Emre Aydın-Her Şey Biraz Hala Sen
"Valla polis amca bizim bir suçumuz yok!" diyen Aras'ı dinlemeyen polis önümüzden geçip giderken sırtımı nezarethanenin duvarına yaslayıp yere oturdum. Ekin ve Aras ise yan taraftarlardı.
"Mapusa düşmekte varmış kaderimizde." dediğimde Ekin kahkaha atıp "Hadi ama." dedi.
Haline gülerken "Ne ya hayatımda ilk defa suç işledim. Karakola bile gelmiş insan değilim." dedim.
"Ben bu insan görünümlü arkadaş yüzünden çok geldim."
"Aras hep belalı. Bad boy Aras." kahkaha atarken Aras hızla demirlerin dibine çöküp elini bana doğru uzattı.
"İyisin değil mi?" dediğinde oldukça ciddi olduğunu görüp ortamı yumuşatmak için "Mapus ortamı biraz zor ama zamanla alışıyorsun Aras." dedim.
"Toplasan 2 dakikadır şuradasın gereksiz dram yapma." dediğinde dil çıkarıp önüme döndüm.
Kapıdan giren annemlerle ayağa kalkıp üstümü çırpttıktan sonra hızla yanlarına yaklaştım.
"Lunapark sahipleri şikayetlerini geri aldı. Hallettik." dediğinde derin bir nefes alıp Ekin'e baktım.
Polis memuru demir kapıları açarken annemlere yaklaşıp sarıldım. Karakoldan hep beraber çıktığımızda "Mavi gökyüzünü görmeyi özlemişim." diyen Aras'a bakıp gözlerimi devirdim.
"Az önce gereksiz dram yapma diyen adama bak."
"Sen ne anlarsın be küçük kız." dediğinde dil çıkarıp annemlere döndüm.
"Hadi eve." diyen annemle kafamı olumsuz anlamda salladım.
"Hayır bir kaç şey daha var yapılacak. Hem kendimi çok iyi hissediyorum." dedim. Annem bir şey söyleyeceği sırada babam elini omzuna koydu ve susmasını sağladı.
Bir şey demeden arabaya binip karakolun bahçesinsen çıktılar.
"Şimdi beni pasta yemeye götürün." dediğimde hiç itiraz etmeden arabaya yönelmiştik. Polislerin getirdiği arabaya..
Arabada ki yerimi alınca Aras arabayı çalıştırıp sürmeye başladı. Benim ise aklımda ki tek soru acaba ameliyattan sonra yaşayacak mıydım? İdi..
Araba durduğunda etrafa baktım. Güzel bir pastahaneye gelmiştik. Arabadan inip yavaşça kapıya yürümeye başladım. Kapıyı açıp içeri girdiğimde masalardan birine yöneldim.
Ekin ve Aras ta oturduklarında garson gelip siparişlerimizi sordu.
"Ben çilekli pasta alayım." dediğimde Aras "Olmaz!" dedi.
"Karışma kıza istediğini yesin." diyen Ekin'le gülümseyerek Aras'a baktım.
"Çileğe alerjisi var."
"O zaman başka bir şey ye Buğlem."
"Ya çileğin tadını unuttum. Ben çilekli pasta yiyeceğim. Belki de yediğim son pasta olacak karışmayın. Hem ilaçlarım yanımda." dedim.
Aras söylenirken, Ekin ters ters bakıyordu. Tabi ki kararımdan vazgeçmeyecektim.
Siparişlerini verdiklerinde Aras'a dönüp "Ekin'le konuştum sana da söylemek istiyorum. Yarın kar tatili planları var bizimkilerin sizde gelin istiyorum." dedim.
Garson pastaları bırakıp masadan uzaklaştığında hala Aras'a bakıyordum.
"Kar sevmiyorum biliyorsun. Hava yeterince soğuk ben gelmesem." Dudağımı büzüp üzgün bir şekilde suratına baktığımda bir süre gözlerimin içine baktı ve ardından "Tamam baş belası tamam." dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAUDADE | Texting
Short Story053********: Geçen gün saudade diye bir kelime gördüm. Anlamı tam olarak şuan ki durumumu anlatıyor 053********: Aşık olunan kimsenin yokluğuna duyulan derin özlem 053********: Ve.. 053********: En çok bu kısmı üzüyor beni 053********: Özenilen ki...