AŞK ASLA SEVER

10. BÖLÜM

AŞK ASLA SEVER

10. BÖLÜM

*

Gözlerimi telefonuma dikip cevap yazıp yazmayacağımı düşündüm. İçimden ona bir şeyler yazmak gelsede ne yazacağımı bilmiyordum.

Derin bir nefes alıp sıkıntıyla sınıfı süzdüm. Herkes deli gibi test çözüyordu. Hem de tenefüste!

Ben ise okula geldiğimden beri bir köşeye çekilmiş ona ne yazacağımı düşünüyordum.
Cidden Pakistanlı'yı önemsemeye mi başlamıştım? Hem de ne yazsam diye iki saattir oturup kara kara düşünerek?

''Çıkışta kafeye gidelim mi?''

Bakışlarımı telefonumdan çekip soruyu yönelten Mertcan'a diktim.

"Hayır Mertcan,''diye yanıtladığımda kısık bir küfür edip sırasına geri döndü.

Bakışlarımı tekrar telefonuma diktiğimde Mertcan'ın kızgın bakışlarını üzerimde hissedebiliyordum.

O benim okuldaki tüm kısmetlerimi kaçıran yegane etkendi.
Tabii Hamdi'yi de unutmamak gerekir! Kaç tane yakışıklı Playboy'u onlar yüzünden kaçırmıştım sayamıyorum bile.

Gerçi onlar olmasaydı da erkeklerden nefret ediyorum Felsefemden caymazdım.

Yakışıklı,
Kaslı,
Zeki,
Sempatik,
Çekici,
Playboy olsun yine de erkeklerden nefret ediyordum. Pakistanlı da dahil!

Çünkü erkekler aynı anda iki kızı idare edebilen, sürekli kız düşünen, kız olsun yeter diyen yaratıklardı!

Erkeklerin kalbi tuvalet gibidir giren çıkan belli olmaz. Kadınların kalbi de mezar gibidir, giren bir daha çıkamaz. İşte ben kalbime eski sevgilimi gömmüştüm. Tabii platonik sevdiğimdi.

Beni kaç kızla ağlatmıştı!? Üstüne üstük evlenmişti. O da yetmemişti çocuk yapmıştı! Ah tanrım düşünmek bile istemiyordum. Hala onun posterleri duvarımda asılıydı. O alçağın fotoğrağını telefonuma ekran kağıdı yapmıştım. Oysa onun soyadı benim adıma ne de çok yakışırdı...

Bilgi bieber,

Justin bieber.

Uğruna depresyona girdiğim adamı maziye gömüp asıl konuma odaklandım. Şimdi eski defterleri açıp sınav arafesinde depresyona girmek istemiyordum!

Pakistanlı'ya ne yazacağım? Asıl konum, ve sorum buydu.

Bu soruyu Tuğçe'ye çokça sormuştum. Ama o bugün Poyraz'la yeni bir kıskançlık krizine girdiği için cevap verememişti.

Neymiş efendim, Poyraz neden Jennifer Lopez dinliyormuş... Ona bakarsan sen de İbrahim Tatlıses  dinliyorsun. Hayır yani Poyraz'ın neden bayan şarkıcıları dinlemesine karşı anlam veremiyordum.

Ya da anlam veremememe şok olmalıydım. Sonuçta o Tuğçe'ydi. Sonuçta o Akrep Burcunun tüm özelliklerini taşıyan kıskanç ve kindar biriydi.

Ellerimi telefonun klavyesinde gezdirip kalbimden geçenleri. harflere döktüm. Aklımdan geçenleri uzun süre düşünmek yerine hemen yazıya geçirmek benim için daha iyi olacaktı.

Google çeviriden İngilizce'sini aldığım metni kopyalayıp Pakistanlı'ya gönderdim.

Bilgi;
''Buna çok sevindim. Benim dilimi öğrenmek istemen, hoşuma gitti."

Yüzüme koca bir gülümseme yayıldığında dudaklarımı bir birine bastırıp yüzümde ki gülümsemeyi sildim. Telefonla ilgilenirken gülmem Mertcan'ın dikkatini çekmişti ve şuan öldürücü bakışlarını üzerimde hissedebiliyordum.