Yedinci Bölüm - ''Gerçek bilinen yalanlar''

168 18 8
                                    

Onceki Bölümden;

''Carlo neden burada?'' Lauren yere bakarak elleriyle oynadığında ne olduğunu anlamamıştım fakat Jace ve Carlo'nun bakışması dikkatimden kaçmamıştı, birbirlerini öldürecek gibi bakarken onların daha önce tanıştığını anladım ve bu iyi bir tanışma olmamıştı.

''Carlo ve ben, çıkıyoruz.'' Lauren gülümsedi.

-----

''Carlo ve ben ne yapıyoruz dedin?'' İnanamıyordum, sözleri tam anlamıyla beni şaşırtmıştı. Lauren'in erkek meraklısı olduğunu biliyordum. Onun sevmediğim tek özelliği erkekler söz konusu olduğunda değişkenlik gösteren tavırlarıydı. O, erkeklerle daha çok konuşur ve çok iyi anlaşır. Yeri geldiğinde onun bu özelliğine hayran kalıyordum. Ben onun tam zıt özelliklerine sahip biriydim, utangaç ve özgüvensiz. Erkeklerle pek konuşamam, onların karşısında o kadar rahat davranamayacağımı çok iyi bilirim. Bunu Lauren'in güzelliğine bağlıyorum, istediği her erkekle konuşma becerisine sahip bir insan olması onun en belirgin özelliğinden birisidir. Ama bu tavırları bazen başına bela olabiliyor.

''Biz çıkıyoruz.'' Sinirlenmeli miydim bilemiyordum, Carlo gibi birisiyle sevgili olması onun zararına olacağı düşüncesindeydim. Onu tanımıyordum ama iyi huylu birisi olacağını da düşünmüyordum. Üstelik anlayamadığım bir diğer konu ise, Lauren Dubh'ın Carlo Bianchi'yi nereden tanımış olmasıydı. Onunla matematik sınıfındaydım fakat onun sınıftan bir arkadaşı olduğuna bile inanmazken, en yakın arkadaşımın sevgilisi olarak karşımda dikilmesi aklımda soru işaretleri bırakıyordu. Üstelik daha bugün kaçırılmışken olaylar nasıl bu kadar çabuk gelişmişti anlayamıyordum. Lauren'in yüzüne şaşkın bir şekilde bakarken Jace'in kolumu tuttuğunu hissettiğimde yüzümü ona çevirdim. Sinirli bir şekilde bakıyordu, bilmediğim bir şeyler oluyordu ve bu her neyse benim bunu bilmem gerekiyordu. Simsiyah gözleri iyice kararmış ve delici bakışlarını Carlo'nun üzerinde gezdiriyordu. İçimden bir ses ikisini uzaklaştırmayı denememi söylese de bu konuyu Lauren ile konuşmalıydım. Bugün olanları nasıl unuttuğunu ve bu kadar kısa zamanda nasıl kendine geldiğine aklım almıyordu, nasıl olaylar daha tazeyken yeni bir ilişkiye başlamıştı?

''Şu an bunu konuşmak istemiyorum ama emin ol en kısa zamanda seni arayacağım ve bu konu hakkında konuşacağımızı unutma.'' Daha fazla kafamı yormak istemiyordum, zaten uzun zamandır kafamı meşgul eden bir tehlike vardı ve ben bunu çözmek için kafamı boşaltmam gerekiyordu. Jace'e doğru dönüp başımla gitmemizi söylediğimde verandanın merdivenlerinden çıkmaya başlamıştık, Lauren'in arkamdan baktığını biliyordum ama ona dönmek için zahmette bulunmadım. Çantamdan çıkardığım anahtarlarımı kapıya takıp çevirdiğimde derin bir nefes aldım ve kapı açılınca ayakkabılarımı çıkararak dolaba koyup Jace'in girmesini bekledim. Bir an ayakkabılarını çıkarmadan içeri gireceğini düşündüm fakat benim yaptıklarımın aynısını yaptığında ister istemez gülümsedim. Kapıyı dışarıdaki iki kişinin yüzüne kapatmak zorunda kalıp odama gitmek için ilerledim. Ben merdivenlerden çıkarken Jace ile henüz konuşmamıştım, arkamdan beni takip ettiğini anladığımda ilerledim ve odamın kapısını açıp içeri davet ettiğimde rahatlamış gibi görünüyordu. Odamın ahşap kapısını kapattığımda penceremin açık olduğunu gördüm fakat daha ben ilerlemeden Jace'in camı kapatmak için yürüdüğünü gördüğümde şaşırmıştım. ''Teşekkürler.'' Çalışma masamın sandalyesine oturup bağdaş kurduğumda bacaklarım ağrıyordu. Pantolonumun paçalarını kaldırıp bileklerime bakarken kızarmış olduklarını ve birkaç çizik olduğunu gördüm. Elime çalışma masamın çekmecesinden birkaç şey yazmış olduğum dosyamı çıkarıp yatağımda oturan Jace'e doğru sandalyemi çevirdim. Ellerini yatağımın gerisine dik bir şekilde koyup geriye doğru yayıldığını gördüğümde onun rahatına düşkün biri olduğunu hemen anlamıştım. Dosyamı açıp birkaç sayfasını çevirerek ulaşmak istediğim sayfayı bulduğumda gülümsedim.

Siyah YoncaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin