CEHENNEM KAPANI (ÇIKIŞ YOK 2)

Bölüm 12 / BİR YIL ÖNCE / KRAVATÇI

12. BÖLÜMBİR YIL ÖNCE / KRAVATÇIMehmet Komiser gece vakti sabaha karşı uyuyordu.Evin içinde saatin sesinden başka bir ses yoktu.Evin içi darmadağındı. Mehmet Komiser gece geç gelmişelbiseleri ile salondaki koltukta uyuya kalmıştı. Odanıniçindeki sessizlik Mehmet Komiserin çalan telefonu ilebozuldu. Mehmet Komiser telefonun sesini duymasınarağmen bakmak istemedi. Şimdi kapanır diye düşündü.Uzun süre çaldıktan sonra kapandı. Fazla zaman geçmedentekrar telefonu çaldı. Mehmet Komiser telefonu elinealdı. Yarım gözlerle arayanın kim olduğunu çözmeyeçalışıyordu. Bu gece nöbetçi kalan Polis Memuru arkadaşıSalih'ti. Salih durduk yere onu rahatsız edecek birideğildi. Hemen telefona cevap verdi.-Efendim Salih gecenin bir vakti ne oldu?-Komiserim durumlar çok kötü. Ömer EYÜPLERamirimiz öldürülmüş. İki saat öncede Emniyet Müdürümüzöldürülmüştü. Sizi defalarca aradım. Mesaj attım.Ama dönüş yapmadınız. Görmediniz galiba. Hemen burayagelmeniz lazım. Ömer EYÜPLER amirin evindeyiz.Mehmet Komiser şok içerisinde telefonu kapattı."Allahım ne olursun bu bir rüya olsun" diye söyleniyordu.Hemen evden çıkarak Ömer EYÜPLER amirininevine gitti. Savcı çoktan olay yerine gelmişti.Ömer EYÜPLER' in ceset inin başında Savcı incelemelerde bulunuyordu. Savcı Mehmet Komiseri görürgörmez yanına çağırdı.-Nerede senin şu amirin olacak herif?-Kimden bahsediyorsunuz efendim?-Kimden olacak şu çok bilmiş. Kravatçımı ne varya seri katil. Onu araştıran. Onunla ilgili her şeyi bilen.Ukala bir amirin?-Hee siz Murat Başkomiserimden bahsediyorsunuz.Sayın Savcım Murat Başkomiserim kayıp sizin haberinizyok mu?-Nerden haberim olacak. Kim ilgileniyor bu Kravatçıdavası ile?-Savcım Murat Başkomiserim kaybolunca yerineben bakıyorum. Ama Uzun bir süredir Bu seri katille ileilgili araştırma yapamadım. Çok olaylar oldu ondan sonra.Ne olmuş ki Ömer Amirimin öldürülmesi ve Kravatçıile ne alakası var bu olayların.Savcı yanındaki adama poşeti açmasını söyledi.Adam poşeti açtı savcı içinden bir kravat çıkardı.-Bak bu kravat bu akşam ölen Emniyet Müdürünüzünüstünden çıkmış. Ceset çıplak ve üstünde sadecekravat var. Tek değişiklik ölmeden önce böbreğinin birialınmış.Savcı o kravatı yanındaki adama tekrar geri verdi.Poşetin içinden başka bir kravat daha çıkardı.-Bak bu kravatta Ömer EYÜPLER amirinizin üstündençıktı. Yine ceset çıplak. Üstünde bir kravat. Veyine tek böbreği alınmış.
Tekrar o kravatı da yanındaki adama verdi. İki
kravat daha poşetin içinden çıkardı.-Bu kravatlarda geçen gece öldürülen İki iş adamınaait. İkisi de Rusya'da iş yapan sayılı iş adamlarından.İkisinin de bedeni çıplak bırakılmış. Sadece üstlerindekravat vardı. Ve bu kişilerinde tek böbrekleri alınmış.-Evet Komiser bir açıklamanız var mı?-Savcım katil bize bir mesaj vermek istemiş. Sizindebildiğiniz gibi önceden böyle böbrek falan almazdı.Direk öldürürdü. Öldürdükleri insanlara işkence yapanbir katil değildi. Bize bir mesajı var. Ama ne mesajvermek istemiş olabilir bilmiyorum.Savcı kesin ve kararlı bir şekilde sözüne devam etti.-Ben sana söyleyeyim. Bu Rus işadamları dahaönce Organ mafyası ile anılmış. Ama kesin bir neticeyeulaşılamamış. Kimsenin bu insanları araştırmaya gücüyetmemiş. Sadece bir gazete bir kere haber yapmış. Sonragazeteyi kapatmışlar hemen. Bu ölen kişilerinde böbreklerialınmış. Organ mafyasına bir mesaj göndermek istemişanlaşılan katil. Veya Emniyet mensuplarınada olabilirbu mesaj. Bu işin içinde kim varsa sonu böyle olurdemek istemiş. Benim düşüncem bu. Katilin Emniyettenolma ihtimalide yüksek çünkü Ölen polislere ölmedenönce evlerine telefon gelmiş. Korumaya gerek duymadantek başlarına evden çıkıp gitmişler. O yüzden Emniyetiniçinde büyük çatlaklar var. Benim edindiğim bilgilerböyle. Sayenizde Sizin yapacağınız bütün görevleri bizyapıyoruz.Mehmet Komiser derin düşüncelere dalmıştı. Savcıkonuşmaya devam ediyordu. Ama Mehmet Komiserin aklı
başka bir yerdeydi. Kendi ile tartışıyordu."Yok olamaz. Murat Başkomiser olamaz. Onu kendielimle havaalanına bıraktım. Rusya'ya gitti. Ama EmniyetMüdürünün Psikopat Doktora Havalimanında gitmesi içinizin verdiğini söylemiştim. Kravatçının organ mafyasınamesaj veriyor olması ayrı bir anekdot." Diye içten içe söyleniyordu.Savcı Mehmet Komisere seslendi.-Bildiğin varsa bizimle paylaş. Sesli düşün Komiser.-Haklısınız Savcım organ mafyasına mesaj vermiş.Zaten bu Ankara'daki patlamada da Organ mafyasının parmağıçıkmıştı. Ama o davanın da üstü kapatıldı. Bence buorgan mafyası ile kravatçının bir derdi var. Savcım meraketmeyin bu olayın peşine düşeceğim.-İyi bir gelişme olursa beni bilgilendirin. Ben sizibilgilendirmek zorunda kalmayayım.Mehmet Komiser Savcı yanından ayrıldıktan sonraolay yerinde incelemelerine devam etti.Etrafı delilleri incelerken bir yandan da aklı MuratBaşkomiserdeydi. Kravatçı Murat Başkomiseri olabilirmiydi. Kendini işine bir türlü veremiyordu. Aklına takılansorular onu yiyip bitiriyordu. Mehmet Komiser daha fazladayanamayarak Salih'i yanına çağırdı.-Salih benim ufak bir işim var. Buradaki organizasyonusen yap. Bir gelişme olursa beni bilgilendir. Ben biryere uğrayıp geleceğim.Salih'e gerekli talimatları verdikten sonra MehmetKomiser arabasına bindi. Arabasının torpidosundan MuratBaşkomiserin ona bıraktığı evinin anahtarını cebine koydu.
-Böyle bir şeyi yapsa neden bana evinin anahtarınıbıraksın? diye kendine sormadan edemiyordu.Anahtarı cebine koyduktan sonra Murat Başkomiserinevine doğru yola koyuldu.Murat Başkomiserin oturduğu apartmanın önünegeldi. Arabadan indi. Murat Başkomiserin oturduğu üçüncükattaki daireye doğru şöyle bir baktı. Cebinden anahtarıçıkartarak apartmanın dış kapısını açtı. Kapının girişindekapıcı Kamil ile karşılaştı. Kamil apartmana girip çıkanherkesi aşağı yukarı tanırdı. Mehmet Komiseri Murat Başkomiserinyanında çok kez görmüştü. Mehmet Komiserikapıda görünce;-Komiserim, Nasılsın? Murat Başkomisere geldiysenevde yok. Uzunca bir süre eve gelmeyecekmiş. Bana gözkulak olmamı söyledi.-En son ne zaman uğradı. Dün bugün uğradı mıMurat Başkomiserin?-Yok bir hafta oldu gideli. Bir daha uğramadı.-Komiserim bir sorun mu var?-Hee yok bir sorun yok. Evinin anahtarlarını banabıraktı. Arada gider kalırsın demişti. Benimde bu gece butaraflarda işim vardı. Hazır evde var burada kalayım dedim.-Hıımmm anladım. Hoş geldin o zaman. Benim birazişim vardı. Çöp arabası gelecekti. Bir ona bakacağım.-Tamam sana kolay gelsin. Bende çok yorgunumhemen gidip yatacağım. Görüşürüz.Vedalaşma faslı bittikten sonra Mehmet Komisereve çıktı. Evin kapısını açtı. Kapıyı açarken kapının köşesindeki para bantlarını fark etti. 

