Derin'den
Evet,bana az kalsın tecavüz edecek olan Ateş Korkmaz sen benim öz abimmişsin. O günden sonra Ceyda namı diğer Nisa bizim eve gelmişti. Adresi nereden buldu bilmiyorum. Ama onu geldiğinde kaşında ve dudağının kenarındaki kurumuş yarayla görmeyi beklemiyordum. Hemen içeri alıp sorularımı peş peşe sıralamıştım. Şimdi de umarım sorularımın cevabını alacaktım.
"Ateş. Ateş bu yaraların sebebi."
"Sen ne zamandan beri Ateş'in tarafındasın? Yani ona yardım ediyorsun?"
"Gerçeği açıklamanın zamanı geldi desene."
"Evet, neler oluyor anlat." biraz emir verir gibi çıkışmıştım. Ama bir açıklamaya ihtiyacım vardı.
"Benim öldüğümü düşündüğünüz zaman vardı ya. O zaman aslında size bir oyun oynadık. Ateş o kaza olmadan önce evimize geldi. Bana seni anlattı, intikam almak istediğini falan. Bu kaza oyununu oynamamız için beni ailemle tehdit etti."
"Peki şimdiye kadar senin gömülü olduğunu sandığımız mezar boş mu?"
"Hayır. Kaza olduğunda beni götürdükleri hastanede bir kız ölmüş. O mezarda,o kız var. O kaza olduktan sonra yaklaşık bir yıl beni tanıyanlar görmesin diye Ateş'in yanında kaldım. Bir kaç ay sonra babam öldü. Kansermiş meğer gözlerimin önünde gün geçtikçe ölüyormuş." destek olurcasına omzunu sıktım.
"Yetimhaneye gidecektim ama Ateş bana sahip çıktı. Babamın yokluğunu hiç hissettirmedi. Bende ona yardım etmeye başladım. Adam kaçırma falan. Ben Denizle gerçekten onu sevdiğim için çıkmaya başladım. Soyadlarınız aynı olduğu için pek şüphelenmedim açıkçası. Sonuçta Yıldız soyadını kullanan bir sürü insan var. O gün kafede seni gördüğümde bende çok şaşırdım. Bir de üsteledin ya sen Ceydasın diye. Sen hâlâ eski Derindin. Kolay kolay hiç bir işin peşimi bırakmayan." burukça gülümsemekten başka hiç bir şey yapamadım.
"Sonra Ateş bir şekilde öğrenmiş seninle buluştuğumuzu. Bana seni kaçırmamı söyledi. Karşı çıktım, yapmam dedim, itiraz ettim dinlemedi, dövdü. Bende seni kaçırmak zorunda kaldım. Ç-Çok özür dilerim. Ben böyle olacağını tahmin edememiştim. Çok pişmanım Derin çok."
"Sana tecavüz edeceğini bilmiyordum. Ateş'in adamlarından duyduğum gibi, dünya başıma yıkıldı. Ateş'in sakladığı bir silah vardı. Onu alıp adamlara gitmelerini söyledim. Sonrada içeri girip Ateş'i etkisiz hale getirdim biliyorsun zaten. Senin benim yüzümden kaçtığını öğrendiğinde adamlarına beni yakalattı. Dövdü, sonra bir çöpmüşüm gibi adamlarına beni bir kenara attırdı. Hemen eşyalarımı toplayıp buraya geldim. Biliyorum beni affetmeyeceksin. Ç-Çünkü ben kolay kolay affedilecek şeyler yapmadım." biraz geçte olsa sarıldım. Bunu bekliyormuş gibi kolları belimi sardı.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Beste kapıyı neşeyle açtı. Ama kapıyı açıp bize baktığında yüzü düştü. Biz derken Ceydayla ben.
"Derin galiba rüya görüyorum. Şöyle bir tokat atta kendime geliyim." dedikten sonra benim canım(!) mal arkadaşım Beste kendine tokat attı. Allah'ım neydi günahım?!
"Beste salak mısın? Ben sana anlatmadım mı?"
"Off Derin şaşırdık işte." en sevdiğim şeylerden biri olan göz devirmeyi, Beste'ye bakarak uyguladım. Ardından Ceyda Beste'ye bir adım atarak kollarını açtı. Hemen birbirlerine sarıldılar.
"Hadi Alya'ya da gidelim de Ceyda size olanları anlatsın."
"Tamam telefonumu alıp geliyorum."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
GEÇMİŞ'İN SOĞUK GÖLGESİ
Teen Fiction"Ben aslında 6 yıldır seni tanıyorum Derin." dediğimde kaşları çatılmıştı.Onun bir şey demesine izin vermeden devam ettim. "5.sınıfta kilolu bir çocuk vardı hatırlıyor musun?O çocuğun arkadaşlarından biri,o çocuk seni seviyor demişti sana.Anlattıkta...