BÖLÜM 9:"OH MY GOT!"

17.7K 645 51
                                    

ENES YÜKSEL..

Müdürün odasından neşe ile çıktıktan sonra yine kantine indim. Aslında amacım Poyraz için yiyecek birşeyler almaktı ama orada Gökçen i tek otururken görünce iki ça aldım ve yanına gittim.

"Oturabilirmiyim?"

Başını oynadığı telefonundan kaldırdı ve bana 1 2 saniye bakıtıktan sonra "Tabi."dedi. Ellerimdeki çayı masaya koydum ve sandalyeyi çekip oturdum. Çayın tekini elim ile ittim ve "Al"dedim. "İyi gelir."

Bana baktı ve "Gerek yoktu "dedi . "Vardı"dedim ve bardağı biraz daha ittim. Gülümseyip sağ ol dedi ve bardağı aldı. O sırada cebimdeki peçeteye sardığım şekerleri çıkarttım. Güldü ve "Sağ ol"dedi.

Şekerlere baktım. Ne için sağ ol dedi lan bu?

Şekerlerden gözlerimi aldım ve ona bakarak "Ne için ?"diye sordum. Yine güldü ve "şekerler için "dedi. Tekrer şekerlere baktım. 7 taneydi. İyide şekerlerden bir tane bile almamış. "Şekerlerden almamışsın niye sağ ol dedi?"

"Çünkü şeker kullanmıyorum"

"Hmm. Bende kullanmıyorum" parmağını daldır yeter bee

"İyimiş"

"Aynen"

O sırada tam önümüzde oturan Mislina ve Ada atışmaya başladı. 3 4 saniye sonrada Ada "Siktir Git Mislina!"diye bağırdı. Mislina topuklarına vura vura kacarken bu görüntüye gülmemek elde deyildi. Gökçende dayanamayıp gülerken birlikte gülüştük. En sonunda karmıma ağrı girdiğini hissettiğimde kendimi zar zor durdurdum.

Gökçende artık gülmeyi bırakmıştı. Gözlerinden gelen yaşları siliyordu. Bende kendimi tutamadım ve "Bunlar senin arkadaşların dimi?"diye sordum. Ufak bir tebessüm ile "Malesef "dedi. Çayından bir yudum aldı. Bana baktı "Birdahakine benden sin "dedi. Tam itiraz edecektim ama öyle bir baktıki ellerimi teslim olurmuşcasına havaya kaldırdım.

Güldü ve "Afferim asker!"dedi. Bu hali yüzümde kocaman bir sırıtış çıkmasına neden oldu. "Sağ olun komutanım!"dedim ve ellerimi indirdim.

1 2 dakika içinde muhabbet koyulaşmıştı. Şimdi ise N.Fazıl Kısakürek in ÇİLE adlı şiir kitabından habsediyorduk.

"Oha sendemi okudun onu?"

"Evet bütün 10-A okudu"

"11-A dan sadece ben okudum o kitabı. Diyerleri ilk sayfalarda bıraktılar."

"Bizim sınıf önce bir ay muy etsede zorla okuttum. Hmm. Ençok hangi şiirini seviyorsun peki"

"Hm. Aynı anda diyelim"

"Tamam. "

"1.2.3."

"Beklenen"

"Bekleyen"

"Enes?"

"Efendim?"

"Okusana bekleyen şiirinin son dörtlüğünü?"

"Peki" dedim. Yalandan bir oksürük ile son dörtlüğü okumaya başladım.

"Ölürsün.....Kapanır yollar geriye
Ben mezarla sırdaş olur beklerim.
Varılmaz hayale işaret diye
Toprağında bir taş olur beklerim."

Şiiri okuduğumda büyülenmiş gibi bana bakıyordu. Yes beeee amacıma ulaştım..

"Bravo "dedi sonra.

"Ne için?"

"Yalan söylediğini düşünüyordum"

"Niye ki?"

"Bilmem ilgimi filan için herhalde "

"Doğru bilmişsin. Ama yalan deyil. Hatta bu şiir KADIN bölümünde 199.sayfada ve 1930 yılında yazılmış"dedim.

Bana yine büyülenmiş gibi baktı.

KARANTİNA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin