığımı bilmiyordu daha iş için arıyordu bir iki sohbetten sonra aramız samimi olmaya başladı kadın evlenmiş boşanmış hayat hikâyesini anlattı bende ondan birşey saklamadım ama herşeyi de anlatmadım bilmesi gerekeni anlattım o kadar. Bir iki yüz yüze görüşmeye gittim buluştuk kadın ilgimi çekmiyordu tipi tarzı hoşuma gitmemişti ama benden ikiyüz elli lira almıştı bunun acısını çıkartmak istiyordum.

    İşe girdiğimi öğrenmiş olmasına rağmen arıyor soruyor görüşmek istiyordu danışmanlık şirketinden ayrılmış oda boşa düşmüştü. Onun hakkında bilmediğim çok şey varmış sonradan sonraya öğrendim evlenmiş boşanmış bir kız çocuğu varmış ve bunları öğrendiğim güne kadar saklamış benden. Tabii bu görüşmeleri şantiyede ki arkadaşlarım biliyordu kendilerince bana yol da gösteriyorlardı. Faruk abi, Fikret abi, Onur abi, vs. Bahsetmişken Faruk abi evlenmiş boşanmış iki çocuğu olan bir abimiz onunda başında Gökhan abi gibi uzun bir ilişkisi var birbirinden tek farkları Faruk abi daha aktif biri sevgilisi dışında sevişmek için mutlaka biri vardır hayatında. Fikret abi de evlenmiş boşanmış çocuğu olan bir abimiz emeklilik için zaman geçiriyor. Onur abi evli eşi ve çocukları memlekette bırakmış burada çalışıp onlara bakıyor.

      Kendime örnek alacağım kimse yok burada ama vakit geçirmeye dertlesmeye eğlenmeye çok adam var. Kimi zaman Faruk abi, kimi zaman Fikret abiyle beraber içmeye gidiyoruz. Aramızda müthiş bir dostluk abilik kardeşlik ilişkisi başladı Gökhan abiyle de görüşüyoruz şantiye içerisinde. O pek takilmiyor bizim ortama hatta kızıyor ictigimize. Kendisi yapmıyor yapandan da hoşlanmıyor onun bir tek hayatı var oda sevdiği kadın. Telefon elinden hiç düşmüyor her an gelebilecek bir mesaj bir aramaya odaklı yaşıyor. Mal yaa birine bu kadar değer vermek de neymiş anlamıyorum. Tamam benim de sevdiğim var görüşüyoruz ona karşı açıldım da sosyal medyadan ama dönüp giderse gider yani benim için hayat değişmez. Bunda öyle birşey yok şantiyeden akşamları çıkar gider biraz olsun sevdiğini görür gece yarısı gibi geri döner kilometrelerce yol yürür gidiş gelişlerde ama ona koymaz çünkü yarım saat de olsa görmüştür gelir dilinde hâlâ o vardır ve bu beni çok sıkar.

    Bir kaç defa koğuş sohbetinde bu muhabbeti açmaya çalıştığında hemen konuyu degistirivermistim çay içelim, bahçeye çıkalım, başka koğuşa ziyarete gidelim diye kapatmıştım konuyu. Şantiye tam bir kaynayan kazan herkes herkesin kuyusunu kaziyorken bunun derdi bambaşka nasıl bir kafa yaşıyor acaba diye düşünmedim değil. Banane de diyemiyorum elinde güzel işler var ve değerlendirmeye çalışıyoruz bu işlere gidemeyisimizin iki sebebi var birincisi Gökhan abi ve büyük aşkı ikincisi ev tutmamız gerekiyordu. Ben çok harcama yapamam ona göre bir hayat kurmaya çalışıyorum. Gökhan abi rahat bir adam o konuda. Ah ulan İstanbul ne çeşitler barındırıyorsun içinde.