Joonmyeon odayı arşınlarken, ayak basmadık tek bir noktasını bırakmamışken, elleri kâh saçlarında kâh ağzının üstünde kâh belinde iken, evdeki chanyeol ve baekhyun dışındaki bütün üyeler salonda koltuklara dizilmiş fırtına öncesi sessizlikte bekleyen koyunlar gibi otururken Jongdae bütün gürültüsüyle içeri daldı.
"Ben geldim! Vokal koçu bırakmadı, çok geç kaldım mı?"
Koltuklarda oturan, kapana kısılmış üyeler ayakkabılarını çıkarmış, giymek için terliklerini dolaptan çıkaran ve yere bırakan Jongdae'ye kaçmasını söyleyen bakışlarla baksa bile Jongdae onlara bakmak için başını kaldırana kadar Joonmyeon tepelerine ışınlanmıştı.
"JONGDAE!"
Jongdae şokla gözlerini lidere dikmiş bakarken "AH WAEE!" diye yakındı. "Yine ne vaaar??"
"Yardımın lazım kardeşim. Dara düştüm."
"Ne zaman Sehun'un deliğinden çıkmak için bana yalvarır oldun hyung— AH! NE VURUYORSUN?!"
"Sus! İşim düşmemiş olsaydı senin kemiklerini birer birer kırardım ama dua et senin şu beagle line üyeliğin milenyumda bir bir boka yarayacak! Yürü! Düş önüme."
Jongdae yardım dilenen bakışlarla Sehun, Jongin, Minseok aşkısı, Kyungsoo ve yerde pinekleyen ve her şeyi boşvermiş mısır yiyen Yixing'e baktı, Yixing keyifle sırıtırken Kyungsoo omuz silkip Jongin'in saçlarıyla oynamaya geri döndü, Jongin kucağında yattığı Kyungsoo'nun aksine empati yapabildiğini -ki zaten Chanyeol'ün kendisine olan zaafı yüzünden birkaç kez bulunmuştu bile o konumda- göstererek acıyan bakışlarla hyunguna bakıyordu, sehun ise hem jongdae'nin gereksiz yorumu yüzünden sinirli olduğu için dudak büzmüş ve kolarını birleştirmişti hem de arkasından endişeli bakışlar yolluyordu.
Mutfağa sürüklenen Jongdae içeride masada oturmuş macbook'unda çatık kaşlar ve baekhyun dışında birine karşı oyun oynarken takındığı o ürkütücü hava ile bir şeyler araştıran grubun çoğunlukla neşe kaynağı olmuş, polyanna olmayı bilen, sevimli devi ile karşılaşmıştı. "O-ov."
Joonmyeon öfkeyle başını sallamış ya, al işe buyur dercesine elini doğrultup başıyla uzunu işaret etmişti. "Chanyeol-ah, bence abartıyorsun."
"HYUNG! Baekkie'nin her konuda kazanmasına izin verebilirim ama bu konu hariç!"
Jongdae içinden küfretti. Vay amk, bu sene yedinci yıldönümleri. İç geçirdi ve Joonmyeon'a çevirdi bakışlarını öfkeyle klavye tuşlarına basan Chanyeol'den çekip.
"E ben napayım?"
Sesini duyunca başını bilgisayarından kaldıran Chanyeol "Ah! Dae! Bana yardımcı olabilirsin dostum, teşekkürler~~"
Jongdae yanlış anlaşılmasıyla Joonmyeon'a düzeltmesi için baktı fakat lider çökmüş bir şekilde şakaklarını ovuşturuyordu. Ondan hiçbir hayır gelmeyecek, yine kendi başınasın dostum, dedi.
"E iyi madem. Ne yapayım Yeol?"
Chanyeol yanına oturması için sandalyeyi çekti ve Jongdae de gelip oturduğunda "Şimdi, yakın arkadaşlarımızın listesini çıkarman lazım. E mail göndereceğiz. Davetiye bastıramayız. Kanıt olmaması lazım." Joonmyeon bu sırada "ULAN MADEM KANIT OLMAMASI LAZIM, TEHLİKELİ BU YAPTIĞINI BİLĞYORSUN NE BOKUMA KALKIŞIYORSUN DİREK SEN İŞE? ONU BİR DE BANA!" diye kükremişti. Chanyeol ise hiç duymamış gibi "Aslında e-mail de sasaengler varken tehlikeli ama..". diye devam etmiş, Joonmyeon'u tekrar kükretmişti. "LAN BOK PARÇASI KULAK VERSENE BANA!" Chanyeol hala duyarsızca devam ediyordu. Ses gürültüsüne rağmen etkilenmeden konuşabiliyordu. Jongdae mevzunun ciddiyetini yavaş yavaş kavradı. Ne yapacak, yıldönümü partisi mi verecek? Ya da evlenme teklifi? Ama zaten beş kere yaptılar. Olum harbiden beş kere nedir ya? Ben daha iyisini yaparım diye inatlaşa inatlaşa bir hal oldular... "Napalım. Bir kere kolları sıvadık—"
"HAY AMA OLMAYAN BEYNİNİ SİKİCEM CHANYEOL!"
Jongdae korkuyla baktı. Eyvahh... "Hmm. Ne mailleri bunlar."
Chanyeol ekranda gezdirdiği gözleriyle cevapladı. "Yakın çevreye. Bilirsin, ayın üçüncü haftasını boş tutsunlar diye."
Jongdae hmmladı. "Yıldönümünüz için o zaman?"
Chanyeol duraksadı, gözlerini laptopından kaldırıp duvara doğrulttu dümdüz. "Sayılır." Tekrar ekranına çevirdi. Jongdae Chanyeol'ün bütün çiçek türlerini şimdiye kadar ezberlemiş olduğunu sanardı, bilirsiniz, Baekhyun ile aralarındaki karmaşık ve anlamlandırılmayan, adlandırılamayan yarıştan dolayı. Ama görünüşe göre bütün çiçeklerin ıncığını cıncığını öğrenmeyi hedefliyordu Chanyeol.
"Ah, bu seneyi ben de çok merak ediyorum. Son seneniz zirveydi bence. Keşke yarışı orada bıraksaydınız. Japonya tatili, Audi RS7, yeni ev ve mğkemmel randevunun üstüne nasıl çıkacaksın ki Chanyeol? Ya da Baekhyun nasıl imzalı NBA forması, Yao Ming'ten imzalı top, özel tasarım formalar ve Honda Blackbird'ün üstüne nasıl çıkacak, heyecanla bekliyorum..."
"O nasıl çıkar bilmem ama ben çıkıyorum Dae. Hem de zirvede bırakıyorum. Jübile yapacağım."
Jongdae kaşlarını çattı. Eğer ayrılmıyorlarsa nasıl jübile yapacaktı ki? Baekhyun onu kıtır kıtır doğrar. Jongdae ürkerek yutkundu. "Nedense nasıl demeye korkuyorum." Bir yandan yakın ve güvenilir tanıdıkları listelerken beş yandan da sordu Jongdae.
Chanyeol'ün halinden memnun gülüşü ikiliden kısa olanı huzursuz etti. "Bana bak, yine bir beş ay kavgalı gezip ortalıkta ruhtan hallice dolanırsanız bu sefer sizi otel odasına tıkmak için beklemem, ona göre. Anında yaparım."
Chanyeol gözlerimi devirip "Öyle değil yahu..." dediğinde Jongdae korkuyla gerildi.
"Yoksa..."
Joonmyeon karşıdan acıyla inlediğinde Jongdae ona döndü. "Yoksa..."
Tanıdıklara üçüncü haftayı boş bıraksınlar diye mailler, gezilen çiçek siteleri, şu anda devin baktığı damatlık tasarımları... "LAN!"
O sırada Baekhyun kapıdan girdi.
"Yapamazsın bunu... Bırak uğraşma bile Chanyeol~"
"SEN ÖYLE SAN! ÖYLE BİR EVLENECEPİM Kİ SENİNLE BÜTÜN NİKAHLARIMIZIN EN MÜKEMMELİ OLACAK!"
Jongdae ağrı giren başını ovuşturmaya başladı.
"Bu işin sonu iyi bitmeyecek."
"Bana pek öyle gelmiyor Yeollie~"
"PAPAZIN KARŞISINDA GÖRÜŞÜRÜZ BAEK!"
"Aynen Yeollie~"
"BEN CİDDİYİM!"
"Ben değilim~"
Jongdae ağlamaklı bir ifadeyle Joonmyeon ile birleştirdi gözlerini. "İki hafta önce meydan okumuştu. Aman tanrım.... Neden meydan okumaya devam ediyor? Neden diretiyor? Grubu dağıtıp Hollanda'ya yerleşmeye bu kadar mı meraklı??" jongdae korku dolu özlerini Suyunu alıp odasına geri dönmek için mutfaktan çıkmış Baek'in arkasından kalkıp giden Chanyeol'ün kapıdan kaybolan bedeninin ardından dikti. "Çünkü böyle giderse Chanyeol bütün dünyaya duyuracak nikahı ve binlerce kişi çağırıp bir hafta boyunca düğün yapacak..."
"Şimdi ilk geldiğinde neden böyleydim anladım mı?"
###
Based on:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
candy shop
Fanficmini mini drabble'lar~ •chanbaek/baekyeol •fluff •dişlerinizi dahi çürütebilecek derecede fluff 😭😭😭