Finalde sizinleyim.Umarım beğenirsiniz ama ben pek de emin değilim.Herhangi bir işaret göremiyorum çünkü.
"Andrea?"
Uzaklardan gelen bu ses anneminkine ne kadar çok benziyordu.
"Anne?"
Sisin arasından annem çıkınca istemsizce gülümsedim.Annem buradaydı.
Bir dakika,o neden buradaydı?
-Sen nasıl buraya geldin?
-Asıl sen nasıl buraya geldin?Ruhun gidip geliyor.Ölüm ile yaşam arasında.
Söyleyecek tek bir kelime vardı.
-Labirent.
Sonra bir anda aklıma geldi her şey.Her şey zihnimde zamana dizildi.Oyunun başlama atışının yapılması,benim öylesine birkaç gün yürümem,sonrasında ilk sandığı örüp onun için bir prensle savaşmam ve sonunda bir prensle prensesi öldürmem...
David.
David ölmüştü.
Kollarımda can vermişti.
O gün bir söz vermiştim.Andrew'ı bulacak ve onunla ittifak kuracaktım.
Ama kim bilebilirdi ki birbirimize aşık olacağımızı?
Kim bilebilirdi "Bundan sonra BEN YOKUM" sözümüzü tutamayacağımızı.
Kendime kızıyordum.Neden önümde olan hiçbir şeyi görememiştim?
Neden ona aşık olmuştum?Neden?NEDEN?
Neden en başından beri onun ellerindeki ağabeyimin kanını görememiştim?
Neden onun David'in katili olduğunu görememiştim?
"Andrea,kendine gel."
Annemin bu emiriyle hemen toparlandım.
"Buna izin veremem.Ölemem.Yaşamım için savaşmak zorundayım anne.Vermem gereken ve bana verilmesi gereken hesaplar var.Seni çok seviyorum anne.Ama böyle olmak zorunda."
"Bunu ben de biliyorum tatlım."
Annemin ipek gibi yumuşak sesini ağabeyimin sesi böldü.
"Andrea?"
Tamam artık ismimden bile sıkılmaya başlamıştım.
"David!"
Koşup tam ona sarılacakken bir anda içinden geçtim.
"Artık senin gibi değilim Andy."
Ağlamaya başladım.Etrafımdaki kumları avuçlarımın içine aldım.Koca dünyada tek başımaydım.Bana yardım edecek kimse yoktu.
"Ağlama Andrea,her şey düzelecek."
***
Genç kadın günlüğünü huzurla kapadı.Bir süre oturduğu sallanan koltuğa iyice gömülerek sadece dışarıyı seyretti bir süre.O kahrolasıca günler nihayet son bulmuştu.Şimdi mutluydu,evindeydi,yanında Peter vardı ve en güzeli de her şeyin sadece bir kabus gibi gelmesiydi.
Kötü bir kabus.
Ve o uyanmayı başarmıştı.
Yeniden doğmayı başarmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ben Yokum
Teen FictionAndrea ve Andrew asla birbirlerini görmemesi gereken iki gençtir.Bir tarafta hayatı için savaşan bir fakir kız,diğer tarafta ise bir prens... Andrea Labirent oyununda erkek kardeşini kaybedince bahsini hayatı ve kazanmak üzerine yarı yarıya yatırır...