ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

47 25 44
                                    

Gözlerinin çevresindeki kırışıklıklar gösteriyor bana acılarını...

İlyas Yalçıntaş & Aytaç kart - Yağmur

3- YABANCI

Annem benim yatağımın üstüne oturmuş ve başını bir adamın omzuna yaslamış gözleri kapalı öylece duruyordu adamın bakışları beni fark ermesiyle yüzüme ilişti.
Kahve gözleri içimi okur gibi öylece gözlerime takıldığında kalbim hala deli gibi atıyordu. Nefeslerim düzene girerken şaşkınlığımı üzerimden atmıştım. Bu adam kimdi ve annemin bu adamın yanında ne işi vardı. Adamın karşısına dikildim. " Kimsin sen ? Ne işin var evimizde? " Adam zaten çatık olan kaşlarını iyice çatıp ona yaklaştığım için yüzümden düşen gözlerini kaldırdı, tatmin olmamış gibi başını arkaya atıp yüzüme baktı doğrudan. Hiçbirşey demeden gözlerimin içine bakması beni gererken öfkelenmeme sebep oluyordu , kendimi kasmaktan bacaklarımın uyuştuğunu hissettim. Adam suskunluğunu sürdürürken bakışlarımı gözlerinden çekip anneme yönlendirdim , yüzüne düşen siyah saç tutamları , morarmış dudakları , solmuş yüzü ve kırışıklıklarla çevrelenmiş örtülü gözleri , hayattan nasibini almış öylece gözleri kapalı duruyordu. Uyumuş olmalı yoksa illa ki birşey söylerdi daha doğrusu illa ki beni azarlardı, sıkıntılı bir iç çekip bakışlarımı tekrar adama çevirdim. Hala çatık kaşları ile öylece tavana bakıyordu , kahve gözlerini gür kirpikleri çevrelemiş, Saçlarına aklar düşmüş ,dikkat çekici  bir görüntüsü vardı ,normalden uzundu saçları , esmerdi , yüzünü kirli sakalları sarmış ve hoş bir görünü sermişlerdi , yapılıydı ama kilolu değildi. Şimşeğin çakmasıyla yerimde sıçradım, bakışlarım pencereden dışarıya kaydı, gökyüzü bügünde dargındı , karalar bağlamış öfkesini kusuyordu bize. Adamın bakışlarını yüzümde hissediyordum, bakışlarımı dışardan ayırıp kaşlarımı çattım iyice, ne işi vardı burda annem niye onunla          " Sana kimsin diye sordum ? "       Diye öfkeyle soludum. Derin bir nefes alıp hareketlendi. Annemi omzundan düşürüp yatağa bıraktı yavaşça  , ben olanları öylece izlerken annemin üstünü örttü , bana arkası dönük öylece durdu sanki annemi izliyor gibiydi , başıma giren ağrıyla gözlerimi sıkıca yumdum birkaç saniye öylece bekledim. Gözlerimi araladığımda adam  bana bakıyordu , ayağa kalktığı için belli olan boyu uzun değildi 1.70 ya vardı yada yoktu , geniş omuzları sanki dünya ' nın bütün acımasızlığına inat dimdiktiler.   Bakışları donuktu hayattan geçmiş gibi, üstünde siyah kotu ,beyaz örme kazağı ve lacivert montu vardı. bakışlarım yüzüne tırmandığında öylece yüzüme bakıyordu, bomboş. Elini saçlarına daldırıp karıştırdı zaren dağılmış olan saçlarını, bir adım atıp durdu ardından anneme dönüp baktı , birkaç saniye sürmedi bu .yanımdan geçip hiçbirşey demeden çıktı odadan.Şaşkınlıkla öylece kala kalmış boşluğa bakarken dış kapının açılma sesi geldi , gidiyordu hiçbir açıklama yapmadan  " Hey " ardından koştum beni duyduğunu sanmıyorum ki duysada cevap vereceğini. Dış kapı açıktı , merdivenleri inerken yakaladım onu  " sana diyorum ". Dememle durdu ama benden tarafa dönmedi   bir kaç saniye öylece kaldık yavaşça benden tarafa döndü ama tam değil yüzünün sadece sol yanını görebiliyorum  " Anneni arabamla ezmek üzereydim , sana tavsiyem anneni yanlız bırakma " ben öylece kalırken o yoluna devam etti , 'Anneni arabamla ezmek üzereydim, anneni arabamla ezmek üzereydim ' bu cümle beynimde yankılanırken bedenim üşüdü , dizlerimde derman kalmamış gibi yavaşça kapıdan ayrıldım , annemin o halini düşünmek , düşünemedim. Kapıyı kapatıp odama ilerledim , kapı ' nın eşiğinde öylece dikildim adamın bıraktığı gibiydi , saçları dağınık göz altları morarmış , hayattan kopmuş gibiydi ki öylede fakat yüzünde huzurlu bir ifade vardı , gülümsedim. İçeri adımlayıp dolabımın karşısına geçtim, annem'in tam karşısında oluyordum şimdi yere oturdum beni taşıyacağından emin olmadığım dolaba dayadım sırtımı ,bir kaç çıtırtı sesi geldi. Annem kıpırdandı, huysuz bir çocuk gibi burnunu kırıştırdı, bu hali gülümsetti. Gözlerim buğulandı annemin görüntüsü bozulurken aceleyle sildim gözlerimi , içimdeki korku artarken gözlerim tekrar doldu ben tekrar sildim fakat tekrar doldular ve annemin görüntüsü tekrar bozuldu dizlerimi kendime çekip kollarımı sardım etrafıma artık ağlıyordum. Annemi kaybetme korkusu gittikçe artarken benim ağlamamda şiddetlendi, annemin uyanmasından korkarak sessizce ağladım, evet pek iyi şeyler yaşadığım söylenemez hatta hiç iyi şeyler yaşamadım ama o benim annem ne kadar bana kötü davransa da bunu istiyerek yapmıyor bunun için onu suçlayamam ,o benim tek varlığım , onun ölümünü hiç düşünmemiştim bugüne kadar ve şuan yüreğime saplanan acıdan anlıyordum annemi kaybetmek üzere olduğumu , kahretmesin ki elimden de birşey gelmiyordu , yapamıyorum hiçbirşey. Yüzümü kaldırıp anneme baktım son defa bakar gibi ,ben evden her çıktığımda hep son defaymışçasına bakıyorum anneme , kırgın olduğum zamanlar çok ama yinede seviyorum , hiç sesli söylemedim ama seni seviyorum be anne , gitme nolursun sende .




Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 13, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

MAHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin