hala bakışıyorduk sesli bir şekilde yutkunmuştum jungkook'un kaşları çatılıyordu aramızdaki sessizliği o bozmuştu "ne diye durdurdun beni??" sorduğu soru üzerine bu sefer kaşlarını çatan taraf ben olmuştum gerçekten böyle bir soru soruyormuydu bu sefer bende büyük oynayacaktım "boynuna ne oldu??" bana bakmıştı anlamsızca bir kaç dakika, böyle birşey sormamı beklemiyordu büyük ihtimalle verdiği cevapla sinirim iki katına çıkmıştı "bu seni ilgilendirmez!!" bende sinirle yataktan kalkmıştım biliyordum yine kocaman bir kavganın ateşini fitilliyordum ama durmayacaktım jungkook bana bakıyordu ona bağırmaya başlamıştım "İYİ EYLENDİNMİ BARİ O SÜRTÜKLE ŞİMDİ O SANA ESKİ ANILARI HATIRLATMIŞTIR!!" jungkook sinirle ayağa kalkmıştı oda bana bağırmıştı "DOĞRU DÜZGÜN KONUŞ YUMİ!!" "KONUŞMASSAM NE YARSIN DÖVERMİSİN ÖLDÜRÜRMÜSÜN HADİ DURMA VUR BENİ!!" yüzüme yediğim tokatla susmuştum işte ben bu kadar önemsizdim onun için ben onu düşünürken onun için endişelenirken o bana zarar vermekten başka bişe yapmıyordu kafamı kaldırıp dolu gözlerle ona bakmıştım jungkook'ta bana bakıyordu ve burnundan soluyordu çok sinirliydi demek o kadını çok seviyordu gerçekten yazıktı hiç deymeyen birisi için bu kadar acı çekmem gerçekten haksızlıktı, bende geri geri gitmeye başlamıştım arkamı dönmüştüm sadece gitmek istiyordum ondan biraz olsun uzak kalmak istiyordum tam çıkacakken kapıdan jungkook kapıyı kapatmış ve beni kapıyla arasına almıştı gözlerimden yaşlar artık özgürlüğünü ilan etmişti birer birer akıyorlardı yanaklarımdan, başını yanağımın hizasına getirmişti gözlerimi kapatmıştım refleks olarak yanağımda hissettiğim dudaklarla vücudum titremeye başlamıştı her öptüğü yer yanıyordu sanki bende bu kadar büyük bir etkisi vardı işte, öyle öpüyorduki sanki inciltmemek istiyor gibiydi kulağıma fısıldamıştı "ağlama lanet olsunki ağlama!!" niye böyle yapıyordu madem beni sevmiyordu niye umut veriyordu tam bu sırada gözlerine bakmıştım yeniden koyulaşmıştı gözleri açık kahve rengi gözleri artık yerine koyu kahveyle deyiştirmişti ben daha ne olduğunu anlamadan jungkook birden elini kapıya vurmuştu "eyer bir daha haddini aşarsan seni mah ederim annadınmı beni!!" ne olmuştu birden buna niye deyişmişti ama genede vaz geçmiyecektim ne olursa olsun öğrenecektim bu yüzden biraz uzaklaşsın diye onu itmiştim benim itmemle birlikte azda olsun geriye gitmişti "ne oldu cici sevgiline söylediklerim ağrınamı gitti!!" yine kaşları çatılmıştı "yumi kes kesini!!" "tamam susmamı istiyorsan sadece şuna cevap ver o boynundaki izler ne??" bana bakmıştı daha sonra yüzüne yan bir gülüş segilemişti "sence ne olabilir bunu çoktan anlamış olmalıydın bu kadar saf deyilsin diye düşünüyordum" ne yapıyordu şimdide aklı sıra benimle dalgamı geçiyordu ben ona gösterirdim "hayır sadece yediğin haltı merak ediyorum diyelim" bu sefer daha çok sırıtmışken ben daha ne olduğunu anlamadan beni iyicene kapıya sıkıştırmıştı bir gram bile hareket edemiyordum kuluğıma fısıldamıştı yeniden "demek çok öğrenmek istiyorsum tamam ozaman bunu