KARANTİNA

BÖLÜM 10: "OH MY GOT!" 2

Arkadaşlar bir önceki attığım "OH MY GOT!" bölümü bu bölüm ile idi. Biraz sakarlığıma denk geldi. Bölümü tam yayınlarken yanlışlıkla yarısını sildim. Bu yüzden sizelerden aşırı aşırı aşırı Özür diliyorum. Lütfen kusuruma bakmayın. Bu bölümde diyer bölümün devamı olduğu için baya bir kısa olucak. Hatırlatmamı yaptıktan sonra sizeri KARANTİNAM ile yanlız bırakıyorum..

_________________

MİSLİNA SU YILMAZ. . .

Of yaa . Etrafta kimsecikler yok. Bende işte işsiz gibi geziyorum.. Aaaa doğru zaten işsizim.

Koridorda kendi kendime konuşarak gidiyordum. Allahtan bom boş ha koridor. Yoksa kesin rezilliğin dibine vurmuştum.

Biraz daha yürüdükten sonra arka merdivenlere oturayım dedim. Merdivenlere oturduktan sonra kulaklığımı ve telefonumu çıkarıp rast gele bir şarkı açtım. Telefonumda tek bir türkçe müzik vardı. O da besteydi zaten. Şans eseri 285 müziğin içinde kulaklarımda o yankılanmaya başladı. Beste gayet güzeldi. Normalde türkce şarkı pek dinlemem. Ama bu beste nedense hoşuma kaçıyordu.

"Nefrettenmi bahsedeyim bu gün sana?
Yoksa hak etmediğin sevgimden mi?
Sorun içi boş şişeler mi yoksa?
Benim tek resimle devrilmemmi?

İstediğini giy istediğinle dolaş
Artık sana karışan biri yok.
Suskunluğumuz düşkünlük deyil
Ağzımız var ama artık dili yok.

Ben çok sigara içiyorum hala çıkamıyorum o dik yamaçlarından.
Nefret ediyorum suratından makyajından hatta saçlarından.

Nefret ediyorum senden
abini iz bıraktığı o kaşlarından
Hayallerimden dönmek için çok geç
Tanrım daha kaç canım var? "

Şarki devam ettiğinde bende azıcık mırıldanmaya başladım. Sonlara dogru şarkıyı daha bir çok seviyordum. Sözleri bence mükemmeldi. Hel ritmi? Anlatamam.

"Artık bir yol bulabilirim ben
Korkmuyorum bu karanlıktan
Hala aynı banktayım
Gel çek çıkar ittiğin şu bataklıktan

Birgün sende yan benim gibi
O zaman daha iyi anlarsın
İşte o gün çok geç kalcaksın
Dört duvara bakıp ağlarsın."

Ve sonra yine devam etmeye başladı şarkı. İşte o en sevdiğim kısım geldi.

"Biz birlikteyken yaşamayı başaramadık
Gel birde ölmeyi deneriz.
Belkide gökyüzünden insanları
Mutluymuş gibi görmeyi deneriz.
Kafama tutulmuş bir namlu olsa da özlediğimi sana söyleyemem ben.
Karşima sen çıkmıyacaksan artık o yolları gözleyemem BEN."

Bu beste gerçekten çok güzeldi. Şarkı bittiğinde yeni bir şarkıya geçiş yaptı telefon. O sırada birinin ellerini belimde hissetmem ve çığlığı basıp susturulmam bir oldu...

AZRA ŞENLİ...

İçeri girdiğimde Poyrazın bana bakışı utanmama sebep oldu. Boğazımı temizledim ve "Şey...Rahatsız ettiysem gidebilirim"dedim. Gülümsedi ve "Saçmalama ya . Ne rahatsız olması? Geç içeri. "dedi. Güldüm ve yavaşa içeri girdim.

Koltuğun yanına geçtim ama oturmadım. Poyraz rahatsız olmuşcasına yuzüme baktı ve "Otursana?"dedi. "Yok "dedim. "Birazdan gideceğim zaten"

Bir anda yüzü düştü. Başını anladığını gösterircesine salladı ve yatakta biraz dogruldu. Onu izlerkrn aniden yüzünü buruşturdu ve "AH!"dedi. Bu hali beni korkuttu ve istemsizce yanına gidip elini tutmama sebep oldu.