Klasik bir yöntemdi.

Eve birinin girip girmediğini anlamak için bant yapıştırılırdı.

Eğer kimse gelmediyse bant yerinde dururdu. KendiKendine güldü.-Bu Murat Başkomiser eski kafalı paranoyak biradam. Ama eve kimse girmemiş o çıktığından beri bunuanlamış olduk. dedi gülümseyerek.Daha sonra bandı yavaşça sökerek kenarı koydu.Evin içine girdi. Evin içi derli toplu gözüküyordu. Odalarıgezmeye başladı. Etrafı ararken her yerde gizlenmişsilahlar fark etti. Sandalye altlarında, Tencere içlerindeve çeşitli değişik yerlerde silah ve bıçak gizlenmişti.Murat Başkomiserin ne kadar tedbirli biri olduğunu birdaha anladı. Evde anormal bir durum göremedi. Hemengardropa yöneldi. Ne kadar kravatı var diye merak ediyordu.Murat Başkomiseri daha önce kravatla hiç görmemişti.Kravat giymeyi sevmediğini biliyordu. Gardropuaçtı. İyice içine baktı. Çekmeceleri inceledi. Bir tanebile kravat bulamadı. Daha sonra mutfağa giderek dolabıaçtı. Bir tane maden suyu aldı. Salondaki koltuğa oturarakmaden suyunu içmeye başladı. Murat Başkomiserinbu Kravatçı ile bir bağı olduğu hissini bir türlü içindenatamıyordu. Ama şuan bu düşünceyi silmesi gerektiğinidüşündü. Daha sonra bu iş ile ilgili düşünürüm dedikendi kendine. Burada rahat edemeyeceğini düşünerekevden çıktı. Evden çıkarken de kapıdaki bantları yerinetakmayı unutmadı. Apartman dan çıkarken apartmanınönünde çöpçülerle sohbet eden Kamile el işareti yaptıktansonra arabasına binerek evine doğru yola koyuldu.