Evdeki heves ve heyecan insanı coşturuyordu. Eve ilk olarak duvar yapacaktık. Ben ve kuzenim yola çıktık. Kuzenim arabasına atladı ben de arabama atladım. Afallayan bacağım gittikçe daha çok ağrıyordu. Ben arabaya bindiğimde yukardaki tavan işaretine bastım ve ne olduğu hakkında hiç bir bilgim yoktu. Ve üstü açılıyordu. Vaaayyy araba var ya fıstık gibi oldu. Havam olsun diye güneş gözlüğü taktım ve silahları açtım. Kuzenim ise yetim gibi yüzüme bakıyordu. Ben " Noldu ya. James Bond sana naber hemşerim mi dedi" dedim.
Navigasyonu ayarladım ve " Hadi takip et" dedim. Biraz arabayı bağırttım ve hızla gittim. Yardır Allah yardır. En yakındaki inşaat malzemeleri satan yere gittik ve tuğla, çimento, mala, çekiç falan aldık. O sırada bir miyavlama sesi. Ama tam da miyavlayamıyordu. Resmen miyıklıyordu. Koşarak arkalardaki odalara gittim. Bir küçük siyah mavi gözlü yaklaşık 5-10 santim olan bir kedi. Hiç düşünmeden elime aldım ve bir kaç kere başını okşadım. Evvett. Üstünde ısırık izleri de yoktu.
Arabaya binmek için kapının üstünden atladım ve kediyi de yanımdaki koltuğa koydum ve uyumaya başladı. Şarkı açtım. Evet ben bir rap dinleriyim. Hemen klasörlerden rap adlı klasöre girdim ve İstanbul Trip'ten Korkusuz'u açtım. Yoksul her zaman korkusuz. Sonra da yine İstanbul Trip'ten Griye İsyan'ı açtım. Griye isyan isyan bırak bir sal. Sonra da Tabi ki Katliam 3 Gece dolaşmaya korktuğun sokaklarda notaları çalar yeraltından benim melodimi. Evvet. Bunları dinlerken villaya çoktaan ulaştık.
Eski alışkanlık işte üstü kapattım, camı kapattım,ve anahtarla kapıları kapattım. Yukarıya doğru çıkarken kedimi de aldım. Kedinin adı Gece oldu. Yani 10 saniye önce. Hemen annemgilin yanına gittim. Çimentoyu falan kapının önüne koyduk ve kedi ile odama gittim. Ve daha yeni bir odam olduğunu öğrendim. Annemgilin yanında kedi ile durunca bu ne diye sordular. Ben ise Yeni arkadaşım Gece dedim. Annem içinden gelen bir konuşma ile Bir de Gecemiz çıktı başımıza dedi. Ben ise anneme Orada kalsaydı açlıktan ölecekti ne yapsaydım vicdan azabı yüzünden hiç bir şeye odakalanamayıp zombilere yem mi olsaydım?? Annem ise Aman iyi be ne uzattın.
Ama aklıma sonradan kedinin maması geldi. Hemen Sincan merkeze gitmeliyidim. Arabaya bindim ve anlamadığım şekilde acelem vardı. Hızlar 150'yi gösterince yavaşladım. Bu ne lan!!! 1500 tane kedi maması türü var. Hepsinden bir tane aldım ama özellikle pahalılarından aldım. Kedi mama kabı falan aldım. Sonra karşıya gidip sefer tası aldım. Gerekli gereksiz her şeyi aldım. Ama aklım her zamanki gibi en önemli şeylerde kaldı. En önemli şey 10-20 tane tablet 30-40 tane telefon ve Gta6 ama Gta6 bilgisayarla oynanamadıgı için PS4 XBOX falan aldım. Onun dışında 33 tane daha oyun alarak evin yolunu tuttum. Geceye biraz mama koydum. Biraz da su verdim. Yedikten sonra hemen uyudu.
Eve gittiğimde annem Oğlum yarışmaya katıldın da teknoloji seti mi kazandın!! diye sitem etti. Ama ben Ama çantamı daha çok dağcı çantası gibi bir şey yaptım yani büyük ve hepsi çantama sığıyor dediğimde bir şey diyemedi. Kısacası tüm gençlerle sırayla oyun oynadık. XBOX ile Need For Speed Payback oynadık. Tüm oyunları akşama kadar oynayınca yemeği yedikten sonra Gece'yi aramaya başladım. Eeeeee malum ev büyük insanda kaybolabiliyor.
Bir ses. Evet bu kedimin Gece'nin sesiydi. Fakat bir yere bakarak miyavlıyordu. Onun baktığı yere baktığımda yaklaşık 250 adet zombi üstümüze doğru hızla geliyorlardı. Demek ki bizim de hızla gelmemiz gerekiyordu. İçerdekilere el bombalarını getirmelerini söyledim. Hızla 50 santimlik bir yer kazdım. El bombasının pimine bir ip bağladım ve zombiler geldiğinde en öndekilerin altında patlattım. Havadaki 25-30 kadar zombiyi gören zombiler bize doğru gelmeye devam ediyordu. Ama açılan deliğe de yaklaşık 55-60 kadar zombi girince diğerlerini taramaya başladık. Fakat mermiler bitince tabancalara geçtik.
Tabancalar fazla etki etmediğinden 10 kadar zombi öldürünce diğer el bombasını da deliğe fırlatınca 50 zombi de öldü. Artık hapı yuttuğumuzun resmidir. Ben katanama abim halatlı mızrağına babam koca bir bıçağa kuzenim dikenli boks eldivenine sarıldı. Abimden muştasını kullanmasını istedim. İlk başlangıcı Abim yaptı. Halatlı mızrağını fırlattı fakat muşta yerine tekme attı ve Bana " Katana şovvv" diye bağırdı. Katanayı zombiye fırlatarak öldürdüm. Katanayı aldıktan sonra kuzenimin ve babamın birer zombiye tekme tokat daldığını fark ettim. Demek ki bir planları vardı. Zombiler 5-6 kişilik gruplarla arka arkaya geliyorlardı. Abim bunu fırsat bilerek halatlı mızrağını fırlatıp hepsini duvara saplıyordu. Vaaay güzel taktik.
Bunu ben de katanada kullanıyordum. Nasıl mı? Katanayı tutup kafa bölümünden savuruyordum. Ve kafalar da kopuyordu. Tam bir suikastçıyım.
Bu arada diğer kitabım olan Assiasins Creed Black Flag'ı okudunuz mu ???
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zombi Salgını
Aksiİnsanlar bir virüs ile zombilere dönüştü. Bu insanlardan ben nasıl kaçacaktım?