"Seri katil mi?"
I.N: Yanında kalmak mı?!
İşte şimdi cidden yandık. Resmen bir seri katilin yanındayız ve bize alttan alttan benimle kalacaksınız artık dedi.
Ne olurdu sanki beni dinlesem de buraya gelmesek I.N.
Ne yapacağız şimdi?
-Kaçma şansınız yok yürüyün hemen!
Elindeki silahı bize doğrulttuğunda I.N'e baktım. O da bana bakıyordu.
Çaresiz birlikte yürümeye başladık.
Bir kulübeye geldiğimizde durduk. Seri katil bizi içeri soktu. İçerisi karanlık ve korkunçtu.
Ben korkuyla içeri girerken bir yandan da I.N'e sert bakışlar yolluyordum. O da bana ne yapabilirim ki adam seri katil dercesine bakıyordu.
Adam daha doğrusu seri katil bizi bir odaya götürdü ve kapıyı kilitleyip dışarı çıktı. Odada kilitli kalmıştık.
"Ne yapıcaz şimdi! Macera diyip durdun al sana macera! Adam bizi belki de doğrayacak!!!"
I.N: Yah öyle konuşup durma. Sanki ben korkmuyorum. Seri katil olduğunu bilsem bu ormana adımımı dahi atmazdım.
Haklıydı. Ben korkuyorsam I.N de korkuyordu. Ona patlamıştım sanırım.
Odanın bir köşesine gidip duvarın dibine oturdum. Dizlerimi kendime çekip başımı da dizlerimin üzerine koydum ve ağlamaya başladım.
Zaten uykum vardı. Daha fazla göz kapaklarıma engel olamayıp kapanmalarına izin verdim.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Gözlerimi yavaşça araladığımda başka bir odada olduğumu fark ettim. Buraya nasıl geldiğimi bilmiyordum. I.N neredeydi? Yanıma bakınca I.N'in orada olduğunu ve bir sandalyeye bağlandığını gördüm. Hemen onun yanına gidip onu çözmek istedim ama o an farkettim ki bende bir sandalyeye bağlı durumdaydım. I.N baygındı. Onu uyandırmak için bağırmaya başladım.
Kısa bir süre sonra yavaşca gözlerini araladı.
I.N: Haneul? Neredeyim ben?
"Bilmiyorum. Hem boşver nerede olduğumuzu da birlikte nasıl kaçacağımızı düşünelim."
I.N hâlâ bana bakıyordu.
I.N: Bir seri katil karşısında ne yapabiliriz ki Haneul?
"Ne bileyim düşünelim bir şeyler işte."
I.N: Peki.
Ne yapabilirdik ki? Aslında bağlı olmasak bir çözüm yolu bulabilirdik. Tam o sırada aklıma bir şey geldi.
"I.N cebimizdeki telefonları nasıl unuturuz? Hemen telefonlarımızı alalım."
I.N: Tabi ya. Tamam.
İkimizde bağlı ellerimizle cebimize ulaşmaya çalışıyorduk. Bir süre sonra cebime ulaşmayı başarmıştım.
"I.N başardım! Cebime ulaştım!"
I.N: Harikasın Haneul. Hadi hemen bizimkileri ara.
"Tamam."
Bir dakika. OLAMAZ!!!
"I.N telefonun cebimde DEĞIL!!!"
I.N: Ne?! Nasıl olur???
Tam o sırada içeri bir adam girdi. Daha doğrusu bir seri katil.
(SK= Seri Katil)SK: Bunları mı arıyorsunuz bakalım?
Elinde tuttuğu şeyler bizim telefonlarımızdı.
"A-ama nasıl?"
SK: Ben aptal değilim. Kurbanlarımın yanına telefon bırakacak kadar aptal mı görünüyorum acaba oradan?
I.N: N-ne yapacaksın bize?
SK: Bilmem daha karar vermedim ama yeni bir kaç işkence tekniği var onları sizin üzerinizde deneyebilirim. Bakalım işe yarıyor mu?
"N-ne i-işkencesi?"
SK: Sizi buraya keyif çatın diye getirmedim herhalde.
Seri katil kocaman bir kahkaha patlayıp bize el salladı ve odadan çıktı.
Biz ise anlatılamayacak kadar korkuyorduk.
Ben hala kafamda kaçma planları tasarlarken I.N sadece yere bakıyordu.
Biz böyle hiç konuşmadan uzun bir süre durduktan sonra seri katil tekrar geldi.
SK: Ah, benim canım kurbanlarım. İşkence şimdi başlayacak. İlk hanginizden başlasam acaba? Hmmmm. Tamam buldum. İşte senden başlayacağım.
Bir dakika seri katil beni işaret ediyordu. Benim gözlerim kocaman açılmışken I.N korkuyla bizi izliyordu.
SK: Hmmm ilk hangi işkenceyle başlamak istersiniz prensesim?
Sinir krizi geçiriyordum şuan. Fakat seri katil eline bir bıçak alıp bana doğru gösterdiğinde sinirimin yerini muhteşem bir korku aldı.
Seri katil bana doğru yaklaşmaya başladı. Yavaş ve minik adımlarla tabi bir de elindeki büyük bıçakla geliyordu. Gözlerimden yaşlar gelmeye başladı. Daha hiçbirşey yapmamıştı ama ağlıyordum.
Seri katil yanıma vardığında önüme doğru eğildi.
Fısıltıyla "Eğlence başlasın."
Ben ciddi ciddi titriyordum.
O sırada belime bağlı olan ipin birazcık da olsa gevşek olduğunu farkettim. Kendimi sandalyede geri doğru ittim. Evet başarmıştım. Elime bağlı olan ip biraz gevşemişti. Sağ elimi yavaşça çıkarmaya başladım. Ever sonunda çıkmıştı. Şimdi sıra seri katilin yüzünü görmedeydi.
Seri katil elimi çıkardığımı farketmemişti. O bıçağı yavaşça tenimde gezdirirken bende ona belli etmeden elimi onun kafasının arkasına doğru götürdüm. Maskesinin ipini tam çekecekken I.N beni farketti. Yapma sakın dercesine bakıyordu. Nedenini anlamamıştım ve bu yüzden elimle maskenin ipini tuttum ve hızlıca çektim.
Gördüğüm yüzle donakalmıştım.
"S-SEN?!"
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gizli Koruyucum/ HWANG HYUNJİN
Fiksi PenggemarHaneul ailesi ölen ve ailesinden kalan evde tek başına yaşayan bir kızdır. Normal bir hayatı olmamasına rağmen kendisi öyle zannetmektedir. Kim bilebilir onu takip eden biri olduğunu???