1.5

99 7 0
                                    

Mavi zorla hastaneden çıkartılan babasını bir süre izledi, hayatının en güzel dönemlerini cehenneme çevirmiş kişinin önündeki kısa boylu kızın ‘Yeter!’ demesi ile uzaklaşması garibine gitmişti.
-Ekrem Bey; yaşına göre yakışıklı ve dinç görünümlü bir adamdı, çeşitli dillerde tercümanlık yaptığı için aylık geliri ortalamanın üzerindeydi. Kendisine ait bir evi ve iki arabası olmasına rağmen Mavi’ye hiçbir yatırım yapmamıştı.-
“Elif iyi misin?” Derin’in endişeli ses tonu Mavi’yi düşünce balonlarından uzaklaştırdı, hala elinin tutulduğunu fark ettiğinde istemsizce gülümsedi. “Sayılır-… Sen?”
Dürüst olmak her zaman Derin’in en beğendiği huydu, kendisi bunu uygulamıyor olsa da karşısındaki kişiden beklerdi.
“Gayet iyiyim, gidelim mi? Sıktı burası beni.” Yüz yüze birbirlerini inceleyen iki kızda gülümsedi, Mavi yavaşça bakışlarını eline indirdi “K-Kusura bakma.” Derin utangaç bir şekilde elini çekerek yarım adım geriledi.
Mavi karşısında yavaş yavaş domatese dönen kızın tipine gülerek kafasını olumsuz şekilde salladı “Bu gece buradasın-… Bende buradayım.” Derin gözlerini devirerek omzunu silkeledi. “Ben çıkarım sen kal.” Dedi ve arkasını dönerek az önce Ekrem Bey’in çıkarıldığı kapıya ilerledi.
Mavi şaşkın tavırla giden kızı inceledi, bir insanın huyu suyu bir gram değişmez miydi? Küçükken inadı inat olan Derin yine aynıydı.  “Bekle de taburcu işl-… Gitmesenee!” Derin arkası dönük durdu “Bekliyoruum...” sesini Mavi gibi uzatarak güldü.
Mavi, doktor ile görüştükten sonra taburcu işlemlerini halletmek için hasta kayıta yöneldi. “Merhaba, acile getirilen Derin Öztürk’ün taburcu işlemlerini başlatmak istiyorum.” Görevli kaşlarını hafif çatarak monitöre biraz daha yaklaştı, sağ eli ile ensesini kaşıyarak Mavi’ye döndü “Hanımefendi burada dediğiniz isimde birisi kayıtlı değil.” Mavi de görevli gibi kaşlarını çattı “Nasıl ya, tekrar bakar mısınız?”
Görevli ekranı yeniledi fakat ismi bulamıyordu, eli ile bir dakika şeklinde işaret yaparak telefonla üst katı aradı.
“İyi günler, hasta kayıt İsmail Gök-… Acile getirilen Derin Öztürk isimli bir hasta bulunuyor mu bakar mısın?” Hasta kayıt kısmında görevli genç karşısındaki zeytin gözlü kızı inceledi, birkaç kez ekrana kaçırdığı gözlerini Mavi ile buluşturduğu her saniye gülümsemeyi de eksik etmedi.
“Allah Allah, teşekkür ederim.” Genç telefonu kapatarak Mavi’ye dönerek yaklaştı, ağzını açmaya vakit bulamadan masanın dibinde Derin’de bitti. “Derin Öztürk’ü mü arıyorsun İsmail?” Ses tonunda sinir ve birazdan seni yedim çocuk tonu karışmıştı.
“Affedersiniz siz adı-...” Mavi bakışlarını yanında duran kız ve görevli arasında gezdirirken Derin gözlerini devirdi “Gözün kaşın ayrı oynayacağına dediklerini aklında tut-… Bir de yaka kartın var hani…” Mavi, Derin’in çocuğa fırlatacağı ayarı düşünerek dudaklarını gülmemek için bastırdı.
Mavi, Derin’e yaklaşarak kızı kendisine çekti ve kolunu omzuna attı, kolunun altındaki kız gülerek kollarını beline doladı. “Derin Öztürk’te benim şimdi onu da sorma, veri tabanına ‘Derin Toprak’ olarak girersen bulursun.”  , “Deniz Toprak’ın eşi misiniz siz?”
Sarılmış olan iki kızdan Derin, içinde ismi gibi acıları hapsetmiş yaşarken Mavi’de şoka uğramış şekilde yutkundu. “Ne-… Ne demek bu Derin?” İnce dudaklarından dökülen kısık kelimelerin sahibi bakışlarını yere kaçırdı “Çıkalım o zaman konuşuruz.”
Hasta kayıt kısmındaki görevli taburcu işlemlerini bitirirken Mavi, Derin’den kaçmak istercesine hastanenin önüne çıktı, neydi bu şimdi? Derin daha yirmi beş yaşındaydı neden bu kadar erken evlenmişti, neden kendisini bu kadar erken kısıtlamıştı? Mavi düşünceleri ile boğuşurken hastane bahçesine giriş yapan dört pahalı araç önüne durdu.
İkinci arabadan takım elbiseli üç adam indi, bir tanesi üçüncü araca yönelerek önünü ilikledi ve arka kapıyı açtı. Arabadan inen adam sağını-solunu kontrol ederek bakışlarını Mavi ile buluşturdu; siyah gözleri, dalgalı sarı saçları ve beyaz tenli adam oldukça yakışıklıydı.
“Abi yengeyi alıp gelelim mi biz?” Sarışın adam sağ elini hayır anlamında sallayarak hastanenin içerisine ilerledi, araçların içinden inen on adamdan sadece ikisi dışarıda kalmıştı.
“Derin-… İyi misin?” Mavi arkasında duyduğu ses ile Derin’in çıktığını fark ederek o yöne döndü, sarışın adamın önündeki kız yaşarmış gözleri ile Elif’e bakarak çaktırmadan gitmesini işaret ediyordu.
“Sen neden geldin Deniz iyiyim bak, hadi gidelim.” Mavi, Derin’in ağzından dökülen cümleler ile beynine sıçrayan öfkeye hakim çıkmaya çalıştı. Küçükken ikisinin de peşini bırakmayan saplantılı bir adam ile mi evlenmişti?
“Yengene git bir tekerlekli sandalye getir böyle gezmesin evde de.” Derin bakışlarını hala Mavi’den kaçırarak Deniz’e çevirdi “Gerek yok Deniz yürüyebiliyorum.” Gözleri yaşlı kız merdivenlerde bir adım atmıştı ki dengesi buna izin vermedi.
Mavi ileriye atıldı fakat Deniz, kızı sertçe tutarak kendisine çekti, Derin canı acısa da ses çıkartamadan Mavi’ye sağ eli ile tekrar git anlamında salladı.
Mesaj bu sefer yeterince anlamlıydı, gözleri Mavi’ye odaklıyken düşüyor gibi yaparak mesaj vermeye çalışmıştı. Deniz’in kolları arasında Derin zorla sandalyeye oturtulurken Mavi hızlı adımlar ile uzaklaştı.
Gözleri de Derin gibi yaşarmış, hatta birkaç adım ileriye giderek gözyaşlarını bile serbest bırakmıştı. İçinde duyduğu acının adını koyamasa da en derininde hissediyordu. Girdiği ilk ara sokağın başına çökerek yüzünü elleri ile kapattı, Derin’i ne bu kadar korkutarak ses çıkartmasını engelliyordu?
On dakika kadar oturduğu yerde kafasını kaldırdı, ışıklarda duran araçlara bakarak yerinden kalktı. Dört siyah renk pahalı aracın yanına gidiyordu, elinden bir şey geleceğinden değil de Derin’in halini merak ediyordu.
Ellerini pantolon cebine sıkıştırarak karşıdan karşıya geçti, geçerken üçüncü araca da bakmaya da özen gösterdi fakat filmli camlar yüzünden içerisini göremedi. Araçlara yeşil yanan ışık ile yanından geçen dört arabanında plakalarına baktı.
Plakalar dışında gümüş renk harfler ile ‘Derizm’ yazılmış yazıyı görünce derin bir nefes aldı, sol elini kalbine yaslayarak verdiği nefesinin ardından hızlı adımlar ile hastaneye döndü.


Lacivert - 2804 -Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin