kilo vermek zorunda değilsin, sen olduğun gibi güzelsin.

402 36 50
                                    

özür dilerim ama accık biracıcık çok azıcık bir yetişkin sahnemiz var... belki çok az olmayabilir... belki hiç de az olmayabilir... her neyse :"))

***

Baekhyun telefonuna gelmiş bildirime bakarken gülümsedi ve Chanyeol'ün gönderisine yorum attıktan sonra ekranı kararttı ve telefonunu cebine attı.
Arabasından indi ve Audi'yi kitledikten sonra otoparkın asansörüne doğru yürüdü. Dusaklarındaki gülümseme ile gözlerini kapattı ve aynaya yasladı sırtını, başını da aynaya dayadıktan sonra derin bir nefes aldı asansöre girdiğinde.

Sevgilisini uykusundan uyandırmak ve her yerini öpmek ile onu uyurken izlemek ve saçlarını okşamak, dinlenmesine izin vermek arasında kalsa da içindeki savaşı Chanyeol'ü özlemiş ve aç gözlü tarafı kazandı.

Asansörün kapıları en üst katta açıldığında koridora çıktı ve kapısına ilerleyip şifreyi girdi. İçeri girip ayakkabılarını çıkardı ve hemen banyoya daldı.

Üstünü çıkardığı gibi kendisini suyun altına atıp yıkandı ve işi bitince bornozunu giyip, bornozun şapkasıyla saçlarını kurularken içeri geçti. Yatak odalarına ilerledi ve içeri sessizce girdi.  Chanyeol'ün yorganın altındaki kabartısı önceki zamanlara kıyasla azalmıştı. Chanyeol iyi beslenmiyordu ve kilo kaybetmişti. Kendisinden fazla olmasa da önceki senenin bu zamanlarında olduğundan çok daha zayıf olduğu bir gerçekti. Baekhyun ona yemek yemesini ve iyi dinlenmesi söylemek istiyordu ama kendisi aynı şeyleri yapamazken ondan isteyemeyeceğini biliyordu. Chanyeol belki kendisinden bile çok endişeleniyordu.

Baekhyun oflayarak üstüne Chanyeol'ün tişörtlerinden birini geçirdi ve altına baksırını giydi. Yatağa çıkıp Chanyeol'ün yanına yorganın içine sığıştı. Sevgilisine yanaşıp sort üstü yatan uzun adamın kolunun altına girdi, anında etrafına sarılan kaslı kol ile kendi kendine gülümsedi.

Herkesin bayıldığı o adam kendisinindi. Herkesin ağzının suyunu akıtsa ve herkesin kendisini arzuladığını bilse, bundan hoşlansa bile sadece Baekhyun'u arzuluyordu, sadece onu istiyordu, sadece onu seviyordu. Herkes onu sevmeyebilirdi. Chanyeol, kendisini sevdiği sürece Baekhyun hep mutluydu.

Dudaklarını Chanyeol'ün boynuna bastırıp adamın kokusunu içine çekti. O da yatmadan önce duş almış olmalıydı. Duş jelinin kokusu hala üstündeydi.

Baekhyun istemsizce dudaklarını tekrar bastırdı yumuşak tene. Birkaç öpücük çoktan bir diziye dönüşmüştü ve şimdi Baekhyun Chanyeol'ün boynunu dudaklarıyla dolaşıyordu. Chanyeol'e sarıldığında adamın beline attığı bacağından destek alarak Chanyeol'ün üstüne çıktı ve bu sefer diğer tarafına geçti boynunun. Elleri sabit durmayı bilmiyordu. Sevgilisini gereğinden fazla özlemişti ve ne dudaklarını ne de ellerini ayırabiliyordu artık ondan.

Chanyeol'ün çene hattına çıktığında Chanyeol'ün elleri de belinde yerlerini almıştı. Kendi elleri gibi onlar da sabit durmayarak Baekhyun'un sırtına tırmandı ve Baekhyun'un gövdesini aşağı indirmek için kürek kemiklerinin arasına bastırdı. -Chanyeol'ün tabiri ile- Kanatları ortaya çıktı, Baekhyun aşağı düştü ve dudaklarını Chanyeol'ün dudakları buldu.

Chanyeol'ün üstüne ağırlığını verip adamı ezmemek için ellerinden birini Chanyeol'ün başının yanına yaslayıp dizlerine ve eline ağırlığını dağıttı.

Dudaklarının altındaki dudaklar Baekhyun'un zevkle inleyip biraz daha Chanyeol'e yumulmasını sağladı. Sevgilisinin her şeyine bayılıyordu ama dusakları, işte onlar Baekhyun'un zayıf noktasıydı. Ne zaman bükülseler kalbi acır, ne zaman büzülseler gözleri kararır, ne zaman ıslansalar Chanyeol'ü en yakın nereye saklayıp talan edebilim diye plan yapar, ne zaman yaklaşsalar odağı kayar, öpülmek için aklı çıkar hale gelirdi. Ve ne zaman Chanyeol onun altında böyle erise aklı giderdi.

candy shopHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin