BY* -6-

126 2 0
                                    

Duvaraki saat sabah yediyi gösterirken altımızda bir hava aracı belirdi.sonra araç yukari yükseldi ve icinden cikan adamlar bizi içeri tıktılar.David ile paylaştığımız koltuğa gömüldüm ve davide sığındım.

-bizi nereye götürüyorlar,David?

-bilmiyorum andrea,gercekten bilmiyorum.

Birbirimize sarıldık ve düşüncelere daldık.hava aracı nihayet durunca uzun bir uykudan uyanmış gibi kafam dumanliydi.basımı çevirdiğimde dogruca kral ile göz göze geldim.onun kral olup olmadıgından emin değildim ancak bir sekilde,biliyordum iste.

Hava aracından çıkarıldık ve koyu renk görkemli bir binanın içine girdik.içerisi yeşil renkte cübbeler giymiş avukatlar ve siyah pelerinli yargıçlarla doluydu.Korkuyordum ve bizimle ne yapacaklarını bilmiyordum.nihayet uzun bir koridor yürüyüşünden sonra bir odanin icine itelendik.David de en az benim kadar şaşkın ve korkmusa benziyordu.siyah gözleri korkudan bir kuvartz gibi parlıyordu.kolu omzumda beni neredeyse ikiye katlanacak bir sekilde sıkıca kavrıyordu.ikimiz de birer sandalyeye oturtulduk.karşımızdaki masada siyah cübbeli genc bir bey oturuyordu.

Bize ilk olarak neden ozel arazi gölunden balık tutma ihtiyacı duyduğumuzu sordu.

-biz hiçbir zaman hicbir yerden hiçbir şey çalmadık.Tanrı askına,bizi neyle suçluyorsunuz?babam bizi her zaman ahlaki degerlere göre yetiştirdi.evet belki sözlüğü sizin gibi ezberlemis zuppeler olmayabiliz ki halimizden gayet mutluyuz,ama sizi temin ederim bayim, biz hırsız veya yalancı değiliz.

-bunu ben de biliyorum küçük hanim ama...

Artık iyice sinirlenmistim. ellerimi masaya vurarak dogruldum ve:

-aması maması yok bayim!siz ne demek istiyorsunuz?biz hiçbir şey çalmadık,biz oranın özel mülk olduğunu bile bilmiyorduk.

-ama öyleydi küçük hanim.bunu ne kadar bilmediğinizi ispat etmeye çalışsanız da öyleydi.ve şimdi de sucunuzun cezasını ödemek zorundasınız.

Davidle birbirimize baktık.cezanın ne olduğunu ikimiz de çok iyi biliyorduk.

Labirent.

Ben YokumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin