Saat sabahın altısıydı, yürüyüşe çıkmıştım, boğaza geldiğimde boş bulduğum
bir banka oturdum, ve en sevdiğim şarkı eşliğinde manzarayı seyrediyorum.
Deniz kokusu, martılar ve manzara, huzur getiriyordu, derin derin nefes alıp veriyordum, içim huzur doluydu..
Eve dönüşte, fırından tap taze yumuşacık ekmek almıştım.
O mis gibi ekmek kokusuyla evin yolunu tutmuştum, ucundan biraz koparıp yiyerek devam ediyordum...
Müziğim kesildi, telefonuma baktığımda " baterrie faible " yazıyordu, "batterie faible mi ? " dedim kendi kendime ve yoluma devam ettim.
Esnafların önünden geçiyordum ve hepsi nerdeyse doluydu, sanki bütün istanbullu sokaktaydı.
Herşey cıvıl cıvıl, herkes mutlu gözüküyordu, içim yine huzur doluydu...
***
Alarmın sesiyle, rüyam da sona erdi, büyük bir üzüntü kapladı içimi, çünkü gördüklerimin hepsi rüyaymış.
Demek ki rüyalar da hayal kırıklığına ugratıyormuş...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Homeland
RomanceHayat : Sürpriz, aile, dost, sevgi, paylaşmaktan ibaret ise, benim yaşadaklım ne oluyor ?... acı, keder, yalnızlık, duygusuzluk... Hedefsiz, amaçsız bir yaşam içinde, ruhsuz bir beden dolaşıyor...