"Sende var bir haller." dedi Bade.Eymen de ona arka çıktı:
"Evet abi. Bizim kız sınıftan çıkmazdı, şimdi koridorda geziyor. Gözlerim sulandı.""Abartmayın işte. Burnumdan getirdiniz zaten. Çıkmayacağım bir daha."
"Aman, bir şey demedik! Atarlanma hemen."
"Kızma ona Bade ablası. Benim peteğim çok akıllı, değil mi?"
"Ciğerim soldu."
Bade heyecanla araya girdi:
"Kızım sen yaşıtların gibi konuşmaya falan başladın, ne ayaksın? Hemen dökülüyorsun!"
"Salın beni abi ya!"
"Bade, bu kız "abi" falan diyor, değil mi? Ben yanlış duymuyorum."
Eymen ve Bade'nin bana üç yaşında bir çocuk gibi davranmasını gözlerimi devirerek izlerken karşıdan Barlas'ın geldiğini gördüm. O beni görmüş müydü bilmiyordum.
Bade, Eymen'e cevap verirken bir yandan da yürümeye devam ediyorduk.
"Biz bu işin peşini bırakmayız kızım! Duyor musun beni?"
O sırada yanımıza yaklaşmakta olan Barlas, arkadaşlarıyla yanımdan geçerken bana göz kırptı ve geçip gitti.
Barlas.
Benim Barlas.
Barlas Eraslan.
Bana.
Bana göz kırptı.
"Ananısikim."
Deminki beklenmedik ve can alıcı olaydan sonra ben bizimkilerin biraz daha gerisinde kalmıştım ancak bu onların ağzımdan kaçırdığım sözleri duymasına engel olmamıştı.
İkisi de aynı anda bana doğru döndü. Bu gözlerimi devirmeme neden oldu.
"Eymen, ben doğru mu duydum?"
"Asıl ben doğru mu duydum?"
Yavaşça topuklarımın üstünde arkama döndüm. Sınıfıma doğru usul usul yürüyebilirdim. Hiçbir şey olmamış gibi yürümeye başlarken arkamdan geldiklerini duydum.
"Hop hop, öyle kaçmak yok. Dur bakalım." dedi Eymen kolunu omzuma atarken. Kaçmamı istemez gibi kolunu biraz sıkılaştırdı ama ben kurtuluş yolunu biliyordum.
Adi bir insan gibi tikini kullanacaktım.
Ona fark ettirmedim dirseğimi kaldırdım ve beline bastırdım. Eymen bir anda sıçradı.
"Ananısikim"
Bu kez ben değildim ama sorun şuydu ki nöbetçi hoca Eymen'i duymuştu.
"Eymen, derhal buraya gel."
"Ama ho-"
"Eymen, müdür yardımcısına mı gitmek isterdin yoksa?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
acı kahve||texting
Short Story"Çünkü uzun zamandır ilk defa üşümemiştim ben senin acı kahvelerine bakarken..."