playhit

twenty one

Taehyung

"Bir sorun olursa söyle."

"Bir sorun var."
Taehyung kendinden istemsiz bakışlarını ona çevirdi.
Donuk ifadesiyle karşılaşmayı beklemiyordu, öylece karşıya bakakalmıştı. Ters bir durum olduğu başından beri aşikârdı.

"Şu karşıdaki duvarı görüyor musun?"

Taehyung, onun direkt sabitlendiği bakışlarını takip ettiğinde eskitmeli yazıyla yazılmış olan isimle duraksar gibi oldu.

"Jennie?"

"Ayrıldıktan sonra başına bir şey geldiğine yemin edebilirim ama kanıtlayamam."

Lisa'nın belli etmemeye çalışmasına rağmen endişeli ses tonu es geçilemeyecek kadar netti.

"Gruba girmeyi deneyeceğim."

Taehyung, onun titreyen ellerinde takılı kalmışken Lisa, "Girilmiyor işte! Hata verip duruyor. Gruba girmek için parola istiyor ama burada gizleyebildiğin tek şeyin profilin olduğunu sanıyordum." Diye söylendiğinde az önceye göre bir hayli öfkeliydi.

Telefonun kilitleyip cebine attığı esnada Taehyung başını bıkkınlıkla geriye atmış, uykusuzluktan açık tutmakta zorlandığı gözlerini tavana dikmişti.

Epeydir yürüyorlardı ve panel duvarlarda beliren yazılardan anlayabildikleri, yalnızca az öncesinde Lisa'nın dikatini çeken Kim Jennie yazısı olmaktan öteye gidememişti.

Ondan beklenmedik bir şekilde ayrılmak zorunda kalmışlardı ve bu, Lisa'nın anımsadıkça ister istemez daha da karamsar bir ruh haline kapılmasına sebebiyet veriyordu.
Jennie'yi uzun süredir tanımadığı doğruydu fakat sayesinde hayatının kurtulduğu su götürmez bir gerçekti, bunu görmezden gelmesi söz konusu olmamalıydı.

Başını kollarının arasına alırken öfkesini dizginleyememesine aldırış etmedi bile.

"Delirmek üzereyim."

Taehyung bir şey söyleyemedi. Eh, kendisin de ondan pek geri kalır yanı yoktu nihayetinde.

Konuşmak istedi ama kelimeler bir anda aklından buhar olup uçmuş gibi susmakla yetindi.

"Belki sizinkilerden birine ulaşırsak Jennie'ye ne olduğunu öğreniriz ama uygulama girdiğim an geri atıyor. Üst üste banlanmam normal değil, bu da mı kural gereği? Çok saçma."

Taehyung, Lisa kendi kendine uygulamaya bir şeyler saydırırken etrafa göz gezdirmeyi sürdürdü.

Duvarda beliren birden fazla Kim Jennie yazısıyla aklına düşen fikirle birden gözleri parladı.

"Az önce gruba giremediğini ve parola istediğini söyledin, değil mi?"

Lisa kafasını kaldırarak içinde bulundukları durumdan fazlasıyla sıkılmış bir ifadeyle kafasını olumlu anlamda salladı.

"Belki de Playhit duvara boşuna Kim Jennie diye yansıtmıyor."

Lisa telefonunu yeleğinin cebinden çıkarırken Taehyung'a hak verdiğini fark etti.

Pekâlâ, durduk yere neden gruba girebilmesi için şifre istiyordu ki?

Taehyung bir an için başına bir şey gelmiş olma ihtimalini göz önünde bulunduruğunda bu düşünceyi aklından bir çırpıda silip attı.

Lisa, parolayı girdiğinde ilk olarak Kim Jennie yazdı fakat siteden tekrar atıldığında tuttuğu nefesini umutsuzca geri bıraktı.

"Bir de sadece Jennie dene."

Lisa dediğini yaparak parolayı Jennie girdi ve bekledi.

Gruba girmeyi başardığında, "Sonunda." Diyerek seslice nefes verdi.

Taehyung, kendisinin uygulamaya girememe sebebinin farklı olduğunu bildiğinden yalnızca onun gruba girişini seyretti.

"J&T mi?"

Bunun üzerine Taehyung grubun adını görmesiyle gözleri hayretle büyürken bir çırpıda telefonu elinden aldı.

"İşler sarpa sarmış benziyor, burada bok yoluna gitmesek bari."

Lisa'nın söylemine karşılık ekranı yukarıya kaydırarak mesajlar da aşağıya inerken, "Sadece grupların isimleri değil, gruptakiler de karışmış." Diye cevap verdi düşünceli sesiyle.

"Tuhaf..."

Taehyung bir şey söylemeye yeltenecekken sırada Lisa'nın kolunu kavrayan eli dikkatini darmaduman etti, eş zamanlı olarak söyleyeceklerini geri yutmak durumunda kaldı.

"Şeritler, kırmızıya dönüyor."

Telefonu hızla kilitleyip kaşla göz arası Lisa'nın eline tutuştururken, "Bunun olacağını bildiğimizden plan yapmıştık, hatırlıyor musun?" Diye sordu.

İkisinin de hayrete düşmüş ifadesi durumu yeterince özetlerken Lisa kısaca, "Evet." Diye yanıtladı onu.

"A planı için yine aynısı olursa ilk yapacağımız koşmak olacak demiştik."

"O işe yaramazsa diye, B planı?"

"Daha hızlı koşmak."

Taehyung geride kalan tahta zeminin çökmeye başladığını duyduğu an, "Koş!" Diye bağırdı.

Lisa var gücüyle koşmaya başladığında bu cezanın sebebinin ne olduğunu düşünmeden edemedi, Taehyung'un biraz gerisinde kaldığını fark ettiğinde paniğe kapılmak yerine daha da hızlanmayı denedi. Fakat anlamadığı bir anda hemen önünde onun bir şeyler mırıldandığını duymasıyla, bileğine sıkı sıkıya dolanan parmakları kavraması çok ani gerçekleşti.
Taehyung gerçekten her daim minnettar olunası biriydi, Lisa kendisini geride bırakmamakta kararlı olduğu için buruk hissetmekten kendini alıkoyamadı.

Bunun için daha sonra ona teşekkür edebilirdi.

Ama neden koşmak zorunda kaldıklarının cevabını öğrenmesi şu an için önceliği olmalıydı.

Gürültü dindiğinde zemin de artık çökmüyordu, ikisi de adımlarını yavaşlattı.

Koridorun sonuna kadar koşmuşlardı.

Bu daha nereye kadar böyle sürecekti?

Merdivenleri ağır ağır indiklerinde Taehyung tam karşısında kalan kapının hemen yanındakinin üzerinde yazan isimle duraksadı.

Lisa da aynı anda fark etmiş ve hiç yabancı olmayan bu ismi görmesiyle ister istemez modu yükselmişti.

"Bundan sonra üç kişi devam edeceğiz anlaşılan."

-

Sizce odadaki kim?