taehyung Karşımda oturan Jisoo, merakla ayağını yere vuruyordu hafifçe. Ona önemli bir şey söyleyeceğimi söylemiş ancak onu 10 dakikadır bekletiyordum. Bir insana "En yakın arkadaşından hoşlanıyorum." demek ne kadar zor olabilir ki? Evet, çok zor.
"Jisoo,"
Sonunda ağzımdan kelimeler dökülmeye başlayacaktı ki, telefon çaldı. Telefonu eline aldığında telefonunu gösterdi.
"Bir dakika, Chaeng arıyor."
Arkama yaslandım ve nefes verdim sıkıntıyla. Odadan çıkıp başka bir odaya geçtiğinde o konuşmaları duymak için her şeyimi verebileceğimi fark ettim.
Hey, neden bunu söylemem gereksin ki? Zaten karşılıklı bir şey değildi. Ben ondan hoşlanıyorum o ise beni tumblr'deki kankası olarak tanıyacak.
chaeyoung
Babamla birkaç saat geçirdikten sonra Jisoo'nun aramalarına döndüm. Telefon çalarken neden bu kadar çok aradığını düşünüyordum. Ya Tae ona küçük konuşmamızı anlattıysa? Of..
Jisoo, telefonunu açtığında büyük ihtimal Tae'ye beklemesini söyleyip başka bir yere geçmişti. Tatlı sesiyle "Selaaam Chaeeengg!" diye bağırdı. Kıkırdayarak sızlamış kulağımı tuttum. Tae ile ilgili bir şey söyleyeceğini düşünürken o konuşmaya başladı.
"Konu, Jinyoung. Bana mesaj atmış, bilirsin işte, tumblr'dan. Ben de ona geri yazdım ama ne yapacağımı bilmiyorum. Ya hatalarımı tekrarlarsam?" Kendi kendine stres yapıyorken tumblr'a girdim. Tae'ye hızla mesaj attım.
rosieposie: chu'ya anlatmamalıyız. vphotographerv: jisoo'ya söylemeye ne gerek var? vphotographerv: bu aynı anda aynı şeyi yazma olayı ne zaman bitecek?
Mesajlarına gülümseyip Jisoo'yu dinlemeye devam ettim. Aslında Jinyoung tatlı çocuktu. Kibar ve komikti, aynı Jisoo gibi. İyi bir çift olabilirlerdi ama Jisoo'nun tekrar kırılmasını istemiyordum doğrusu. Neden dünyada Tae gibi tatlı erkekler çok az? Üff yine saçmalamaya başladım.
Anlık bir kararla Jisoo'ya "Yaz ona!" dedim. Yeni başlangıçlar yapmak gerekti ve kimse bizim birilerine güvenecek duruma gelmemizi beklemeyecekti. Ne Tae, ne de Jinyoung.
Jisoo'nun sıcak gülümsemesini telefonun başından dahi hissetmiştim. Böyle konularda onun yüreğine dokunabilmek en büyük yeteneğim. Ben bunları düşünürken Jisoo, facetime'a geçmişti ve "KULAĞINI GÖRMEK ZORUNDA MIYIM?" diye bağırıp gülmüştü. Onu mutlu görmek beni mutlu ediyordu. Uzun zamandır ilk defa bir erkekten bahsederken mutluydu ve ben de öyle olmak istiyordum.
Akşama kadar, Tae ile hiç konuşmadık. Tumblr profilime girip biraz düzenledim. Profil fotoğrafımı kendi fotoğrafım yaptım ve arkaplana Tae'nin çektiği fotoğraflardan birini koydum. Biri fark ederse çok komik olacaktı.
rosieposie
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
try again.
Daha sonra babamın bugün çektiği fotoğraflarıma baktım. Güzel bir tane bulunca post yazmaya başladım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
rosieposie: Evet, saç rengimle aklınızı karıştırıyorum sanırım. Bugün uzun zamandır görmek istediğim biriyle mükemmel bir gün geçirdim ve komik olacak ama ikimiz de saçlarımızı boyattık. Benimkine komik diyorsanız bir de onun saçlarına bakın! Hmm, ayrıca söylemek istediğim son bir şey var. Tumblr'dan sohbet eden de ne bileyim yani? :ddd
Gönder tuşuna bastığımda kendi kendime kahkaha atmıştım. Babam o sırada kapımın önünden geçiyordu. Onun saçlarını görünce kahkaham ikiye katlandı. Karnımı tutuyordum ki babam da gülmeye başladı. "Bu nesle ayak uydurmak lazım." diyerek kahverengi saçlarının ucunu kırmızıya boyatmıştı ve saçlarını dikleştirmişti. Aslında havalı duruyordu.
Babam bana ev yapımı pizzasını getirdiğinde (sori for oruç people) gülümseyerek teşekkür ettim ve bilgisayarımı açıp Tumblr hesabıma girdim. Çok mesaj ve yorum olduğundan bilgisayardaki sekmeyi kapatıp telefondan girdim.
İki mesaj vardı, onlara bakmadan önce yorumlara ve anonim mesajlara baktım.
yorumlar
y: kızıl fetişi olan bir kızı üzdün şu an. ( Fujoshi_KanojoKCLSMFŞSÖFŞDÖ) rosieposie: senin için kızıl fotoğraf atacağım, üzülme @y
x: doğruyu söyle, prenses misin? rosieposie: sanırım sizin prensesinizim~ ❤️
a: profilinde gördüğüm header, tae'den mi? olamaz düşüyorum. rosieposie bu yorumu beğendi. vphotographerv bu yorumu beğendi. rosieposie: ssshhhh!
z: kime gönderme yapıyorsun lan salak! rosieposie: tumblr hesabı bile anonim olan bir korkağın bana gelip böyle laflar edebilmesi komik doğrusu. vphotographerv, rosieposie'nin yorumunu beğendi.
vphotographerv: demek öyle, sarışın. rosieposie: aynen öyle, diğer sarışın.
Tae'nin yorumlarına bakıp gülümsemiştim. Bunu fark edince kendime tokat attım ve anonim mesajlara girdim.
anonymus: @vphotorapherv ile aranda bir şey var değil mi? Bizden saklama, lütfeen! rosieposie: just texting. vphotographerv: sensin "just texting"
givemechichkenordie: UZUN ZAMANDIR YOKTUM. KRALİÇENİZ GERİ DÖNDÜ! rosieposie: prensesiniz de tam olarak burada.
givemechickenordie: LA BENİM KÜÇÜK PRENSESİM @VPHOTOGRAPHERV ÇÖPÜYLE Mİ KONUŞUYOR? NASIL YANİ? rosieposie: çöp deme ona. vphotographerv: bir insan nasıl kuzeninden böyle nefret eder ya? @rosieposie dme gelir misin¿ :dd givemechichkenordie: GİTME ROSIE, SANA KÖTÜ ŞEYLER YAPACAK! GİTME! rosieposie: boş atma kankım. vphotographerv: boş atma kankım. rosieposie: yeter ama yani. vphotographerv: yeter ama yani.
Gülüp mesajlara baktım. Tae dışında, adı jinyoungjr.mp3 olan bir hesap mesaj atmıştı.
jinyoungjr.mp3: chae bana yardım et. jinyoungjr.mp3: ben aşık oldum galiba.