sen istedin onu becerdim buda onun izleri oldumu!!" duyduğum şeyle gözlerimi fal taşı gibi açmıştım belki bir umut olur demiştim ama hiç bir umut yokmuş meyersem tabiki böyle olacaktı anlamalıydım beni sevmeyen bir adamla evlenmiştim daha ne bekliye bilirdimki zorda olsa kollarımı ondan kurtarmıştım yüzüne tükürmüştüm "haklısın senin gibi bir bir p**'ten başka bişe beklenmezdi!!" bu sefer gerçekten çok sinirlenmişti saçıma yapışmıştı can acısıyla bağırmıştım "biliyormusun yumi sen benden çok yüz bulmuşsun biraz benim kim olduğumu hatırlaman lazım!!" hayır anlamda kafamı sallamıştım "sadece senin gerçek yüzünü görüyorum bumu sorun??" "görücez şimdi neyin sorun olduğunu!!" jungkook beni sürüklemeye başlamıştı canımı çok yakıyordu "bırak bırak beni!!" beni duymuyordu sanki evin dışarısına çıkmıştık aynı diyer ev gibi kulubeye gitmeye başlamıştık bu kulube bütün eziyetlerin başladığı yeri hatırlatıyordu bana burayı nasıl unuta bilirimki içeriye girmiştik beni yere fırlatmıştı ona bakıyordum korkuyordum hemde fazlasıyla üstündeki beyaz t-shirt çıkartıp fırlatmıştı bir tarafa korkudan geri geri gidiyordum o ise yanımızdaki çekmeceye yönelmişti çekmeceyi açmıştı bişeyler arıyordu en sonunda yüzüne muzip bir gülüş yerleştirmişti burdan kaçmam gerekiyordu kapıyı açık bırakmıştı bir daha jungkook'a baktığımdı elindeki kelepçelerle bana gülümseyerek yaklaşmaya devam ediyordu biraz daha sürünerek geriye gittiğimde elime bir şey çarpmıştı uzun ve sert birşeydi bir zaman sonra bunun ne olduğunu anlamıştım bu bir sopaydı hemen arkama saklamıştım bende bu sefer ayağa kalkmıştım jungkook tam karşıma geldiğinde tam saçımdan tutacakken sopayı hiç düşünmeden kafasına indirmiştim ilk başta biraz gerilemişti kafasını tutuyordu sonra yere çökmüştü ard arda küfürler ediyordu iki seçeneğim vardı zamanım dardı ya burdan kaçacaktım yada kalıp ona yardım edecektim ve ben ikisi arasında takılmıştım eyer birincisini seçersem belki kurtula bilirdim ama eyer ikincisini seçersem büyük ihtimal eziyet görecektim ben bunları düşünürken jungkook ayağa kalkmaya çalışıyordu artık burda duramazdım kararımı vermiştim kapıya doğru koşmaya başlamıştım tam bu sırada ben daha ne olduğunu anlamadan demir kapı hızla kapanmıştı yüzüme jungkook'un kahkahası yankılanmıştı boş kulübede işte şimdi şıçmıştım jungkook gülmesiyle beraber alkışlıyordu ayağa kalkmıştı gözlerim kafasına gitmişti kafası kanıyordu konuşmaya başlamıştı "gerçekten buranın otomatik olduğunu düşünmediği söyleme bana aslında seni tebrik ediyorum güzel hamleydi" bana yaklaşmaya başlamıştı hem yaklaşıyor hem konuşuyordu "ama bebeyim hemen kaçmalıydın burdan yazık olacak o güzel vücuduna çünkü bunun bedelini ağır ödeyeceksin" en sonunda kapının oraya gelmişti ben korkudan ona bakarken o hiç acımadan beni ters çevirmiş başımdan tutup demir kapıya vurmuştu kafamı demir kapıya vurmanın etkisiyle kocaman bir çığlık atmıştım aynı zamanda bilincimide yavaş yavaş kaybediyordum kendimi bırakmadan önce gördüğüm tek şey ise jungkook'un yüzüydü...
{yazar'dan}
yumi'nin bayılmasıyla beraber jungkook yumi'yi kucağına almıştı ve hemen onu kulübenin içindeki diyer odaya götürmüştü biraz önce yere attığı kelepçeleri alıp yumi'yi yatak başlığına kelepçelemişti yanına uzanmıştı onu inceliyordu onun uyanmasını bekliyordu onu sevmiyordu sadece onunla eyleniyordu onunla eylenmek jungkook için fazla zevkliydi jungkook yumi'nin kendisine aşık olduğunu biliyordu bunun için onunla oyun oynuyordu zaten hem eyer onu sevseydi onun üstüne daha fazla düşerdi ona zarar vermezdi onu incitmekten korkardı ama bu ondan hoşlanmadığı anlamına gelmiyordu bazen gerçekten yumi'yi kıskanıyordu nedenini bilmediği bir sebebten çünkü yumi ona göre güzeldi zaten özelliklede fiziği jungkook'u fazlasıyla deli etmeye yetipde artıyordu buna rağmen jungkook yumi'yi kabul edemezdi onu sevemezdi çünkü yumi jungkook'a göre fazla saf ve temizdi çünkü jungkook'un dünyası çok fazla karanlık ve korkunçtu geçmişi ise kirliydi hemde çok fazla, jungkook derin ve sesli bir nefes dışarıya vermişti buna rağmen jungkook'un en garibine giden yumi'nin ona aşık olmasıydı ona fazlasıyla eziyet ve hakaret ediyordu ama yumi genede onu fazlasıyla seviyordu en ufak bir hareketinde onu af ediyordu jungkook'un hafifçe bir tebessüm yayılmıştı dudaklarına bu olay ona eski zamanı hatırlatmıştı oda yoora'ya karşı hep böyle hissediyordu eskiden kendini görmüştü bir az sanki kör kütük aşık halini biraz daha bakmıştı kıza jungkook ve hiç düşünmeden kızın dudaklarına uzanıp dudaklarını birleştirmişti öpüyordu hemde doya doya hiç bırakmak istemeksizin ne olursa olsun yumi onundu bunuda herkesin bilmesini istiyordu bu yüzden onu bırakmıyordu bırakmayıda düşünmüyordu zaten tam bu sırada yanındaki genç kız hareket etmeye başlamıştı jungkook'ta geri çekilip dudaklarından ayrılmıştı ve genç kızı izlemeye başlamıştı....{yumi'den}
gözlerimi açtığımda jungkook yanımda yatıyordu ve beni izliyordu korkuyla ona bakmıştım gözlerim istemsizce kafasına gitmişti kanı durmuştu ellerimi hareket ettirmiştim çıkan demir sesiyle beraber beni kelepçelediğini annamıştım "ne yapacaksın bana??" jungkook yüzüne yan bir sırıtış koymuştu ve üstüme çıkmıştı gözlerimi büyütmüştüm "cezanı vereceğim bebeyim ama bu cezan diyerleri gibi olmayacak nede olsa fazlasıyla cezayı hak ettin deyilmi kedicik" dediği şeyle gözlerimi açmıştım sanırım korktuğum şey artık başıma gelecekti ve ne yazıkki benim buna direnmeye gücüm yoktu.....evet kuzucuklarım çok uzun bir süre sonra yeniden yep yeni bir bölümle karşınızdayım umarım beyenirsiniz sizi beklettiğim için üzgünüm lütfen bol vote ve yorum yapın sizi seviyorum kuzucuklarım😘
🐰yorumlarınızı bekliyorum kitap hakkınızdaki düşüncelerinizi çok merak ediyorum lütfen benimle paylaşın🐰
![](https://img.wattpad.com/cover/172482955-288-k682397.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Piskopatım {j.jungkook}
Fanfic"sen benim için yaşam ve ölüm arasındaki ince bir çizgisin jeon jungkook" bütün sırları jungkook'un kiraz dudaklarının arasında saklıdır