21.BÖLÜM: "ESKİ VOLKAN GERİ DÖNDÜ!"

11.6K 716 317
                                    

Multi medya: O çok merak ettiğiniz "oomer__sancakli"

Son a yazdığım küçücük alanı okursanız sevinirim. İyi okumalar...
                           _________

AZRA ŞENLİ...

Ağlamaktan gözlerimde yaş kalmadı artık. Doktorlar yarım saattir icerideydi ama kimse çıkıp birşey demiyordu.Serkan da çok kötüydü zaten. Olduğu yerde durup durup kapalı cam a bakıyordu. O sırada  3 4 hemşire odadan çıktı. Rüzgar konuşmacı gibi hemen öne atılarak sordu. "Durumu nasıl?"

Bizim gücümüz kalmamıştı artık. Hemşire ise "Doktor size gerekli bla bla bla"diyerek klasik konuşmayı yaptı. 5 dakika geçmeden Doktor da dışları çıktı.

Bu sefer ben güçlükle " D-Durumu nasıl? " diye sordum. Doktor sıcak bir tebessüm gönderdi ve "Korkulacak birşey yok. Evet ilk başta kalbi 8 saniye kadar durdu ama ' Serkan'diyerek gözlerini açtı. İçeride sizleri bekliyor. Bu arada Serkan hanginiz se yanına bir uğrasın. Yalnız en fazla 5 dakika. Hastamı yormayın. Geçmiş olsun"diyip gitti.

"Hadi"dedim burnumu çekerek.  "Girelim"

Herkes içeri girerken Serkan putluğu bırakıp bizim kalktığımız koltuklara geri oturdu. Herkes içeri geçerken ben Serkanın yanına geçip oturdum. O sırada Poyraz da geldi ve Serkanın diğer tarafına geçip oturdu.

"Iyimisin?"diye sordum. Birşe demedi. Poyraz konuştu."Serkan hadi içeri girelim"

"GELMİYECEĞİM!"

Bu kadardı işte. Kısa Öz ve Net. "Olmazki ama. Hem Eylül seni gördüğüne sevinir. Hadi"dedim. Bakışları beni buldu. "Sevinr mi?"

Gülümsedim ve "Tabi len. Kız senin ismini sayıklayarak uyanmış."dedim.  Zor da olsa sıcak bir tebessüm gönderdim. "Tamam"dedi ve kalktık. Kapının önüne geldiğimizde kapının kolunu tuttu ama açmadı."Aç hadi"dedi Poyraz.

Serkan kafasını salladı ve yavaşca kapıyı açtı. Yavaşca içeri girdiğimizde Eylül de dahil herkesin bakışları bizi taradı. Eylül hepimizde tek tek baktıktan sonra Serkan da gözleri 1 2 saniye takılı kaldı.

İkiside bir o kadar uyuz bir o kadar da şirinlerdi. Ne kadar anlasamazlarsada yakışırlardı...

VOLKAN ŞAHİN...

Serkan Poyraz ve Azra içeri girince hepimizin bakışları onlara döndü. Sadece Eylül biraz daha uzun baktı o kadar. 

Yavaşca içeri girdiler. Azra Mislinanın yanına geçip otururken Poyraz da benim yanıma oturdu. Butün koltuklar dolmuştu ve Serkan ayakta kalmıştı.  Azra gelir gelmez Eylüle birşey anlatmaya başlayınca Ada da onlara katılmıştı.

Serkan ayakta kaldığı için Rüzgarın yanına geçti. Tam oturacakken Rüzgar " Serkan buraya sığamayız ki"dedi ve onu kibarca red etti. Serkan birşey demeden başını salladı ve Enes in yanına gitti. Enes " Lan valla ben zor sığıyorum"diyince Poyrazlabenim yanıma geldi. Bende " Aslan kardeşim sen başka yere otur"diyince " Nereye oturayım amk! " diye bağırdı.

Bağırması kızların dikkatini çekti.  Gökçen "Ştt. Ne oluyor?"diye sordu. Enes onu geçiştiriken Serkan bana dönüp "Fosil yakıtların en eski ineğinden oluşan salak! Bennereye oturacağım? ! " diye sordu. Pouraz sırıttı ve gözleri ile Eylül ün yatağını gösterdi.

Serkan arakasın da duran Eylül e şöyle bir bakıp tekrar Poyraz a döndü. Sessizce söyledi ama dudaklarindan 'Seni Sikerim' ifadesi gayet açık bir şekilde ortadaydı.

Ama Poyraz vaz geçmedi ve şom ağızıni açarak "Serkan yatağa otursana?"diye sordu. Çıkışta dayak yiyeceğimi bile bile ben de ona katıldım ve "Eylül Serkan yatağına otursun mu?"diye sordum.

KARANTİNA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin