KİM?

Şüpheliler Artıyor!

Ne olduğunu anlamak için hemen Zeynep'e yöneldim. Zeynep konuşmaya başladı:

-"Siz gittikten sonra broşu incelemek için araştırmalar yaptım. Ve sonra broşun üzerinde bir kaç parmak izi buldum. Ama sadece bir tanesini tespit edebildim." dedi.

-"Olsun o bir kişi de bize yardımcı olabilir. Kime aitmiş o parmak izi Zeynep?" dedim.

-" Şaşırır mısınız bilmem ama parmak izi Burak'a ait." dedi. Mert:

-"Siz Burak ile konuştunuz mu? Bir şey anlattı mı?" dedi.

Mert ve Zeynep'e dönerek olanların hepsini ayrıntılarıyla anlattım.

Evet şuanda ilk şüpheli Burak idi. Ama Kerem'in dediği gibi hemen şüphelenmemek lazımdı. Kerem oturduğu yerden kalkarak:

-"Hadi tekrardan Burak'ı ziyarete gidelim ve soralım bakalım bu broş kiminmiş.Umarım söyleyecek şeyleri vardır." dedi.

Hepimiz Kerem'in dediğine uyarak arabaya bindik.

Acaba Burak gerçekten abisini öldürmüş müydü? Böyle derin düşüncelerdeyken Mert'in sesiyle irkildim.

-" SEVDEE! Geldik, hadi" dedi.

Hemen zile bastım. Kapıyı açan aynı hizmetçiydi. Zeynep konuşmaya başladı.

-" Burak ile görüşmemiz gerekiyor. Lütfen onu buraya çağırın." dedi.

Hizmetçi: -" Tabi efendim." diyerek yukarıya çıktı.

Beş dakika sonra Burak aşağıya indi. Bizi görünce bu sefer şaşırmış gibiydi veya şaşırmış gibi yaptı bilmiyorum. Hemen konuşmaya başladım:

-"Burak seninle önemli konular hakkında konuşmalıyız." dedim.

Burak: -" Ben her şeyi anlattığımı düşünüyordum ama neyse... Evet ne oldu?." dedi.

Kerem meraklı bir şekilde konuşmaya başladı. Aynı zamanda cebinden poşetin içinde bulunan broşu çıkardı.

-"Evet Burak! Bu broş sana tanıdık geliyor mu?" dedi.

-"Broşu elime alabilir miyim?" dedi Burak.

Bir kaç dakika sonra Burak konuşmaya başladı:

-"Evet bu broşu biliyorum. Ama bana ait değil. Ben bunu arkadaşıma doğum günü hediyesi olarak almıştım." dedi.

Mert: -"Kim bu arkadaşınız." dedi.

Burak: -"İyide siz bu broşu nerede buldunuz? Arkadaşımı neden soruyorsunuz?" dedi.

Kerem sinirlenerek: -"Broş cesedin olduğu yerde bulundu ve bu seni ilgilendirmez. Bize broşun sahibini söyle çabuk!" dedi.

Ortada biraz sessizlik olustu. Sessizliği ben bozdum.

-" Burak şu broşun sahbini söylemeyecek misin?" dedim.

Burak şaşkın şaşkın:

-"Broşun sahibi Selma." dedi.

Mert: -"Hangi Selma? Burada bir sürü Selma var. Selma'nın adresini ver." dedi.

Burak bir adres yazarak elime tutuşturdu. Adrese baktığımda şok oldum. Evet bu Selma yan komşum, Mine'nin annesiydi. Ama bu nasıl olur? Galiba kağıda bakınca donakalmışımki Mert'in sesiyle kendime geldim.

Mert: -"Sevde, kimmiş bu Selma?" dedi.

Ben: -"Şey... Yan komşum Selma." dedim.

Hepsi bir anda bana bakıp şaşkınlıklarını gizleyemediler.

Ben: -"Bu iş iyice karmaşık olmaya başladı. Çabuk Selma'ya gidip öğrenelim."dedim.

Hep beraber arabaya bindik. Yirmi dakikalık bir yoldan sonra kapının önüne geldik.

Mert: -"Ben zile basacağım. Sevde sende konuşmaya başla. İçeriye girmeden halledelim şu olayı." dedi.

Ben: -"Tamam." dedim.

Kapı açıldı ve önde Ahmet arkada Selma duruyordu. Ben biraz tedirgindim. Ama soğukkanlı davranmaya çalışarak:

-" İyi günler, hemen konuya gireceğim. Bildiğiniz üzere karşı komşumuz Ali Amca öldürüldü. Biz de bu işi araştırıyoruz. Eğer izniniz olursa size bir şey göstermek istiyorum Selma." dedim.

Selma öne çıkarak: -"Buyrun ne oldu?" dedi.

Ben cebimden broşu çıkardım ve: -"Selma bu broş sana mı ait? Ben buldum." dedim.

Selma: -"Aaa! Evet, kaybetmiştim. Nerede buldunuz?" dedi.

Ben: -"Ali Amca'nın öldürüldüğü arsada bulduk. Orada ne işiniz vardı Selma? Şimdi bizimle karakola geleceksin, ifade vermen gerekiyor." dedim.

BU BÖLÜMDE BÖYLE OLDU. İNŞAALLAH BEGENİYORSUNUZDUR. YENİ BÖLÜMDE GÖRÜŞMEK ÜZERE...

:)...