ŞANS|TEXTİNG

|14|

:):)):):)

Akın:

Okula geldiğimizde Özgür'e işaret çakıp sigara içeceğimi belirttim.

Aslında okula girmeden içebilirdim ama, bad boyluk kanımdaydı ne yapabilirdim?
Normalde çok neşeli ve ortama enerji getiren bir insandım fakat yalnızken bu hiç böyle değildi.

Düşünüyordum, çok düşünüyordum. Düşündükçe, üzülüyordum. Neye üzüldüğümü bilmiyordum ama üzülüyordum işte.

Her zaman sigara içtiğim yere geldiğimde Sinem'in olduğunu gördüm.

"Haberim yokken sigaraya mı başladın?"

"Haberinin olması mı gerekiyordu? Ama hayır, batağa batmadım daha."

"Güzel."

Cebimden paketi ve çakmağı çıkarttım. Sigarayı yakıp bir nefes aldım.
Derin bir nefes.

"Neden buradasın? Birisini mi bekliyorsun?"

"Seni ilgilendirdiğini sanmıyorum, Akın. Bir sal ya."

"Soru sormaya da gelmiyor amına koyayım. Herkeste bir haller. Sormadım say, bekle böyle."

Sadece 2-3 nefes aldığım sigarayı söndürdüm.

"Çocuk gibi davranmak hoşuna mı gidiyor, boş boş iş yapma."

Arkamı dönüp giderken düşündüğüm tek şey, Sinem'in cidden benden nefret ettiğiydi.

Eğer öyleyse, ben de şebeklik yapmak için uğraşmayacaktım. Eski günlere dönmek için uğraşmayacaktım.

Özgür'ün yanına oturduğumda,

"Hayırdır lan erkenden geldin, dolu muydu yer?"

"Aman yok be, canım içmek istemedi."

Yüzüme o kadar anlamsız baktı ki dünyanın en saçma bahanesini söylediğim çok belliydi.

"Sen? İçmek istemedin? Yeme oğlum beni."

Omuz silktim. Sinem mevzusunu açmak istemiyordum.

"Oğlum şu Mehmet, Özgü işi nolacak? Cidden içim içimi yiyor. Mehmete üzülüyorum, e Özgüye de kızamıyorum beyin error veriyor."

"Ben bi şekil halledeceğim."

"Boynuma dola be Özgür reis."

"Mehmet dün getirdi ya notları, dedim anasını satayım şu aşk ne sikik şey. Dağ gibi adamı ne hale getiriyor. O kadar üzgün gözüküyordu ki, dedim oğlum gel konuşalım. Yok ya falan diyip geçiştirdi ama ben gördüm. O kırılmışlığı gördüm."

"Ya biliyoruz kanka Özgüden olumlu bir cevap beklemiyordu aslında ama umut da her zaman vardı. Biz de her şey iyi olacak mottosuyla çocuğa gaz verdik. Ay cidden daralıyorum. Acilen paketi ağzıma sokmam lazım. Gidip içeyim en iyisi."

"En afilli keşsin he."

Gülerken orta parmağımı salladım.

Yürürken Sinem'in gitmiş olmasını umuyordum çünkü gerçekten sigara içmeliydim.

Yaklaştıkça dumanlar artıyordu.

"Hay ağzına oturayım. Burayı da herkes keşfetti. Gidin kendinize yer bulun lan."

Beni hiç duymayan, duysa da dinlemeyen iki kişi gördüğümde gördüğüm kişi beni şoka uğratmıştı.

Sinem ve eski sevgilisi.