Mavi güneş

195 5 1
                                    

Alec
Etraf karanlıktı bir arabaya bindirildim ve rutubet kokusundan bir odada olduğumu sanıyorum.
Kim ki beni kaçıran ben kimseye hiç bir şey yapmadım.
İçeride  ayak  sesleri duyduğumda hem korktum hem de biraz mutlu oldum uzun süredir yaşamadığım bir hisse hasrettim acı...uzun zamandır acı çekmiyordum.
Ne saçmalıyorum ben yine?!
Adam kafamdakini çıkarttığında ona daha yakından baktım yeşil gözleri,sarı saçları,benden bir kaç santim kısa boyu,sinirli bakışlı...tanıdık değildi yani eğer aile günlüklerinde fotoğrafını görmesem...louıs garrel ne yani beni öldürecek mi?
-louıs
Şaşkınca güldü hoşuna gitmişti:
-Araştırmalar yapılmış.Peki gerçek mi?
-Kimsin sen?
-Bir düşman diyelim bir arkadaşımla evlilik kararı almışsınız bakıyorum.
-Ne saçmalıyorsun?
-Mags ve sen diyorum.
-Sana ne?
-Mags'ı bu  kadar zevksiz bilmezdim(bu sözden sonra taşa döner)
-Sana mı kaldı benim yakışıklılığım yada Magnusun zevki?
Teslim olurca ellerini kaldırdı:
-Ah tabi özür dilerim sizin için de zor olmalı geysiniz ve bu iğrenç.
-Emin ol sen ve yüzün daha iğrençsiniz.
Bunun ardından güldüm ve o sinirlendi.
Bana yaklaştı dişlerini sıkıyordu yüzüne tükürdüm.
Bunun üzerine sinirlendi ve başka bir odaya gitti...
10 dakika sonra:
Geldiğinde elinde kerpeten vardı.Ah işte en zevkli kısmı geliyor.Bana güldü:
-Bakalım sana adab-ı muaşeret öğretebilecek miyim?
-Bunu ahlaksız biri söyleyince inandırıcı olmuyor ama sen bilirsin yani anlarsın ya büyüsü bozuluyor.

Bana yaklaştı ve kerpeten ile etlerimi sıkıştırmaya başladı.Canım yanıyordu hem bağırıyor ve tepiniyor hem gülüyordum.Ona yenildiğimi asla göstermeyecektim sonra durdu:
-Hepsi bu kadar mı,yapma ama daha fazlası olmalıydı biz bu acıyı  sevgilimle sex yaparken kullanıyoruz zevk için.

Bunun üzerine sinirlendi ve ısıttığı demiri boynuma bastırdı.
Canım öyle yandı ki bir an bayılacağım sandım.Ama ona yenilmeyecektim:
-Hadi ısır beni.
Bunu duyduğunda güldü ve demiri midemin üzerine bastırdı sonra göğüsüme.
Gözlerimden yaşlar dökülüyordu.Bağırıyor ve derin nefesler alıyordum ama devam et demeyi sürdürüyordum.Sonunda kasıklarımın iki tarafına da aynı anda demiri bastırdığında acıdan bayılmak üzere olduğumu anladım.Tam bu sırada tahta kapı kırıldı ve içeri magnus girdi.
2 gün sonra(magnus)
Alec hâlâ uyuyordu.Bu beni hem korkutuyor hem de sinir ediyordu.
Bu sinirle kerpetenimi alıp bodrum kata indim louis beni gördüğüne çok sevinecek bundan eminim.
Aşağıda bağlı şekilde beni bekliyor ve gözlerime korku dolu gözlerle bakıyordu en son üzerine kaynar su fırlatıp jilet ile yüzünü kesmiştim bundan olabilirdi bu korku.
Ben ise ona en tatlı gülümsememi gönderip arkamda saklayarak indiğim kerpeteni havaya kaldırıp salladım.
Olduğu yerde tepindi.Ama elinden bir şey gelmeyeceğini anlayınca derin bir nefes verdi ve hareket etmeyi bıraktı.
Bense yavaşça ona ilerledim ve ellerini karşıdaki masaya bantladım.
Parmaklarını kerpetene kıstırmaya başladım:
-Yüzüne hangi parmakların değdi?
Acıyla bağırıyordu ben ise git gide sinirleniyordum:
-HANGİLERİ LAN!
Canı acıdığından ayaklarını sertçe yere vuruyordu ve bu bana tarifsiz zevk veriyordu.
Sonunda kerpeteni bıraktım sıra küçük çekiçteydi... pantolonu dizlerinden sıyırdım ses çıkartmıyordu sadece ağlıyordu.
-Bu dizler mi sevgilimi taşıdı o pis yere?
Çekici dizine sertçe indirdiğimde sesi boş odada yankı yaptı.
Kollarına ilerledim:
-BU KOLLARLA MI TUTTUN ONU HA?!
Sinirle dirseğine çekici vurdum.
-BU BİLEKLER KIRILMAYI ÇOKTAN HAK ETMEDİ Mİ SENCEDE?!
Bileklerinden birini çözdüm ve tutup çevirdim kıt sesi geldiğinde bağırması şiddetlendi.Öbürüne de aynını yaptım.
-Boynunda izler var...yanık izleri,şimdi bende seni yakayım mı?
Üzerine benzini döktüm ve hiç acımadan çakmağı çaktım.
Gözümün önünde sandalye yere düşene kadar tepindi.
Yanan vücuduna su döktüğümde hâlâ yaşıyordu.Tam son hamleyi yapıp boynunu baltamla keseceğim an Alec beni durdurdu:
-Ben yapmak istiyorum.
Gülümsedim ve elimdeki baltayı ona uzattım:
-Evet pislik anlaşılan biz kazandık.
Dedi ve başını gövdesinden ayırdı.
Elinden baltayı aldım el ele tutuştuk ve oradan çıktık.
Sonunda Alec bu acayip ahıra benzeyen yere çakmağı çaktı.Arkamızda yanan bir kulübe bırakıp arabamıza bindik.
İki hafta sonra:
Nevra ve Nur (ki yurt dışına çıkıp yaptıkları kaçamak artık yetmiş olacak ki bu gün geri dönüyorlar) bize geleceklerini haber vermek için aramışlardı ve yanlarında bir misafir varmış bir bebek evlad edinmişler Alec bunu öğrenir öğrenmez biz de evlad edinelim diye tutturdu.
Elbette onu kırmadım ve başvuru yaptık.Pek umudum yok aslında çünkü vereceklerini sanmıyorum.Ama izin çıkmıştı ve bu ona çok büyük bir sürpriz olacak neden mi?
Bu gün 1 ekim(Matt'in doğum günü aynı zamanda Alec'in doğum günü)
yani benim sevgilimin doğum günü.
Düşündüm taşındım en iyisinin bu olduğuna karar verdim şimdi ayarlamaları yaptım o Nur ve Nevra ile alışverişte.O geldikten yarım saat sonra oğlumuz bize katılacak ve eminim Alec buna çok sevinecek çünkü bebeğimiz olmasını çok istiyordu tabi olmayacağını bildiğimizden üzülüyordu bende bu sorunu ortadan kaldırdım.
Onun için her şeyi yaparım.O benim mavi güneşim.
Şimdi Nevranın mesajına göre eve gelmek için yola çıkmışlar son rötuşları yapma vakti.Heyecandan kalbim küt küt atıyor.En çok da oğlumuza vereceği tepkiyi merak ediyorum.Ah işte zil...
Derin bir nefes aldım ve kapıya ilerledim:
-Hoş geldiniz.
Alec yorgunca gülümsediği sırada Nur her şey tamam işareti yaptı.Nevra ise bizi hiç umursamıyor ayakkabılarını çıkartıyordu.
Evet Nevrayı çok seviyorum ama bazen cidden umursamazlığına dayanamıyorum hadi ama en yakın arkadaşının doğum günü biraz heyecanlı ol değil mi ama?
Yok asla rahatlıkta zirve kız gerçekten şaşırtıcı.
Gece yaklaşırken ben biraz heyecanlanmaya başlıyordum acaba tepkisi ne olacak dersiniz?
Umarım sürprizi sever ve çok mutlu olur.


•Bitti 815 KELİME VOTE VE YORUM BİZİM ÇİFT YİNE SEVİMLİ YİNE MUTLU ONLARI ÜZMEYE KIYAMIYORUM~

Sadist ve MazoşistHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin