🐰18🐰

2.3K 129 62
                                    

{yumi'den}
sabah gözlerimi açtığımda yatağımdaydım başımda jimin vardı derin nefes alıp kurumuş dudaklarımı haraket ettirdim "jimin ne oldu bana?" jimin kafasını çevirip bana bakmıştı gülümsemişti " uyanmıssın daha iyimisin ağrın varmı??" hemen içerden birisini çağırmıştı içeri uzun boylu tatlı suratlı genç bir çoçuk girmişti "hyung bir baksana uyandı" çoçuk yanıma gelip jimin'in oturduğu koltuğa oturmuştu konuşmaya başladı "ilk kendimi tanıtayım ben namjoon senin doktorunum bana herşeyi çekinmeden söyliye bilirsin şimdi bana yardımcı ol ve sorduğum sorulara cevap ver olurmu?" doktorummu?? demek buda junkook'un arkadaşıydı iyi birisine benziyordu kafamı sallamıştım tekrar konuşmaya başlamıştı "sırtında bir ağrı varmı?" "hayır sadece yanıyor hemde çok fazla" kafasını sallamış ve elindeki kağıda bir şeyler yazmıştı "peki başka bir yerinde bacaklarında mesala" "şuan yok ama üstüne pek fazla duramıyorum hemen ağırmaya başlıyorlar" kafasını sallamıştı yine kağıda yine bişeyler yazıp ayağıya kalkmıştı "tamam o zaman şuanlık dinlen buna çok ihtiyacın var" gülümsemişti ve kocaman gamzesi gözler önüne çıkmıştı inanamıyordum çok güzel duruyordu çok tatlıydı gerçekten jimin'e dönmüştü "bunları kullansın bir iki güne bişeysi kalmaz merak etme o iyi" "tamam hyung" "benim artık gitmem gerek görüşürüz" "ben seni geçireyim" ve ikiside odadan çıkıp gitmişti biraz zaman sonra içeriye jimin girmişti yine aynı yerine oturmuştu bana bakıp derince nefes almış ve konuşmaya başlamıştı "canını çok yaktımı?" ona bakmıştım gözlerime bakıyordu yutkundum ona yalan söyliyemezdim kafamı yana çevirdim ağlamak istiyordum ama kendimi tutmaya çalıştım o anda şaçımda bir el hissettim gözlerimi kapattım jimin her saçımı okşayınca kendimi daha güvende hissediyordum aklıma şu kız gelince gözlerimi açtım şuan tam zamanıydı "jimin sana bişe sorabilirmiyim?" jimin kafasını sallamış ve yatağımın kenarına oturmuştu hala saçlarımı okşuyordu "sor" "jimin yoora kim??" jimin kaşlarını çatmıştı sinirli duruyordu "hala onumu soruyorsun yumi sana inanamıyorum gerçekten" kafamı önüme eymiştim haklıydı onu sormam çok saçmaydı ama aklımdan bir türlü çıkaramıyordum onu ne yapabilirdim sürekli o fotoğraf geliyordu aklıma kafamı kaldırıp jimin'e baktım "lütfen jimin soruma cevap ver evet onu sormam çok saçma ama bunu düşünmekten kendimi alıkoyamıyorum" jimin derin ve sesli bir nefes dışarı vermişti "duyacakların seni daha kötü yapmasını istemem emimmisin??" jimin böyle dedikçe daha çok meraklanmıştım hala saçımı okşuyordu kafamı sallamıştım anlatmaya başlamıştı "yoora jungkook'un eski ve tek sevgilisi" duyduklarımla gözlerimi büyüttüm "nasıl yani tek??" "jungkook daha üç-dört sene önce bir kızla tanışmıştı onu çok bize anlatıyor ve onunla çok zaman geçiriyordu bana dediğine göre ilk onunla sevgiyi bulmuş ve annesinin sevginini tamamlıyormuş tabi o zamanlar sonra yora'yı bizimle tanıştırmıştı herkes onu sevmişti neşeli ve tatlı bir kızdı tabi biz onu öyle sanmıştık tek sorunu jungkook'un iç dünyasını bilmiyordu onun hiç karanlık yüzünü görmemişti çünkü jungkook onu çok seviyor ve her şeyden koruyordu ona bir kötülük dokundurtmuyordu böylece jungkook'u hep hafif sandı biz hiç kavga ettiklerine şahit olmamıştık taki son olaylar yaşanacak günden bir kaç gün öncesine kadar" derince yutkundum korkuyordum jimin'in ciddi ifadesi korkumu daha çok artırıyordu anlatmaya devam etmişti jimin "işte bir zaman çok büyük bir kavga etmişlerdi ve en son yoora jungkook'a tokat atıp evden çıkıp gitmişti jungkook'un dünyası yıkılmıştı tabi bir ay boyunca deli gibi yoora'yı aradı ama hiç bir yerde bulamadı bir ayın sonunda şaşılacak bir şekilde yoora geri geldi ve jungkook'tan özür dileryip ona yalvardı jungkook tabiki yoora'yı hala çok seviyordu ve onu hemen gene yanına aldı biz bunda bir terslik olduğunu sezmiştik jungkook'la konuşmaya çalışmıştık ama jungkook hiç birimizi dinlemedi biraz zaman sonra yoora'nın kusmaları başladı jungkook hep ona ne olduğunu sorunca hastayım diye geçiştiriyordu biraz zaman sonra yoora kiloda almaya başlayınca jungkook iyicene şüpelenip yoora'dan habersiz test yaptırdı ve asıl yediği kazığı o zaman anladı çünkü yoora jungkook'un en yakın iş arkadaşından hamileydi işte o zaman jungkook nefret,kin,öfkeyle dolup taştı o zaman gerçekten yoora'yı hayatından silip attı ilk arkadaşını işini halletti onu acı çektirerek öldürdü yoora'yı ise hiç gözünü kırpmadan farelerle dolu kocaman bir kafesin içine attırdı" bütün kanım çekilmişti sanki midem bulanmıştı bir insan bu kadarını yapa bilirmiydi tamam biraz haklıydı ama bu sonu kimse hak etmezdi jimin bana bakmıştı "iyimisin yumi??" "jimin bu bu-" "çok kötü deyilmi?? haklısın ama jungkook'un bunu yapmaya zorlayan hep hayatıydı yumi, şimdi ise artık böyle olmayı kabullendi" ayağa kalkmıştı "neyse artık dinlenmelisin ben şu ilaçları hallediyim" tam giderken kolunu tutmuştum "teşekkür ederim jimin her şey için" gülümsemişti kafamı karıştırmıştı "önemli deyil ufaklık hadi yat ve dinlen artık sonra ise kapıyı açıp yavaşça çekip çıkmıştı ben ise tavanla bakışıyordum şuan korkmuştum ve içim kötü olmuştu belki hiç bunu araştırmamalıydım ve hala jungkook'u düşünüyordum amacsızca jimin doğru söylüyordu onun yaşadıkları hiç kolay şeyler deyildi keşke en başta onun yanında olup yaralarını sara bilseydim belkide böyle birisi olmazdı belkide ah ne diyordum ben o benden ölesiye nefret ediyordu ve sadece bendende deyil sayılı kişler hariç herkesdende nefret ediyordu ama niye hala bunu bildiğim halde kalbime söz geçiremiyordum onun için üzülüyordum bana bunca şey yapmasına rağmen bilmiyordum hemde hiç bişeyi bilmiyordum kocaman bir oflamıştım bu düşünceler beni öldürecekti yada bunları çok düşünmekten delirecektim yakında tam o sırada kapım yavaşca açılmıştı içeri jungkook girmişti gözlerimi kapatmıştım hemen yanıma oturmuştu sonra ise yatakta bir ağırlık hissetmiştim beni saran güçlü kollarıda sırtım göğsüne deyiyordu nefesi boynumdaydı nefeslerim hızlanmıştı annayacak diye çok korkuyordum kulağıma yaklaştı dediği şeyle kalbimin binbir parçaya ayrıldığını hissetmiştim "sana yaptıklarım için pişman değilim sen daha fazlasını hak ediyorsun küçük sürtük!!"
işte o zaman anladım jungkook hiç bir zaman deyişmeyecekti.....

evet kuzucuklarım yep yeni bir bölümün daha sonuna geldik umarım beyenmissinizdir lütfen vote ve yorum yapın bu ponçik yazarınızın buna ihtiyacı var sizi seviyorum kuzucuklarım😘

🐰düşüncelerinizi lütfen paylaşın kitap hakkındaki düşüncelerinizi merak ediyorum🐰

Piskopatım {j.jungkook}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin