Bi banyo yapıp rahatladiktan sonra aşağı indim. Amcam gil gelmişti. Yengem huş gildin cinim bnm diyip bobreklerimi sokercesine sarıldı. Sesimi cikaramiyordum . En sonunda hoşbulduk diyebildim. Amcam da sade bir şekilde hosgeldinnn dedi. Onada cevap verdikten sonra yengemin o harikamsi konusmasini duymamak için yukarı cikiyodum ki aaaa siz tinistinizmi gel Eylül dedi bu Can. Hımm demek egoist imizin adi can mış öyle mi tmm sen bittin olum bakışları atiyodum elimi uzatarak bende Eylül biliyosun zaten .s.ss dedim yine yukarı çıkacaktim ki yengem saolsun hadi siz Canla dışarı çıkın gizin dolişın siz gincsiniz dimi aaa dedi ve beni intihara surukledi. aslında biraz hava almam gerekiyordu çünkü aslında aklımı ne kadar ailemden daha doğrusu yarı bir aileden uzak tutmaya çlışırsam çalışıyım bir tarafım oraya kayıyordu. üstüme salaş siyah bir t-shit giyip altımada jean lerimi çektim saçımı saldım . fazla süslenmeye gerek yoktu nede olsa düğüne gitmiyodum diil mi ?aşağı indiğimde Can da hazır olmuş bekliyodu çok karizmatik falandı ama beni çekmiyordu. tamam ben hazırım gidelim mi hıhı olur dedi. Bu salak beni takmadı mı şimdi . sen görürsünn.
eeee nereye gidiyoruz ? diye sordum seni arkadaşlarımla tanıştırmayı düşünüyodum başka bi önerin var mı ?
Bu hareketine şaşırmıstim sendeki bu değişim kiyafet mi ?
Neyden bahsediyon ya hadi gidelim.dedi al işte coming to odun .
Arabayla 15 dk sürmüştü. Vardiğimiz yer restoran gibi bir yerdi. Yani restoran di anlayın iste :-) kapıdan içeri girdiğimiz de köşede oturan 3 kişi gördüm. Iclerinden bi tanesi çok dikkat çekiyordu siyahlara bürünmüştu ama yakismisti. Arkadaşlarının onlar olabileceğini düşünmemiştim tabikide Can odun malı o tarafa doğru yuruyunce anlamistim. o tarfa doğru yürüdüm. Utangaç bir tavırla merhaba dedikten sonra siyahlar içinde olan çocuğun tam karşısına oturdum. Göz ucuyla bana baktı ve duygusuz bi tavirla geri önüne döndü. O sırada adinin Savaş olduğunu öğrendiğim çocuk benim hakkimda bi şeyler öğrenmeye can atıyor gibi görünüyor du
Sonradan bu tespitimde haklı çıktım. Herkese merhaba dedikten sonra oturdum Can beni herkesle tanıştırdı. Bu ortama çok yabancı ydim . Bi ara Can kulağıma eğilip ben az sonra geliyorum dedi ve daha cevap veremeden adını unuttuğum çocukla beraber gitti. Sadece siyahlı ve Savaş kalmıştık. Siyahlı nin adını merak ediyodum hem de deli gibi ama Can adını soylememisti. O arada Savaş yanıma oturdu
Slm Eylül. Ben Savaş
Neydi bu şimdi bana yaziyomuydu. Off yaa meraba diyip sahte bi tebessüm ettim.
Bi an susadiğimi fark ettim ve önümdeki bardaktan su içiyodum ki Savaş birden sevgilin var mı diye sordu bütün suyu yere püskürttüm.
Ne sen neyden bahsediyorsun ya off senin yüzünden rezil oldum farkinda mısın ? Yerdeki sulara bakarken birden etkileyici bir ses beni burdan alıp başka bir yere götürdü. Bu sesin sahibi kim ki ?
Savaş onu rahatsız etme ! Wawww çok etkileyici bi sn onu derken Savaş ordan sinirle giderken ...
Onu derken beni mi kastettin?
Suratına harikamsi bi gülüş yerlesirken oo ufaklığımız sinirlenmiş .
Pardon da ufaklık ben miyim ?
Varya ben bu çocuğun üstüne toprak atarım ha ayık olsun.
Cevap vereceği sırada telefonu çaldı cevap vermek için köşeye çekildiği anda apaçi tipli bi çocuk yanıma yaklaştı Hafif tirsmaya başlamıştım bile siyahlı nerdesinn yaaa
Slm bebeğim benimle bişeyler içmeye ne dersin ?
Şoklardaydim o kadar insan varken bana hiçbir şey yapamazdi. Ve ona kalan bütün özgüvenimle cevap verdim.
Senin eve mi gitcez peki ?
Sen nasil istersen bebek. Iykkk iğrenç ya
Neyle gitcez senin araban varmı ? Bunu sorarken biraz etkileyici olmaya çalışıyordum. Evet hadi gidelim. O zaman
Arabaya nasıl binceksin
Nasıl yani biraz şaşırmısti .
Diyorum ki sendeki çirkin özgüveni arabaya nasıl sıgacak sıkışmazmiyiz .
Ne diyon lan sdn çabuk gidoyoruz diyerek kolumu sıktı .ve özgüvenimin bittiği o garip an
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİYAH TANRIÇA
Novela JuvenilŞu an kendini yalnız bildiğin kadar kalabalıktasın.. (bu sözün bütün hakları saklıdır)
