Evin bütün hanımları toplanmış akşam ki yemek için uğraşıyorlardı mutfakta. Meleğin işleri olduğundan akşama doğru gelecekti.
"Kızım sen iş konusunu ne yaptın" Mavi elindeki patatesi soymayı bırakıp annesinin sorusunu düşündü aklında vardı birkaç şey
"Orası artık bana ait değil malum. Başka bir yer bulup taşımayı düşünüyorum. Hallederim 1 aya kalmaz" Yeniden işlere döndüğünde Derinin homurdanmalarını dinliyorlardı.
"Hayır yani niye hepimiz yapıyoruz bu yemeği. Kaç kadınsınız şurada yapın işte arkadaş alla alla. Beceremiyorum işte ben" elinde tuttuğu patatese dehşetle bakıyordu Mavi.
"Sen ciddi ciddi anlamıyorsun bu ne kızım patatesin yarısı kabukla beraber çöpe gitmiş zaten" İnci Hanım iki kızının oluşturduğu tabloya bakarken Hayat ise düşünceyle önündeki pirinçleri ayıklıyordu.
"Hayat Zeliha Anne gili Akın mı getirecek" Hayat arkadaşını duymamış önündeki pirinçleri ayıklamaya devam ediyordu.
"Hayat" Mavi koluyla arkadaşını dürttüğünde anca kendine gelebilmişti genç kadın.
"Efendim canım"
"Annenleri Akın mı getirecek" Hayat belli belirsiz salladı başını daha sonra "Evet" dedi sadece. Derin pasta yapmaya başlayacakken durdurdu onu.
"Canım sen dur ben yaparım pastayı Gurur istiyordu. Bak orada salata malzemeleri var sen onları yıka" Derin ablasına imalı imalı bakarak dediğini yaptı ama laf sokmaktan da geri kalmıyordu.
"Gurur Abi başka ne istedi ablacım onları da yap istersen. Malum ne isterse yapıyorsun" Mavi Derine cevap vermeyi es geçerek pasta malzemelerini yoğurmaya başladı. Akşam olduğunda bahçeye kocaman masa yapılmıştı. Zil çaldığında ilk olarak Hayatın annesi Zeliha Hanım ve babası Mustafa Bey arkasından da Akın ve annesi Ferda Hanım ve babası İlyas Bey gelmişti. Kısa bir tanışmanın ardından Akın ve Hayat gergindi. İkisininde birbirinden sakladığı şeyler vardı ve bu aslında ikisininde hoşuna gitmiyordu. Akın yerinde durgun oturan nişanlısına baktı. Gün geçtikçe ondaki durgunluk artıyordu ve bu Akının canını daha çok sıkıyordu.
"Kızım sen iyi misin rengin solmuş gibi" Hayat kayın validesine bakarak gülümsemeye çalıştı belli etmemesi gerekiyordu olanları. "İyiyim anne yorgunum biraz ondan. Yolculuğunuz nasıldı?" Akının anne ve babası şehir dışındaydı ve buraya hem gezmek için hemde Mavinin ailesiyle tanışmak için gelmişlerdi.
"İyiydi kızım dinlendik Akının evinde zaten."
"Akşama bizde kalın Ferda ne zamandır bir araya gelemiyorduk hem daha rahat edersiniz" Ferda Hanım Zeliha Hanıma cevap verecekken araya Akın girdi.
"Gerek yok anne. Barış bugün devriyeye gidecek bizde de rahat ederler." Ferda Hanımın kimde kalacağı tartışılırken son noktayı İlyas Bey koymuştu.
"Tamam oğlum zaten daha buradayız. Bugün Mustafa gilde kalırız. Sonra Geliriz yine size" Onlar konuşurken yeniden zil çaldı ve bu sefer Melek ve annesi Gülay Hanım ve babası Kemal Bey arkalarından da Barış ve annesi Cansu ve babası İbrahim Bey gelmişti. Yeniden tanışma faslından sonra son olarak Gururun annesi Meral Hanım kız kardeşleri Gazel ve Zeynep te geldiğinde artık herkes hazırdı. Herkes bahçedeki masaya geçerken masadaki tek eksik kişi Demirdi. Gündüz arkadaşlarıyla buluştuğundan gelince yukarı çıkmış daha inmemişti. Derin Demiri çağırıp aşağı indiğinde herkes koyu bir sohbete dalmıştı. Gazelin yanına oturduğunda oda onunla konuşmaya başladı. İki kız sohbet ederken Demirde bahçede göründüğünde İki ses yükseldi bahçede.
"Yok Artık"
"Yok Artık"
İki çift göz birbirine sinirle bakarken bahçedekiler ne olduğunu anlamaya çalışıyordu. Demir hızla masaya ilerlerken Gazel sinirle ayağa kalktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SANCILI HAYATLAR
ChickLitMavi... Babası tamda ona yakışan bir isim koyduğunu düşünüyordu. İsmine zıt yeşil gözleri ona en çok yakışan şeydi. Başarılı bir avukat olmak için elinden geleni yapmış şimdi ise kendi hukuk bürosunu açmıştı. Bu hayatta en çok değer verdiği şey arka...
