Bölüm 10

43 2 0
                                    

Milena:
Sınavından bir kaç gün önce ziyaret ettim Ceki. Sınav aslından bahanemdi çok özledim dayanamadım. Her gün ders çalışır dışarıya çıkmıyordu. Sanırım ben onsuz nefes alamadığımda anladım deliler gibi Ceke aşık olduğumu anladım. Çok haklı ama beni kıracak bi söz söyledi. " Olive aid olan kalbinde bana yer var mı". Nasıl incindiyini , kırıldığını , yanlız kaldığını gözlerinde gördüm. İyrenc biriyim kendimden utanıyorum. Bu gün hayatını halletcek gündü yanında olmak istetim , amma yapamadım. Dönünce gitcem ziyaretine nasıl olduğunu görmek istiyorum, hayır sadece görmek istiyorum. Amma içimde bi endişe var . Olivi ne yapcam? Ondan korkmaya başladım her zaman ki, nazik anlaylı sevecen Oliv yokdu. Umarım bu gün hiç rastlamam . Ceki beklemekten yoruldum en sonunda evlerine aradım.

+ Alo , merhaba bayan Katrin.
- Merhaba kuzum, nasılsın?
+ İyyim teşekkür ederim siz?
- Bende iyyim, o gün bişey yemeden gitmişsin çok kırıldım .Bu gün Cekin sınavı var onun en sevdiyi tatlını yapıyorum . İstersen gelirsin. Ah, yine konudan saptım bişey mi istemişdin canım.
+ Sorun diyil bayan Katrin. Ceki merak etmişdim hayla dönüp dönmediyini merak etmiştim anlaşılan o ki daha gelmemiş. Şey..
- Evet ?
+ Tatlıları henüz bitirmediyseniz yardım ediyim mi? Hem o sırada Ceki beklerken zaman geçmiş olur .
- Hayatımm, bu gerçekten çok güzel olur. Hadi hemen gel .
+ Geliyorum .
Ne yapdığımı bilmiyorum , amma Ceke kendi ellerimle bişey hazırlamak fikri kafama şimşek gibi çakdı . Hemen üstümü deyiştirip çıktım.
Ahh ciddi olamazsın.
+ Ne işin var burda senin?!
- Nasıl ne işin var? Sevgilimi görmeye geldim. Bakıyorum sende bi yere gidiyorsun. Nereye?
+ Sana ne Oliv? Bırak artık yakamı.
- Nc nc nc , insan sevdiyini hiç bırakır mı Milencim.
+ Senin gibi seven olmaz olsun.
- Tamam sakinleş . Nereye gidiyordun?
+ Oliv sana ne dedim?
- Bak benimle böyle konuşamassın. Nereye gideceksin söyle .
+ Cekin annesi yardım istedi annemde beni yolladı oldu mu?
- Hmmm içim pek rahat etti diyemem , amma kadıncaz çağırmış git.

Küstah herif. Yoluma hızla devam ettim. Bayan Katrin beni güler yüzle karşıladı ve mutfa geçtik. Bana bir önlük verdi beraber hamur açmağa başladık.

+ Milencim, sana bişey sormak istiyorum. Cekede sora bilirdim , amma o bana çok şeyi anlatmaz. Cekle bu aralar kavgamı ettiniz? Eskisi kadar yakın diyilsiz? Seni çok seviyoruz .
Böyle olmanız bizi gerçekten üzüyor .

Hamur elime yapıştı , boğazım yanmaya başladı . Gözlerim doldu .
+ Milena iyi misin? Noldu ?
- İ i iyyim .
Kendimi tutamadım ve hönkür hönkür ağlayıp konuşmaya başladım
- İyi diyil Bayan Katrın hemde hiç. Acı çekiyorum. Kalbimde bir oyuk var ve Cekin bana yabancıymış gibi davranması daha çok yakıyor. Ne yapıcağımı bilmiyorum . Onu kaybetme korkusuyla kendimden uzaklaşdırdım.
+ Şii tamam sakinleş Milana gel bakıyım buraya. Cek senden birazda olsa soyumadı kuzum. Oğlumu tanıyorum. Sen onu olgunlaşdırdın. Cek böyle olgunsa bu senin sayende kızım. Hadi ellerini yıka bende çay koyyum her şeyi anlat.
Peki söylemekle yetindim. Ceke sarılan kolların banada sarılması huzur vermişdi. Ellerimi yıkadım misafir odasına geçtim. Bayan Katrin elinde tebsiyle geldi çay ve çikolatalarla geri döndü.
+ Cek bunlardan sevdiyini söylerdi. Her alış verişe gittiyimizde bunlardan aldırırdı. Sen bize gelince çayla içersin diye. Sende sanıyosun ki senden soyudu. Senden uzak olsa bile seni düşünüyor Milena. Peki , anlat bakalım neler oldu.

Derin nefes aldım ve her şeyi teker teker anlatmaya başladım.

- Her şey çok güzeldi . Her gün beraber zaman geçirir unutulmaz anlar oluştururduk. Sevgili diyildik , o da bende kabul etmiyorduk. Hem bişeye isim koyunca bitişide oluyor. Bir gün Cek beni her zaman gittiyimiz deniz sahiline götürdü. Çok önemli bişey anlatıcakdı. Ben beni ne kadar sevdiyini ve artık ne olursa olsun sevgili olucağımızı demesini beklerken gidiyorum dedi. Gidiyorum kelimesi beynimde yankılandı. Kalbim kırıldı. Beni bırakıb gidiyordu. Bağırdım arkama bakmadan gittim. Sonra Oliv eski sınfımdan arkadaşım beni gördü o kadar ağlamıştım ki bayılmışım eve kadar beni o getirmiş. Cek ziyarete gelince çok mutlu oldum gitmiyiceyini düşündüm , amma sonu yine gidiyorum bitince kızdım. Olivle çıkdığımızı söyledim. Canımın yandığı gibi onunda canı yansın istedim. İşte ordan yol aldın Olivle sevgiliymiş rolü yapmaya başkadık. Amma çok pişmanım Ceki çok özlüyüyorum. Karşımda amma dokunamıyorum. Şimdi tamamen kaybetcem. Hiç bir şey umrumda diyil . Sadece biraz olsun görüyüm yeter.
+ Milena... sen ne yapmışsın böyle. Her şeyi ne kadar karıştırmışsın. Bunu bitirmen lazım. Cek seni affeder mi....
Kelimenin geri kalanını getirmemesinden anladım ki anneside bilmiyor.
+ Peki Olivle oyununa neden son vermiyorsun?
- O bana aşık. Bu oyundan çok memnun şimdi ben ayrılmak istersem beni kaybetmemek için Ceke her şeyi anlatar.
+ Nee??!! O kim oluyor seni tehtit ediyor? Hemen gösder bana o çocuğu büyümüşde tehtit mi ediyor?
- Hayır lütfen bayan Katrin sakin olun. Cek gidince zaten ayrılcam . Cek giderse söyliyemez. O zamana kadar dayanırım.
+ Peki Cek ? Oğlum diye korumuyorum ya da seni dışlamıyorum kızım , amma Ceke ne olucak?
- Cek zaten gidiyor. Bir süre meşkül olucak. Geri dönünce bununla yüzleşicem , amma lütfen bayan Katrin yalvarırım hiç bişey anlatma Ceke. Yüzünü bakamam.
+ Ne diyiceyimi bilmiyorum. Madem sizin hayatınız siz karar verin. İkinizde zeki bireylersiz.
- Çok teşekkür ederim bayan Katrin . Ben artık gitsem iyi olur . Sizinle konuşmak beni gerçekten rahatlatdı.
Kapıda yine sımsıkı sarıldım ve eve gittim.

Mutlu sondur belki Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin