800Katrilyonda Bir Bulunan Bir Ot??????

25 2 0
                                    

Ve kadın korkudan silahı bir attı yaralı yere. Hay ben senin el ayarına. Öyle silah mı indirilir. Kadını ve çocuğu yanımıza aldık. Kadın benden özür diledi çünkü çocuk benim iyi biri olduğumu anlatmış. Abim ve erkek olan kuzenim koluma girerek beni yukarıdaki kattaki yere çıkardılar. Orayı doktur bir sargıyla sardı. Fakat ağrıdan duramıyordum. Şimdiki iş bir villa bulmaktı. Şimdi artık arabam bize yetmezdi. Ben abim ve  kuzenim benim arabama atladım ve ilerdeki askeri araba galerisine gittik. Ohaaa.

Ulan Ford Mustang'a silah ve ağır toplar takmışlar üstelik biraz da yani yaklaşık yüz elli ağır top ve on beş kasa sniper mermisi vardı. Onları kuzenim ve abim aldı. Ben ise arabanın anahtarını yana yana arıyordum. O sırada örtü ile kapalı bir araba vardı. Hemen örtüyü kaldırdım. Chevrolet Camaro ZL 1 vardı. Arkadan bakıldığında çok kalıplı ve hızlı gidemeyecek bir araba gibi gözüküyordu fakat 310 maksimum hızı olan bir arabadan bahsediyoruz. Hemen bağırdım. "Oradaki arabamız sizin olsun ama Allah rızası için bu bebek benim olsun " dedim ve kabul ettiler. Ama arabayı görünce kıvırmaya çalıştılar. Ama buna izin vermedim.

Madem galerideki tüm arabalar bizim herkes bir araba alsın. Kolayca gezeriz. Kuzenim Mustang'ı, ben Chevrolet'i, abim ise daha yeni bulduğumuz Audi'yi aldı. Ev bulmaya çıkacağız. Arabanın gazını kökleyerek yanlarına gittik. Eski arabamı babama verdim. Tüm arabalara iki fakat bir arabaya üç kişi binilecekti. Üç kişiyi kuzenim alacaktı. Sürücüyle beraber üç kişi olacaktı fakat. Bunu çocuk, kadın ve kuzenim olarak üç olacaktı. Ben doktoru aldım, abim kız olan kuzenimi, babam da annemi aldı. Herkesin bir tabancası vardı. Ama ben Gta karakterleri gibi geziyordum. Yoldaki zombiler artık dert değildi. Çok fazla mermimiz ve sağlam dört arabamız vardı.

Hemen ana yola çıktım. Arkadaki konvoy zaten beni izliyor. Ümitköy çok fazla uzağımızda değildi. Yaklaşık 10 kilometre uzakta. Son hızla 15 dakikada oradayız. Ama karşımıza çıkan ve sonu gözükmeyen bir zombi ordusu vardı. Babam telsizden " Bu anam için " dedi ve toplarından ateş etti. Abim " Bu biladerim için " dedi ve ateş etti. Ne diyim diyene kadar kuzenim de " Zencilerim için" dedi. Ben de "Değil şöhret para için ahanda bu toplar kardeşlerim için" dedim ve tam ortalarına bir ağır top fırlattım. Yüz kadar zombi öldü. Ama sadece benim attığım toplar ile. 4 kişi ateş ettik ve yaklaşık 450 zombi öldü. Yarılamıştık. Ben " Hadi başlayak " dedim. Ateşler ile yan yana olan toplar zombileri yere yığıyordu.

Doktor bana ayağımı sordu. Tabii savaş ile acıyı unutmuş yere yığılan zombileri takip ediyorduk. İyi olduğunu söyledim. Zombilerden son yaklaşık on adet zombi kaldığında Ufak mermili silahlarımız ile ( Arabaların ) zombilere ateş etmeye başladık. Sonunda be. Ümitköy'e gittik. Bir çok villa vardı. Birine silahla daldık. Ama işimizi garantiye almak için elime katanamı ve AK47 ile kapıya dayandık. Kilit bölümüne ateş ettim fakat kurşun tekrar yanımdan geçip gitti. Kurşun geçirmez aksine kurşunu sana sektirirdi. Demek ki içeride birileri vardı.

  Hemen çantamdan el bombasını aldım. O sırada elimden AK47'yi indirdim. AK47'yi babama verdim. El bombasını fırlattım. Kapïdan fırlayan tahta parçaları yüzümüze doğru savrulurken biz de içeriyi kontrol ediyorduk. Ama oradaydı. Annemin üstüne doğru koşarken katanayı fırlattım ve kafasının üst tarafı ikiye ayrıldı. Annem " Bakın. Analar neler doğuruyor. " dedi. Herkes ona bakarken ben afallayan bacağım ile ileriden içeriye girdim. Bir genç vardı. Yaklaşık benim yaşlarımda. Yanında da tahminen iki kardeşi vardı. Onlar beni zombi sandı ve silahı bana doğrulttu. Ben ise " Benim gibi insanı sen zor bulursun." dedim. "Yani insansın" dedi. Hem de ne insanım.

  Sonra dışardakilere " Gelin yahu temiz. Ama çok temiz. Afedersiniz acaba temizliğe kim geliyor" dedim. Yanındaki biri erkek biri kız iki çocuk bana bakarak gülmeye başladılar. Ben de tabii😁😁😁😁 oldum yanii. Nede olsa çocuklar yanii. Yaniii yanii yanii yanii çok güzel söyleniyormuş. Neyse genç adamı çağırdım ve onunla bir konuda konuştum." Evde sen istersen kalabilir miyiz?" diye sordum. O da kardeşlerine sordu. Onlar da tamam manasında kafalarını salladılar.

BU ARADA BUNDAN SONRA KONUŞMALARI SİYAH YAZI İLE YAZACAĞIM.

  İlk olarak buraya bir kapı yapalım

Olur valla

Demi

Zombi SalgınıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin