Balkon

10.Bölüm

*Arkadaşlar bu bölüm biraz kısa olabilir kusurabakmayın.Bu arada Lyn’ın konuştuğu yerleri ingilizce varsayın.Zor geliyo o yüzden türkçe yazıcam.:)

                                                                                                            

-Mete-

Balkonda Lyn’la Amerika’da yaptığımız şeyleri konuşup güldük.Gerçektende harika günlerdi.Sara’da tüm gece balkonundan bizi gözetledi.Umarım onu gördüğümü farketmemiştir.Şimdi çözmem gereken başka sorun var.Lyn nerede yatıcak…

-Lyn sen benim yatağımda yat bu akşam.

-Sen nerede yatıcaksın?

-Ben salonda yatarım.

-Seni yatağından etmiş olucam…

-Sorun değil,kendini sakın suçlu hissetme ve güzel güzel uyu yorulmuşsundur.

-Keşke otele gitseydim.

-Saçmalama lütfen benim evim varken otelde mi kalıcaksın?

-O zaman beraber yatalım.

-Hıh?

Beraber yatalım mı mı?Bu kız…Ne desem ki şimdi.

-Sorun olmaz değil mi?Hem kim görücek ki,evde bizden başkası yok…

-Öyle ama şey…Şey yatak çok küçük rahat olmayız.

-Sorun değil sığabiliriz bence.

-Lütfen Lyn,gerçekten iyiyim bens en git ve benim yatağıma yat.

-Ama…

-Lütfen Lyn.

-Neden sinirlendin ki şimdi.

-Sinirlenmedim,hadi git vey at.

O odaya gittikten sonra düşünmeye başladım.Neden bu kadar gergindim.Sadece ona yatamayacağımızı söylemem yeterliydi ama ben terliyordum.Bir kaç dakika sonra Lyn elinde bavuluyla odadan çıktı.

-Mete seni daha fazla rahatsızetmek istemiyorum.Otelde kalıcam.

-Lyn lütfen yapma.Sadece git ve odada yat.

-Neden böyle yapıyosun? Sadece aynı yatakta yatalım dedim,başka bir şey istemedim.Eskileri unutman lazım artık Mete.Sonuna kadar böyle yaşayamazsın.

-…

-Ben gidiyorum.

-Seni ben bırakırım.

Lyn’ı otele bıraktım ve geri döndüm.Eski günler tekrar canlanmıştı,gün geçtikçe acım daha da artıyordu.

Aparmana girerken Sara’yı gördüm.Elinde poşet vardı,sanırım marketten geliyordu.

“Selam”

“Selam,seninle karşılaşmayı beklemiyordum.”

“Markete mi gittin?”

“Evet”

“Ziyaretçi Kabul eder misin?”

“Bu ziyaretçi sarışın Amerikalı güzel bir manken mi?”

“Hayır,uzun yakışıklı Türk bir fotoğrafçı.”

“Uzun ve yakışıklı mı? Hani nerde?”

“Tamam çokta uzun sayılmam ama yakışıklıyım Kabul et.”

“He he öylesin.”

“Çok sinir bozucusun.”

“Teşekkür ederim.”